Gündem

Murat Yetkin: İçeride de dışarıda da sertlik rüzgarları esiyor

Murat Yetkin, dünkü KCK operasyonu için "Zana'nın Kürtlerin hayat sigortası saydığı silahlarını bırakmayacağı sözü Başbakan Erdoğan'ın kırm&#

14 Ocak 2012 02:00

T24 - Murat Yetkin, dünkü KCK operasyonu için "Zana'nın Kürtlerin hayat sigortası saydığı silahlarını bırakmayacağı sözü Başbakan Erdoğan'ın kırmızı alarm durumuna geçmesine yol açtı" dedi. Yetkin, "İçeride de dışarıda da rüzgârlar yumuşama değil, sertleşme eğiliminde esiyor ne yazık ki" yorumunda bulundu.



Radikal gazetesi yazarı Murat Yetkin'in "Sertlik rüzgarı esiyor" başlığıyla yayımlanan (14 Ocak 2012) yazısı şöyle:


Sertlik rüzgarı esiyor


Yalnızca dün Leyla Zana’nın kaldığı evde yapılan aramanın öne çıktığı KCK operasyonundan söz etmiyorum. Oraya ayrıca geleceğim.


Yalnızca PKK’nın mart ayına, Nevruz’a doğru tırmandıracağı istihbar edilen hamlelerinden, o çerçevede dün İstanbul’da bulunduğu polis tarafından açıklanan 7 kiloya yakın C4 plastik patlayıcıdan, dumanı hâlâ tüten Uludere olayından, Diyarbakır’daki eski JİTEM binasının bahçesinde kafataslarına rastlanan kazıdan da söz etmiyorum.


Emekli Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un tutuklanmasıyla AK Parti saflarında ortaya çıkan ‘Tamamsa nasıl tamam, devamsa nasıl devam?’görüş ayrılığından, 2003-4’teki müdahale heveslilerini bastırdıktan bu yana gündeme hiç bu kadar müdahil olmayan Hilmi Özkök’ün rahatsızlık beyanından da söz etmiyorum yalnızca.


Ne de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun –öz itibariyle daha sonra Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın söylediklerinden pek de farklı olmayan- yargı eleştirisine karşı istenen soruşturma izninden, CHP milletvekillerinin topluca dokunulmazlıklarının kaldırılması talebinin Başbakan Tayyip Erdoğan’ı ne kadar sinirlendirdiği tek başına bahis konusu değil. Ya da Cumhurbaşkanlığı seçimi yasası gibi basit bir konunun ne kadar çetrefil hale gelmiş olması, doların yükselişi, yatırım ortamının -3’üncü köprü ihalesine teklif gelmemesinde görüldüğü üzere- gerilemesi de tek başına bir unsur değil. 



Yurtta sorun, dünyada sorun


Ama bütün bunların üzerine bir de dış durum var. Türkiye’nin dış ilişkileri o kadar sorunlarla çevrili bir halde ki, içerideki gerilimi rahatlatmak bir yana besler vaziyette.


Biliyorsunuz, Türkiye’nin Malatya-Erhaç’ta yerleşmesini onayladığı NATO çerçevesindeki ABD Füze Kalkanı Radarı, 1 Ocak itibariyle çalışmaya başladı. Türk kamuoyunun dikkatinden özenle çıkarılan konu, komşularca dikkatle izleniyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun son Tahran ziyaretinde en ağırlıklı konulardan biri buydu ve ‘Size karşı değil, savunma amaçlı’ açıklamalarına karşın Meclis Başkanı Ali Larijani’nin Ankara temaslarında da önemli yer tuttu.


Rusya da bu konuda açıklamalar yapıyor. Ama Rusya’nın uyarıları yalnızca füze kalkanı rahatsızlığı ve İran’la ilgili değil, daha çok Suriye ile ilgili.


Son iki gündür Moskova’dan gelen ‘NATO’nun Suriye’ye müdahale planı Türkiye üzerinden uygulanacak’ yolunda uyarı mahiyetindeki iddiasının arkasında muhtemelen son gelişmelerin Şam’daki Beşar Esad rejimini ciddi olarak sarsacağını anlaması yatıyor.


Suriye ordusundan ilk defa üst rütbede bir subayın, istihbaratçı general Mustafa El Şeyh’in Türkiye’ye kaçtığı dün kesinleşti; daha önce kaçan ve kendilerine ‘Hür Ordu’ adını takan subaylarla Hatay’da gizli toplantı dahi yapmışlar; Rusya herhalde bunu haber aldı. 



Operasyonların arka planı


Irak, adım adım iç savaşa ve bölünmeye gidiyor. Sünni kökenli Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi, Şii kökenli Başkanan Nuri El Maliki’nin Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakan Mesud Barzani’nin resmen talep etmesine karşın, kuzeydeki Kürt bölgesinde zoraki misafirliğini sürdürüyor.


Bu ortam, PKK’nın Arap Baharı’ndan Kürt devrimi çıkarma niyetini canlandırıyor. Leyla Zana’nın hafta başında (herkesin PKK olarak okuduğu şekilde) Kürtlerin hayat sigortası saydığı silahlarını bırakmayacağı yolundaki sözleri Başbakan Erdoğan’ın kırmızı alarm durumuna geçmesine yol açtı.


Dünkü KCK ve PKK operasyonlarının içeride ve dışarıda böyle bir arka planı var.


İçeride de dışarıda da rüzgârlar yumuşama değil, sertleşme eğiliminde esiyor ne yazık ki.