Katliamdan yaklaşık 1 ay sonra, devletin zirvesine bilgi notu gönderen MİT, katliamın MHP ile Ülkü Ocakları yöneticilerinin yaptıkları toplantıda kararlaştırıldığını ve askerlerin Maraş‘a takviye kuvvetlerini olaylardan 4 gün sonra gönderdiğini belirtmiş.
12 Eylül davasında mahkemeye çeşitli belgeler gönderen Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), Maraş katliamına zamanında müdahale edilmemesi konusunda askeri suçladı. 19 Aralık 1978’de başlayan olaylara ilişkin 23 Aralık 1978 saat 15.30’da devletin zirvesine bilgi geçen MİT, “Şu ana kadar herhangi bir takviye birliği Maraş’a ulaşmış değildir. Şehrin bütün semtlerinde silahlı çatışmalar sürmektedir” dedi. 26 Aralık tarihli belgede, Maraş’ta geceleri güvenlik güçlerinin sokaklardan çekildiği ve ardından ülkücülerin Alevilerin evlerine baskın düzenlediği ifade edildi.
Alican Uludağ'ın Cumhuriyet gazetesindeki haberine göre; MİT, 12 Eylül iddianamesinde, “darbeye giden yolda önemli dönüm noktalarından biri” olarak nitelendirilen Maraş katlimıyla ilgili mahkemeye 57 sayfalık belge gönderdi. Ulaştığımız belgelerin başına, notların özetini içeren 4 sayfalık “çok gizli” ibareli bir metin de eklendi. 19-26 Aralık 1978 tarihleri arasında 100’ün üzerine Alevi ve solcu yurttaşın öldürüldüğü Maraş katliamından yaklaşık 1 ay sonra, devletin zirvesine 17 Ocak 1979 tarihli bir bilgi notu gönderen MİT, eylemleri planlayanların isimlerinin tespit edilmesine ve eylemi yöneten şahıslar hakkında bilgi derlenmeye çalışıldığını bildirdi. Belgede, olaylarda ülkücülerin parmağı olduğu, şöyle anlatıldı: “Olaylar, ülkücülerin olaylardan 2-3 hafta önce MHP K.Maraş il örgütünde MHP K.Maraş yöneticileri ile Ülkücü Gençlik Derneği (ÜGD) mensuplarının katılması ile yapılan bir toplantıda planlanmıştır. Toplantıya ÜGD Genel Merkezi’nden bir yetkili de katılmıştır. (Büyük ihtimalle Sefa Şevkat Çetin) Toplantıda K.Maraş’taki Alevilerin ve bunları destekleyen sol grubun son zamanlarda ülkücü ve Sünniler üzerindeki baskılarını arttırdıkları gerekçesiyle, bunlara bir ders vermenin zamanı geldiği belirtilerek, ilk önce sol gruba mensup Alevilerin meskûn bulunduğu mahallelerde, ileri gelenlerin adresleri tespit edilmiş daha sonra tespit edilen adreslere eylem yapacak şahıslar belirlenmiştir.”
Ülkücüler başrolde
Bu işlemlerin tamamlanmasından sonra ülkücülerin “müsait bir ortamda eylemin gerçekleştirilmesi için görüş birliğine vardığını” anlatan MİT, şunları bildirdi: “22 Aralık 1978 günü sol gruba mensup 2 öğretmenin cenaze namazları bahane edilerek ‘Alevilerin Sünnilere karşı baskın hazırlığında oldukları, Alevilerin çoğunlukta olduğu mahallelerde Sünni kadınların ırzına geçtikleri’ söylentileri halk arasında yayılarak, önceden planlandığı gibi olay önce cenazelerin bulunduğu cami civarında başlamış ve belirlenen semtlerdeki evlere baskın şeklinde gelişmiştir.”
‘İsyan gibi’
Maraş’ta yaşanan katliamı dakika dakika Ankara’daki merkezine bildiren MİT, 19 Aralık’ta başlayan olaylara ilişkin 23 Aralık 1978 saat 15.30’a kadar alınan haberleri aktarırken, askeri suçladı: “Şu ana kadar herhangi bir takviye birliği Maraş’a ulaşmış değildir. Şehrin bütün semtlerinde silahlı çatışmalar sürmektedir. Askere, jandarmaya ve polise de ateş edilmektedir. Hareketlerin tümü bir isyan niteliğini taşımaktadır.” Belgelere göre, 7. Tümen Komutanı ve 39. Tugay Komutanı ancak 23 Aralık saat 16.15’te Maraş’a geldi. Bir konvoyun ise 15 kilometre mesafede olduğu ve Maraş’a gittiği aktarıldı.
26 Aralık 1978 tarihli belgede ise Maraş’ta geceleri güvenlik güçlerinin çekilmesi ile birlikte ev baskınlarının düzenlendiği ifade edilerek “Baskınlar özellikle Alevilerin evlerine yöneliktir. Olaylar siyasi boyutu aşıp Alevi-Sünni çatışma haline dönüşmüştür. İlde bol miktarda makineli tüfek bulunmuştur” denildi.