T24- Yazar Özgür Mumcu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın bazı bakanları "temiz siyaset" adına aday göstermediğini açıklaması üzerine çıkan tartışmaları yazdı. Mumcu, T24 Genel Yayın Yönetmeni Doğan Akın'ın "CHP milletvelili adayı eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in İsmailağa cemaati soruşturmasında yer alan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler’in telefon kayıtlarını işaret ederek, "Neydi o ihale? Bakan ne yaptı? Neden aday gösterilmedi? Cevap verilsin" dedi ve AKP'li Kürşad Tüzmen'in CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na ithafen söylediği "biz adamı anasının rahmine kadar kovalarız" sözlerine serzenişle "Sonra istediğinizi istediğiniz yere kovalarsınız, biz karışmayalım" diyerek yazısını sonlandırdı.
Mumcu'nun Radikal'deki köşesinde yayımlanan (23 Mayıs 2011) yazısı şöyle:
Siyasi liderler Sayın Erdoğan’ın arzusu o yönde olduğu için televizyonda bir araya gelip tartışamıyor. Bu sebeple siyasi tartışma dolaylı olarak sürüyor. Biri memleketin bir yerinden bir şey söylüyor, diğeri ertesi gün kilometrelerce uzaktaki başka bir meydandan ona cevap yetiştiriyor.
Fazla eğlencesi olmayan küçük şehirlere birkaç saatliğine hareket gelmesi ve tüm şehirlerin futbol takımlarının renklerinin liderlerin boyunlarındaki atkılardan öğrenilmesi haricinde meydan konuşmalarının amacı bu.
Karşılıklı konuşmayan siyaset erbabının birbirleriyle meydanlar üzerinden diyalog kurması, son seçim dönemlerinin bir geleneği. Bu dağınık diyalog yönteminin kafa karışıklığı yaratması, işin doğası gereği.
Geriye kalan ise kimin ne dediğinin belli olmadığı, argümanların buharlaşıp birbirine girdiği bir kakofoni. Hele gündüzün dolaylı meydan siyaseti, akşam yerini bin televizyon kanalındaki bin beş yüz tartışma programına bırakınca, kakofoni iyice şahlanıyor.
Siyasi liderler açısından bu avantajlı bir durum. Tutarlı bir çizgide yürüme zorunluluğu pek hissedilmiyor. Bir söylenen, karşıda hemen o an soruyla mevzuu deşen olmadığı için bir kör dövüşünde kaybolup gidiyor.
Kimdir o bakanlar?
O sebeple mesela Sayın Erdoğan MHP’lilerin kasetlerini siyasete malzeme etmeyeceklerini söyledikten sonra defalarca tersini yapabiliyor. İş o raddeye vardı ki bunu aynı konuşmada bile yapmaktan çekinmiyor.
Daha da önemlisi, Başbakan’ın 11 Mayıs günü Lüleburgaz’da yaptığı konuşmada geçen ve sonra bu kakofonide kaybolan açıklaması. Ne dedi bakanların başı:
“Temiz siyaset sözü vererek geldik ve benim bir bakanım bunu yapamaz. Ve bugüne kadar da bazı bakanlarımla alakalı atılmış adımlarım varsa, bunun birçok gerekçeleri vardır. Ve birçoğu da bugün milletvekili adayı olamadıysa birçok nedenleri vardır. Milletvekillerim için de aynı şey ortadadır.”
Haliyle yolsuzluk yaptığı için aday gösterilmemiş bakanların olup olmadığı sorulmaya başlandı. Tartışma hızla öyle bir hal aldı ki, aday gösterilmeyen bakan eskilerinden Kürşad Tüzmen, CHP lideri için “Biz adamı ana rahmine kovalarız” diyerek yakalamaca oynadığı favori mekânları ifşa etmeyi bile göze aldı.
Erdoğan’ın açıklamasından geriye ne bir bakan ismi, ne bir yolsuzluk iddiası kaldı. Keşmekeş bizi ‘ana rahmi’ tartışmasına getirip bıraktı.
İsmailağa ve ihale
Oysa T24 sitesinde gazeteci Doğan Akın, ‘temiz siyaset’ anlayışı nedeniyle aday gösterilmemiş olabilecek bakanlar hakkında tahmin yürüten bir yazı kaleme aldı. Akın, yazısında İlhan Cihaner’in vukuatlı biten İsmailağa cemaati soruşturmasındaki telefon kayıtlarından bahsediyor. Kayıtlarda cemaatin önemli isimlerinden birinin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Hilmi Güler’e “Bunu onaylamayacaksın, bizim yerimize girdi” diyerek ihaleye giren bir şirketi şikâyet ettiği görülüyor.
Erdoğan bazı bakanları aday yapmadıysa bunun bir sebebi olduğunu söylüyorsa ve bir bakan hakkında yasal bir soruşturmada böyle bir telefon kaydı varsa... Bu soruşturmayı yapan savcının elinden dava dosyası alındıysa...
Zannederim ana rahminden önce bunlar tartışılmalı.
Siyasi liderlerin karşılıklı tartıştığı bir televizyon programı işte buna yarayabilir.
Yoksa bu işin sonu ‘köprü altı cam cam’a varacak. Ciddi iddialar değil, bazı siyasetçilerin argoya hâkimiyeti gündemimizi belirleyecek.
Neydi o ihale? Ne istendi bakandan? Bakan ne yaptı? Bakan neden aday gösterilmedi?
Cevap verilsin. Sonra istediğinizi istediğiniz yere kovalarsınız, biz karışmayalım.