Gündem

1225 delegenin 1149'unun oyunu alan Devlet Bahçeli, yeniden MHP Genel Başkanı seçildi

Devlet Bahçeli 1 saati geçen kurultay konuşmasında, çözüm sürecini sert sözlerle eleştirdi

21 Mart 2015 09:19

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) 11. Olağan Büyük Kurultayı “Bizimle Yürü Türkiye” sloganıyla Ankara’da yapıldı. Devlet Bahçeli, 1225 delegenin oy kullandığı seçimde, 1149 oyla yeniden Genel Başkanlığa seçildi.

Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin ‘iki bayram bir arada olsun’ teklifi ile 21 Mart Nevruz gününe denk getirilen kurultay, Arena Spor Salonu’nda şenlik havasında gerçekleştirildi.

MHP lideri konuşmasında, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için, "kaçak ve karanlık sarayında diktatörlük hesapları yapan 17/25 rumuzlu şahıs" ifadesini kullanırken, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na ise, "saray süsü Başbakan", hükümete ise, "sanal hükümet" olarak seslendi. İsim vermeden "izleme heyetinde" olacağı söylenen sanatçı Kadir İnanır'a yüklenen Bahçeli, "Şimdi de İzleme heyeti kurulmuştur. Bu heyet neleri izleyecektir. Sözde sanatçılar, gazeteciler, Yeşilçam kalıntıları, PKK'nın boğazda demlenen adamları hangi film fırıldağını çevireceklerdir?" dedi. 

Saat 11.05'te salona gelen MHP Lideri Devlet Bahçeli, "Bahçeli Nevruz ateşini yakmaya geliyor" anonsuyla birlikte salonda sloganlar atıldı. Partilileri selamlayan Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, hükümeti ve çözüm sürecini eleştiren uzun bir konuşma yaptı.

Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şöyle:

MHP Lideri Devlet Bahçeli, konuşmasının hemen başında Kongre'nin hedefini de iki kelime ile ortaya koydu; "kucaklaşma" ve "kararlılık gösterme..." MHP Lideri "kucaklaşmak ve kararlılığımızı göstermek için buradayız" dedi. Ankara'dan "ebedi Başkent" olarak bahseden Bahçeli, Kongre'nin nevruz günü yapılmasını ise, "yeni bir günde, yeni diriliş destanı yazmak için beraberiz. Türk'ün bahar bayramında yeniden doğuş, yeniden milli doğruluş amacıyla biriz ve birlikteyiz" dedi. 

 

'Asenalarım' dedi, salon coştu

 

Bahçeli konuşmasına, "Mazisi kahramanlıklarla bezenmiş büyük Türk milleti" sözüyle başladı. Kongre salonundaki partililere ise "Türk-İslam ülküsünün yılmaz bekçisi fedakar ülküdaşlarım" diye seslendi.  Ancak asıl coşku, Bahçeli'nin salondaki kadınlara seslenmesi ile yaşandı. Bahçeli, "asenalarım" dediğinde, salonda daha önce hiç olmayan coşkuyla alkışlar ve çığlıklar geldi.

 

'AKP'li yılları silmek için...'

 

Bahçeli konuşmasında, partililere "AKP'li yılları silmek için hazırsınız" diye seslendi. En sert mesajlarından biri ise şu oldu; "vatanı ablukaya alan insan surietlerine tahammülsüzsünüz. Kalplere kızgın hançer gibi saplanan AKP'li yılları silmek için buradasınız..."

 

'Sesimiz Kandil ve İmralı'da yankılanacak'

 

"Bugün Türkiye'nin milli değerlerine sahip çıkmak için yedi düvele haykırıyoruz. İktidara yürüdüğümüzü ilan ediyoruz. Bugün Türkiye'ye soyanlardan hesap sorulacağını tarihe not düşüyoruz. Bu salondan yükselen ses vatan ve millet sevgisinin,milli vicdanın gür sesidir. Sesimiz İmralı ve Kandil'de yankılanacaktır. Kaçak saraydaki şahsın uykularını kaçıracaktır. Bizi duyan rüşvetçiler, hırsızlar Türkiye'yi dört koldan soyanlar sinecek yer arayacaklardır. Buradan çıkan sesi bekliyorlar. Bu ses işsizlerin, kimsesizlerin, köylülerin, çiftçilerin, memurların, çaresiz esnafın, tüccarların sesi olacaktır. Albayrağımıza ihanet yoktur, bölücü hainlerle yol arkadaşlığı yoktur. Türkiye'yi parçalamak için İmralı canisiyle iş yapmak yoktur. Yolumuz nurlu, yönümüz uğurlu, yürüyüşümüz kararlıdır. Bu nedenle diyorum ki bizimle yürü Türkiye..."

 

'Amaç Türkleri Anadolu'dan atmaktır'

 

- Amaç Türklüğü yerinde yok etmektir. Haçlı operasyonları sürekli bunun için plan yapmıştır. Türk'e etnik milletten yaklaşan içimizdeki gafillerin amacı ne yazık ki aynıdır. Türklüğün varlığını hazmedemeyenlerin amacı hiç bitmemiştir. Türkleri Anadolu'dan atma hayali devam ediyor.  Bölücüler Türksüz Anadolu yaratmak istiyor. Türklerin giderek yaşama ve var olma alanını yaratan, sürecin en vahim aşaması Çanakkale'dir. Savaşlarla toprak ve nüfus kaybı ile trajik şeyler yaşadık. Verilecek vatan köşe kalmadı. Ya bu topraklar tutulacaktır. Ya da bu millet Anadolu'dan atılıp tarihten silinecektir. 

 

'Bunlar Çanakkale'de olsaydı tek kurşun atmadan vatanı teslim ederlerdi'

 

- PKK'nın gölgesine sığınmak, hainlerin gözetiminde hareket etmek itibardır. Bunlar Çanakkale'de olsalardı tek kurşun atmadan vatanı teslim ederlerdi. Kurtuluş Savaşı'nda olsa düşmana takla atar, bayraklarını sallarlardı. Bunlar Damat Ferit'e rahmet okuturlar. Erdoğan'a göre vatan topraktır. Bize göre vatan namustur. 

 

'Bayrak inmiş, vatan gitmiş, devlet dibe vurmuş'

 

- Vatan kanla alınmıştır, Son damlaya kadar vatan teslim edilmeyecektir. Türkiye'nin son neferi düşmedikçe vatan verilmeyecektir. AKP ile birlikte bayrak inmiş, vatan gitmiş, devlet dibe vurmuştur. Türkiye utanç üstüne utanç yaşamaktadır. IŞİD karşısında bölgenin en büyük ordusuyla vatan korunamamıştır. Ecdadın kemikleri sızlamıştır. Bu kara leke bunların alınlarından elalebet silinmeyecektir. 

 

‘Diyarbakır'da ihanet mektupları okunuyor’

 

- Milliyetçilik Türkiye'de yok edilmek istenmektedir. AKP iktidar yıllarında milli kültürümüz büyük yara almış, birlik ve kardeşlik hukukumuz ağır bedeller ödemiştir. Ne var ki Diyarbakır'da ihanet mektupları okunmaktadır. Türkiye'nin kuyusu katılmaktadır. Nevruz kirletilmektedir, ne ibretliktir ki bölücüler Nevruz bayramını da üstlenmişlerdir. Kin, nefret ateşleri yakmak için toplanmışlardır. Biz yapmak için ugraşıyoruz, onlar yıkmak için çabalıyor. Biz birlik diyoruz onlar bölünme diyor, fitne çığlığı atıyor. AKP'de buna destek veriyor, ön açıyor. Ama unutulmasın ki hainler Türkiye'nin geleceğini yakacakları bu ateşte kül olacaklardır.

 

‘AKP-PKK resmi söz kesmiştir’

 

- İmralı haininin Diyarbakır'da mektup okuyacakmış. 10 maddelik açıklama ile PKK ile AKP eşitlenmiştir. Bu Türkiye'nin bölünmesini ortaya koyan yol haritasıdır. Türkiye 7 Haziran seçimlerinden sonra AKP-PKK'nın ortaklaşa hazırlayacağı anayasa olacaktır. Yeni vatan ve kimlik tanımı olacaktır. Bebek katili serbest bırakılacak ve siyaset yolu açılacaktır. Türkiye'nin çivisi çıkacaktır. AKP-PKK ile resmi söz kesmiştir. PKK silah bırakmamıştır. Bundan da vazgeçmemiştir. PKK, AKP'den alacaklarını alacağa kadar sesini çıkarmayacaktır. Erdoğan'ın başkanlık ihtirasları ile PKK'nın Türkiye'yi bölme hedefi gerçekleşecektir. Meksika modeli gibi bölünme anlatılıyor. Al ver pazarlığının sözü şudur. Ver başkanlığı al özerkliği, ver başkanlığı al anayasayı. 63'lükler var. Bu heyet neyi izleyecek, neleri seyredecektir.

 

'İzleme Heyeti neyi izleyecek?'

 

Konuşmasında, çözüm süreci izleme heyetine sert tepki gösteren Bahçeli, "AKP hükümeti Türkiye’nin bölünmesi için PKK ile söz kesmiştir. Yeni anayasa AKP ve PKK’nın ihanet sertifikası olacaktır. PKK silah bırakmamış silahtan vazgeçmemiştir. Buna da niyeti yoktur. İhanet müzakereleri silah tehdidi altında sürmektedir.  Erdoğan başkanlık ihtirasları ile PKK’nın Türkiye’yi bölme emelleri kesiştirmiştir. 4 parçalı Kürdistan, Erdoğan ve Öcalan’a çözülme şartnamesi ile ihale edilmiştir. Erdoğan’ın meydan meydan dolaşarak 400 milletvekili çığırtkanlığı yapmasını arkasında yatan zihniyet budur. Anayasa suçu işleten koltuk ve bölünme hırsıdır. Şimdi de Öcalan’ın isteği doğrultusunda izleme heyeti kurulmuştur. Bu heyet neyi izleyecek neleri seyredecektir. Sözde sanatçılar sözde gazeteciler, Yeşilçam kalıntılar PKK’nın boğazda demlenen adamları hangi film fırıldağı çevireceklerdir. 

 

Erdoğan'ın 'kandırıldım' sözüne tepki

 

Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Ergenekon ve Balyoz gibi davalar konusundaki "kandırıldım" açıklamasına da sert çıktı. Erdoğan'ı, "bir dönem işbirliği yaptıklarını, bugün suçlamakla" eleştiren Bahçeli, "Erdoğan'ı her önüne gelen kandırıyorsa, Türkiye batmış demektir. Erdoğan'ın onun bunun ağzına göre iş yapıyor ve tuzağa düşüyorsa, Türkiye çukurda demektir. Ülkemiz art niyetilerin elindedir" dedi. Bahçeli, çözüm süreci müzakerelerini de "ihanet" olarak nitelendirerek, "AKP iktidarı Türk tarihine, Türk milletine ve TC devletine alenen ihanet etmiştir. Devletin bölünmesi için imralı canisiyle müzakereye oturmuştur" dedi.

 

'Bıçak kemiğe dayandı...'

 

MHP Lideri Devlet Bahçeli, konuşmasında çözüm sürecine karşı MHP'nin sakin duruşuna yönelik getirilen eleştirilere de yanıt verdi. "Bugüne kadar içimiz kan ağladı, ama vakur duruşumuzu bozmadık" diyen MHP Lideri, "Ancak şimdi bıçak kemiğe dayanmıştır. Türkiye'yi bölmek için yola çıkan hıyanet çetesini uyarıyoruz" dedi. Bahçeli şöyle konuştu; "Sağduyu ve soğukkanlılığımızı teslimiyetle karşıtırmayın, atalete yormayın. Sorumlu durumuşumuzdan dolayı meydanı boş sanmayın. Türkiye sevdamızı sınamaya asla kalkışmayın. Bizde bölünecek ülke yoktur, bizde yıkılacak devlet yoktur, bizde parçalanacak vatan yoktur. Hain ve sinsi tuzaklarını, Erdoğan ve Davutoğlu'nun başına yıkarız."

 

Kurultaydan detaylar

 

Kurultayın ana teması “Bizimle Yürü Türkiye” olarak belirlenirken salonun tribünlerinde Devlet Bahçeli fotoğraflarının yer aldığı diğer pankartlarda şu sloganlar dikkat çekiyor:  “Yolsuzluğa Yoksulluğa Karşı Bizimle Yürü Türkiye”, “Hainlere Karşı Bizimle Yürü”, “Tavizlere ve Tahriklere Karşı Bizimle Yürü Türkiye”, “Haksızlığa ve Adaletsizliğe Karşı Bizimle Yürü Türkiye”. “Çözülmeye ve Yıkıma Karşı Bizimle Yürü Türkiye.”

 

Bahçeli sembolik olarak demir dövdü

 

MHP,  11.Olağan Büyük Kurultayı ile aynı güne gelen Nevruz'u, Orta Asya geleneklerine göre kutladı. Nevruz'un simgesi olarak MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin oturacağı koltuğun önüne bir tepsi içinde yeşillikler ve yumurta koyuldu. Bahçeli, Kongre'de konuşmasını yaptıktan hemen sonra, kürsüden demir dövdü. 

 

Sinan Ogan salonda, Engin Alan yok

 

MHP Kurultayı öncesinde, vekil olmak için başvurmayan iki kişinin adı özellikle ön plana çıkmıştı: MHP'li vekiller Sinan Ogan ve Engin Alan. Her ikisi de, yeniden vekil olmak için başvuru yapmamalarının nedenlerini açıklamadılar. Ancak sosyal medyada paylaştıkları mesajlarda, kapalı ifadelerle serzenişte bulundular. İki isimden Sinan Ogan, MHP Kongresi'nde yerini alırken, gözler Engin Alan'ı aradı. Ancak Alan, vekillere ayrılan bölümde yoktu.

 

Meral Akşener'e büyük ilgi

 

MHP Kongresi'nde en çok ilgi gören isimlerin başında ise Meral Akşener geliyor. Vekillere ayrılan bölümde oturan Akşener'le fotoğraf çektirmek için partililer arasında adeta yarış var.

 

'Ne mutlu Türküm diyene' üçlüsü

 

Kürsüden sık sık Mustafa Kemal Atatürk'e övgü dolu cümleler de duyuluyor MHP Kongresi'nde. Hatta kürsüden, Atatürk'ün "Ne mutlu Türküm diyene" sözüyle, tüm salona üçlü çektiriliyor. Hemen ardından da "Ne mutlu Türküm diyene" şarkısı ile salon coşturuluyor.

 

‘Sözde barış...’

 

Çözüm süreci de, MHP Kongresi'nin resmi olmayan gündemi.  Kürsüden okunan sloganlarda, çözüm sürecine sürekli eleştiri getiriliyor. Çözüm süreci eleştirisinin şarkısı bile yapılmış durumda- "Bin yıllık kardeş diye fitne tohum ektiler. Sözde barış diyerek haini başa diktiler. Arsıza, hırsıza bela illet geliyor. Haram nedir bilmeyen başa Devlet geliyor..."

 

Durmuş Yılmaz MHP kongresinde 

Merkez Bankası'nın eski başkanı Durmuş Yılmaz, MHP'nin 11. Olağanüstü Kongresi'ne katıldı.

merkez bankası Başkanlığı'nın ardından Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanlığı sırasında ekonomi başdanışmanlığını yürüten Durmuş Yılmaz, geçtiğimiz günlerde MHP'den milletvekili aday adayı olmuştu.

Gül'ün cumhurbaşkanlığı döneminde sağ kolu olarak da nitelenen Yılmaz, en son Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaşadığı faiz polemiği ile de gündeme gelmişti.

 

Bahçeli yeniden Genel Başkan

 

Bahçeli'nin konuşmasının ardından kurultayda oylamaya geçildi. 1225 delegenin 1149'unun oyunu alan Bahçeli, yeniden Genel Başkan oldu.