354 sene önce Hassa Başmimarı Kâzım Ağa tarafından yapılan Mısır Çarşısı’nın Yemişçiler tarafına restorasyonda eklenen dükkân tartışılıyor. Vakıflar Genel Müdürü eklenen dükkan için “Eskiden var olan fakat yıkılan kısmı restorasyonda ekledik. Aslına uygun olmayan bir kısmı eklememiz mümkün değil” iddiasını öne sürdü.
3 yıl süren çalışmalar sonucunda aslına uygun olarak yenilenen tarihi çarşıya ait sosyal medyaya yansıyan fotoğraf tartışma yarattı.
Habertürk'ten Can Mete'nin haberine göre; fotoğrafta çarşının Yemişçiler kısmında bulunan dükkânlardan birinin sonradan eklenmiş olduğu görüldü. Sosyal medyada ‘Yamalı dükkân’ olarak geniş yankı bulan fotoğrafla ilgili eleştirel yorumlar yapıldı. Daha önceki yıllara ait karelerde bu eklentinin olmadığı, sonradan restorasyon sırasında bu eklentinin yapıldığı iddia edildi.
"Bilip bilmeden ahkâm kesiyorlar"
Bu tartışma üzerine konunun birinci derecedeki muhatabını yani Vakıflar Genel Müdürü’nü aradık. Genel Müdür Adnan Ertem, restorasyonun tamamen aslına uygun yapıldığını söyledi ve eleştirilere şu yanıtı verdi:
“Sosyal medyada bilip bilmeden ahkâm kesiyorlar. Bizim var olmayan bir şeyi ilave etmemiz mümkün değil. Biz yapsak Anıtlar’dan geçmez, Kültür Bakanlığı’ndan geçmez. Eski bir esere ilave yapmak mümkün mü? Mısır Çarşısı dünyanın gözbebeği bir eser. Burada temelsiz bir eklenti yapılamaz. Mısır Çarşısı’ndaki çalışmayı, eski temellere ve fotoğraflara ulaştıktan sonra yaptık. Aslında böyle bir yer olduğunu, sonradan yıkıldığını görüp restorasyonu da aslına uygun gerçekleştirdik. Diyorlar ki restorasyon sonrasındaki kısımla renk farkı oluştu. Tabii ki olur. Zaman geç- tikçe kirlenir. Restorasyonda yapı- lan kısım da gelecek sene aynı tona ulaşacak, fark kalmayacak. Titizlikle yapılan restorasyonda malzeme analizi yapıldı. Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi tarafından yapılan malzeme incelemesi sonrasında orijinal malzemenin bire bir aynısı kullanıldı. Bu restorasyonda temeli olmayan hiçbir müdahale yapılmadı.” Genel Müdür Adnan Ertem, XV. yüzyıldaki gravürlerde bu bölü- mün olmadığı yönündeki iddialara da şu cevabı verdi: “Gravürlerdeki farklı bir açı. Aynı yer değil. Bizim ulaştığımız temellerde ve geçmişe ait fotoğraflarda bu bölümler var.”