Milli Gazete yazarı Reşat Nuri Erol, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişimiyle ilgili olarak "Birinci darbede ümitler kesilmez! 15 Temmuz’un aktörleri halen ümitlerini kesmemişlerdir yani Sermaye ümidini kesmemiştir, ikinci darbeyi yapabilir. Yapma hazırlığındadır" iddiasını ileri sürdü. Erol, "Orada da yenildiği takdirde artık ne darbeye kalkışanlar ne darbeye katılanlar kalmayacak, bir daha böyle bir harekete girişmeyeceklerdir. Bu darbe onların son ümididir" diye yazdı.
Reşat Nuri Erol'un "AK Parti geldi ama o da zulmü önleyemedi…" başlığıyla yayımlanan (21 Nisan 2017) yazısı şöyle:
Üstad’ın referandum sonrası bir değerlendirmesi üzerinde bütün gece yani sabaha kadar çalıştım… Çalışmayı bitirdim, ilgili çalışma arkadaşlarımıza gönderdim… Sabah namazımı kıldım ve yattım… (Her gece rüyalar görürüm ama sabah namazı sonrası rüya hatırlamıyorum! Ama Üstad’ın referandum öncesi gördüğü iki rüyasını yeri gelince yazarım.)
Merak etmişsinizdir, ne değerlendirmesi; çalışma henüz bitmediği için sadece çalışmanın başlığı ve en sonundaki cümle ama bence önemli bir “sonuç” cümlesi. Önce başlık; “ADİL DÜZEN HAVARİLERİ NELER YAPACAK?” Ve “SONUÇ!” cümlesi; “Öngörümde yanıldığımdan şimdilik makro siyasette susmayı tercih edeceğim.”(!)
Bence, öngörüde yanılma yok ama referandum 50+1 ve 50-1 olarak sonuçlandırıldı! Bunun nasıl becerildiği zamanla daha iyi anlaşılacaktır… Neyse, işimize bakalım…
Nerde kalmıştık? “DP, ANAP, AK Parti geldi ama zulüm devam ediyor!” başlıklı yazımın sonunda (Devamı var) demiştik. Neyin devamı? O son kısım şöyle bitiyordu: “Türk Milleti İstiklâl Savaşı’nı kazandı... Devletini kurdu... Tam nefes alacakken inkılâplar belası geldi ve hâlâ onlardan kurtulmuş değildir... Suç CHP’ye atılıyordu... / DP geldi, zulüm devam etti... / ANAP geldi, zulüm devam etti... / AK Parti geldi, zulüm devam ediyor...”
En yakın çalışma arkadaşlarımızdan biri, yazıdaki son cümleyi şu şekilde düzeltmemi/düzenlememi istedi; şöyle: “AK Parti geldi, o da zulmü önleyemedi…”
Evet, ‘zalim düzen’ devam ediyor… Ayeti tekrar hatırlayarak devam edelim…
İsra Sûresi 69’uncu ayet meali: “Yoksa sizi tekrar denize döndürüp, üzerinize ortalığı yıkan bir fırtına gönderip, inkârlarınızdan ötürü sizi suda boğmasından güvende misiniz? O zaman Bize soru soracak bir yardımcı da bulamazsınız.” (DİB meali)
‘Evet, ayette ifade edildiği üzere, “inkârlarınızdan ötürü” yani “küfrettiğinizden dolayı” denmektedir. Topluluk içinde de bu tür rezonans olayı olmaktadır. Örnek olarak faiz enflasyona sebep olur. Enflasyon da faize sebep olur. Böylece “faiz sarmalı” ortaya çıkar, durmadan faiz yüzdesi büyür, enflasyon büyür, ekonomi parçalanır. 1929 ve benzeri krizler böyle ortaya çıkmakta ve ancak Cihan Savaşları ile atlatılmaktadır.
Bugün de benzer durum ortadadır. Dünya karşılıksız Dolar ile dolmuştur. Çin, Dolar’ı harcayamamaktadır. Harcasa, dünyadaki Dolar çoğalacak ve Dolar iflas edecek, Dolar elde edenler zarar edecektir. Çin ve Dolar’ı olan ülkeler kabız gibidirler, patlamak üzeredirler.
Bugün peşinizden gelen birçok insan o gün sizden uzaklaşmış olur, dağılıp gidersiniz. Bugün Osmanlı hanedanına tabi olan var mı? Bugün Lenin’e tabi olan var mı? Topluluklardaki birlik birden dağılır. F.Gülen’i adeta tanrı haline getirenler şimdi ondan uzaklaşmışlardır. Demokrat Parti (DP), AP/DYP, ANAP ve benzerleri yok olmuşlardır. Peygamberlerin cemaatleri ise binlerce yıldan beri ayaktalar. Yirminci yüzyılın galibi ateizm ne oldu; bir asır içinde yok oldu. Ama Papalık hâlâ duruyor. Medreseler kapatıldı, tarikatlar yasaklandı da ne oldu? Onlar hâlâ duruyor. Oysa onları kapatanların arkasından giden kalmadı.
Birinci darbede ümitler kesilmez! 15 Temmuz’un aktörleri halen ümitlerini kesmemişlerdir yani Sermaye ümidini kesmemiştir, ikinci darbeyi yapabilir. Yapma hazırlığındadır. Orada da yenildiği takdirde artık ne darbeye kalkışanlar ne darbeye katılanlar kalmayacak, bir daha böyle bir harekete girişmeyeceklerdir. Bu darbe onların son ümididir.
ABD’de Sermaye birinci darbeyi Obama’nın seçilmesinde buldu. Şimdi ikinci darbeyi yapmaktadır. Bunda da mağlup oldu mu, artık Amerika’da Sermaye ya yok olacak yahut ABD devletine inkıyad edecektir. Yahudiler Osmanlı Devleti’ni yıktılar ama İstanbul’daki varlıklarını da yok ettiler. Dıştan destekle varlıklarını sürdürüyorlar. Dış destek bitince onların bize ihanet edecek gücü kalmayacaktır. Küfrettikleri şeylerle bir tabi bulamayacaklardır. O şeyler nelerdir? Karşılıksız para olan dolardır. Cinsi istismardır. Kışkırtıcı basındır. Dolar esiri olan siyasilerdir. Bugün insanlar bunların etrafında toplanmış bulunmaktadır. İkinci darbeden sonra, Trump’un zaferinden sonra, artık bunlar silah olmayacaklardır. Trump’u kandırırlarsa başka biri gelecek demektir.’ (KUR’AN VE İLİM 909. hafta seminerinden; devamı var…)