4. Demokratikleşme Paketi’nin görüşüldüğü TBMM Anayasa Komisyonu’nda MHP Konya Milletvekili Faruk Bal’ın Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’a, “ 'Kabul etsek de etmesek de Öcalan Kürtlerin lideridir’ dediniz. Siz Türkiye Cumhuriyeti’nin bakanı mısınız? Yoksa PKK’nin yapamadığını yapmak için görevlendirilen birisi misiniz? Siz kimsiniz? Türklüğe bu kadar mı düşmansınız? Bu kadar mı nefret ediyorsunuz” deyince Bakan Atalay çileden çıktı. Atalay, “Bu üslubu doğru bulmuyorum hakaret ediyorsunuz bu konuşma değil” diyerek yüksek tonda MHP’li Bal’a müdahale etti.
Atalay, MHP’li Bal’a, “Türk düşmanı sizsiniz yıkım bakanı sizsiniz hepsini iade ediyorum. Kin ve nefret var içinizde uzlaşmanın zerresi yok saygının zerresi yok”. Atalay, “ben Öcalan Kürtlerin lideri demedim. Niye öyle söyliyeyim” dedi ve bu yönde çıkan haberleri yalanlandığını anlattı.
"Öcalan Kürtler'in lideridir" diye bir şey söylemediğini anlatan Atalay, yalanlanan bu haberin Dışişleri Bakanlığı'nın, düzenlendiği basına kapalı Büyükelçiler toplantısında çıktığını vurguladı.
Bu manaya gelecek hiçbir cümle sarf etmediğini söyleyen Atalay, ancak ertesi gün yazılı basında, iki yerde bunu gördüğünü belirterek şunları söyledi:
"Ertesi akşam televizyonda da düzelttim. Bunu herkes düzeltti ama MHP'deki arkadaşlarımız nedense buna çok sarıldılar, düzeltmediler, Genel Kurul'da da ifade ettiler. Çok üzücü. Böyle bir şeyi niye söyleyeyim? Böyle bir şey söylenebilir mi? Biraz aklı olan, biraz durumu, Türkiye'yi, Kürtleri, Kürt nüfusu, Türkiye'nin sosyolojisini iyi bilen biri böyle bir şey söyler mi? Yalanlanmış sözü alarak, tekrar tekrar ederek buradan ne kazanılacak, siyasetin neresi, ne kazanabilir?
'Benim için Kürttür diyorlar’
Geçen gün birileri benim için 'Kürt'tür, şudur budur' diyor. Ben bu konuda kendimle ilgili konuşmayı bile edep ederim. Irkçılığın zerresi ömür boyu bende olmadı. Yeter ki insan olun, hangi ırktan olursa olsun. Kendi kültürümüzü, değerlerimizi yaşatmak için uğraşan, muhafazakar partiyiz.
Neden illa yaptığımız çalışmalara, Türkiye'yi parçalamak diye bakılıyor? Bu, Türkiye'yi bütünleştirmek için, bu sorunları yenmek, Türkiye'de herkes siyaset yapsın, her düşünce konuşulsun ama silah, terör olmasın, derdimiz bu. Benim de derdim bu. Hükümet içinde bu konularla en çok ilgilenen benim. Şu anda da yaptığımız işin çok doğru olduğuna inanıyorum.
Doğu ve Güneydoğu'da hayat normalleşti. İnsanlar, 30 yıl sonra yeni hayat yaşıyor. Doğudan batıya, batıdan doğuya şehirler arası gidiş gelişler, kadeşlikler oldu, bağlar tazeleniyor. Neden ülkemizi terör örgütüne bırakalım, terör örgütünün geliştirdiği düşmanlıklara bırakalım?"
Vatandaşların yüzde 68'inin çözüm sürecine umut bağladığını ifade eden Atalay, paketin, bunlara katkı vereceğini söyledi.
El Kaide kiralık katil
Atalay, El Kaide, El Nusra, IŞİD'in, uğraştıkları örgütler olduğunu belirtti. Suriyeliler ile hiçbir toplantı yapmadığını ifade eden Atalay, şöyle dedi:
"Uluslararası alanda ilan ettiğimiz, Başbakanımızın El Kaide, El Nusra ve IŞİD ile ilgili şiddetli ifadeler kullandığı bir durumda, siz muhalefet olarak, 'iktidar bunlara yardım ediyor' derseniz uluslararası alan buna çok hevesli. Uluslararası alan, Türkiye'yi El Kaide ile nasıl irtibatlarız diye gayret içinde. El Kaide'nin İslam'a ve Müslümanlara verdiği zararı hiç kimse vermemiştir. Bu aşırı, yanlış, karanlık örgütler İslam'a zarar veriyor. Batı dünyasında İslamafobyanın kaynağı bunlardır, bu El Kaide türü örgütleridir, bu terördür. İslam'ı, terör ile iç içe getirdiler. Dünyada, İslam deyince terör çağrışımı geldi, bunlar yüzünden. Şu anda IŞİD'in yaptıkları felaket. Bunlar acımasız. Bunlar, kiralık katil. Ne olduğu belli değil, kiminle çalıştığı belli değil.