T24 ANKARA
Mersin Limanı'da geçen haziran ayında içinde muz bulunan konteynerlerde yapılan aramada ele geçirilen yaklaşık bin 300 kilogram kokainin yasadışı biçimde ülkeye sokulma iddiasıyla ilgili beş kişi hakkında dava açıldı. İddianameyi hazırlayan savcılık, uyuşturucu maddenin sahibinin kim olduğunu tam olarak belirleyemedi. Ancak, uyuşturucunun ithalatçı firma sahiplerince yurda sokulmaya çalışıldığını öne sürdü.
Savcılık, "muz kolilerinin içerisine zulalanmış şekilde yakalanan kokain cinsi uyuşturucu maddeyi alıcı kişilerin bilgisi olmadan gönderilmeyeceği değerlendirilmekle birlikte aksi durumun hayatın olağan akışına ters olduğu da aşikârdır" görüşü verildi.
Beş sanığa dava açıldı
Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in yurt dışından yayımladığı videolar serisinde yer alan iddialar arasındaki Mersin bağlantılı kokain yakalaması hakkındaki adli soruşturma tamamlandı.
T24'ün aldığı bilgiye göre, uyuşturucu maddenin ele geçirilmesiyle başlatılan soruşturma çerçevesinde Mersin Cumhuriyet Savcısı Mehmet Aktaş tarafından iddianame hazırlandı. On altı sayfadan oluşan iddianamede soruşturmada savcısı gümrük mevzuatındaki uygulamalara yer verdi. İddianamede haklarında uyuşturucu madde kaçakçılığı yaptıkları iddiasıyla dava açılan beş sanığın ifadeleri de yer aldı.
"Slovenya'dan aldım"
İçinde kokain bulunduğu ortaya çıkarılan muz konteynerlerini ithal eden Öz Şimşekler firmasının sahibi Nimet Şimşek, ele geçirilen uyuşturucu maddeyle ilgisinin olmadığını söyledi. Şimşek, kendisinin uzun yıllardır muz ithalatı yaptığını belirtirken söz konusu muz partisini Slovenya'daki Rostader firmasından "deniz üzerindeyken" yani konteynerler yola çıktıktan sonra satın aldığını belirtti.
Kendisinin muzların yüklendiği acente ve Ekvador ile herhangi bir ilgisinin olmadığını savunan Şimşek, toplam 473 bin dolar ödediğini kaydetti. Şimşek, "Bu uyuşturucuları kimlerin muzların arasına koyduğunu bilmiyorum. Muzlara bana aittir ama uyuşturucu madde bana ait değildir. Eşyaların x-ray aramasından geçtiğini bile bile uyuşturucu getirmem söz konusu olamaz" dedi.
"Uyuşturucu maddelerin sararmış muzların içinden çıkması tesadüf mü?"
Şimşek, "Mersin Limanı'na gelen muzları depomun haricinde hiçbir yere indirmem. Konteyner ile birlikte muz kesinlikle satmam. Bu muzları da benden almak isteyen olmadı. Bazı muzların kolisinde sararmış muz çıkmaktadır. Biz bunları diğer muzların içinden ayırırız. Uyuşturucu maddelerin sararmış muzların içinden çıkması tesadüf mü? Yoksa bilerek mi konulmuştur? Bilemiyorum" dedi.
İddianamede diğer sanıklar, Şimşek'in oğlu Halil İbrahim Şimşek, firma temsilcisi Mesut Sekin, firma çalışanı Rojbun Soylu ve depo çalışanı Erdal Şaldırdak da benzer ifadeler verdi.
İnternet görüşmeleri ve mesajlar
Savcılık soruşturması çerçevesinde, sanıklardan Nimet ve Halil İbrahim Şimşek'in internet kayıtları üzerinde inceleme yapıldı. Baba ve oğul Şimşek'in 1 Ocak – 18 Haziran 2021 tarihleri arasında İtalya, Malta, Yunanistan, İsviçre, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri ve Birleşik Krallık ile çok sık internet görüşmesi ve mesajlarının bulunduğu anlaşıldı.
İddianamede, içinde kokain bulunan kolilerden birisinin içine yerleştirilmiş halde bulunan GPS cihazındaki incelemeden herhangi bir sonuç elde edilemedi.
Fakat sanıklara ait dijital materyallerin incelenmesinde sanıkların 9 Haziran 2021 günü Slovenya'da 740 kilogram kokain yakalanması olayıyla ilgili haberleri ve gelişmeleri takip ettikleri belirlendi.
Teknik takipten sonuç yok
Bu arada, olayla ilgili olarak ihbarın güvenlik makamlarına ulaşmasıyla birlikte mahkeme kararıyla sanıkların iletişimlerine yönelik yapılan teknik takiplerden herhangi bir sonuç elde edilemedi.
Rota belirlendi
Savcılık, içinde uyuşturucu madde yerleştirilmiş halde bulunan konteynerlerin güzergâhını, "Ekvador (Puerto Bolivar Limanı) – Panama (Rodman Limanı) – Panama (Cristobal Limanı) – Malta (Marsaxlokk Limanı) – Mersin olarak tespit etti.
533.3 milyon değerinde
Ayrıca, ele geçirilen kokainin piyasa değerinin ise; 533 milyon 383 bin 001.5 lira olduğu belirlendi.
Savcı: "Hayatın olağan akışına ters durum var"
Soruşturma sonrasında savcılık iddianamede şu görüşü verdi:
"Alınan ifadeler doğrultusunda ve firmanın daha önceki, muz sevkiyatlarına bakıldığında tüm muz konteynerlerinin firmanın Mersin Serbest Bölgesi'ndeki işe yeri deposuna alındığı ve konteynerlerde bulunan muzların işyeri deposuna indirildiği veya transit gönderilmek üzere tır araçlarına aktarım olduğu göz önünde bulundurulduğundan, söz konusu kokain cinsi maddelerin yakalandığı konteynerlerin de firmanın deposuna gideceğinden ve uyuşturucu maddenin bizzat muz kolilerinin içine saklanması nedeniyle şüphelilerin uyuşturucu maddelerden haberdar olmamalarının mümkün olmayacağı, ayrıca bu kadar yüksek miktarda (brüt: 1.300.934,15 gram) ve yüksek değerde (63.878.203,7 ABD doları) muz kolilerinin içerisine zulalanmış şekilde yakalanan kokain cinsi uyuşturucu maddeyi alıcı kişilerin bilgisi olmadan gönderilmeyeceği değerlendirilmekle birlikte aksi durumun hayatın olağan akışına ters olduğu da aşikârdır."
İddianamede, "aynı alıcıya gönderilen 89 adet muz konteynerlerinde iki ayrı konteyner içerisindeki muz kolilerinin içerisine zulalanmasının tesadüf olamayacağına" dikkat çekildi.