Gündem

Mersin Baro Başkanı Antmen: HSYK Teftiş Kurulu Adalet Bakanlığına bağlanırsa adalet biter

Mersin Baro Başkanı Alpay Antmen: Biz 12 Eylül 1980 HSYK'sını eleştiriyoruz ama 12 Eylül 2010 HSYK'sının bundan daha kötü olduğunu söylüyoruz

17 Şubat 2014 20:14

Mersin Baro Başkanı Alpay Antmen,17 Aralık tarihinin Türkiye'nin kırılma noktası olduğunu belirterek, "17 Aralık soruşturmalarının üstü örtülmemesi gerektiğini söyledi. Antmen,” 12 Eylül  HSYK'sını eleştiriyoruz ama 12 Eylül 2010 HSYK'sının bundan daha kötü olduğunu söylüyoruz. HSYK'nın Teftiş Kurulu'nun Adalet Bakanı'na bizzat bağlanması artık Türkiye'de yargıyı bitirir” dedi.

Antmen, göreve geldikleri günden bu yana geçen 15 aylık sürede Mersin Barosu olarak yaptıkları ile Türkiye gündemindeki son hukuki ve siyasi gelişmeleri değerlendiren bir basın toplantısı düzenledi. Baronun Gökdelen'deki Hizmet Birimi'nde gerçekleşen toplantıya Mersin Barosu Yönetim Kurulu Üyeleri ile Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Ünal da katıldı.

 

‘Hukuk kuralları herkes için eşit uygulanmalı’

 

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarına da değinen Antmen, 17 Aralık 2013 tarihinin Türkiye'nin kırılma noktası olduğunu söyledi. 17 Aralık'ta yapılmak istenen yolsuzluk soruşturmasında, yapılanlar ister haksız ve yanlış olsun, ister sonuna kadar doğru olsun, hukuk kurallarının herkes için eşit uygulanması gerektiğini vurgulayan Antmen,"Hukuk, birilerinin oğlu veya babası, birilerinin yakını veya tanıdığı ya da düşmanı, rakibi, iki farklı grubu almaz. Herkes hukuka muhtaç olur, herkes için hukuk vardır. Hukuku eşit, adil uygulamadığınız zaman ayaklar altında süründürürsünüz ve gün gelir bir gün maalesef hukuka muhtaç olursunuz. 17 Aralık olayının siyasi yönü Mersin Barosu'nu ilgilendirmiyor. Bizim için önemli olan hukuk ve ceza yargılamasıdır. 17 Aralık'ta varlığı iddia edilen yolsuzlukların üzerine bağımsız savcılar ve bağımsız yargıçlar tarafından gidilmesi gerekiyor. Asla 17 Aralık soruşturmalarının üstü örtülmemeli, örtülemez." Dedi.

 

‘İnternet sansürü hakların ihlalidir’

 

Meclis'te onaylanan internet yasası ile ilgili görüşlerini de aktaran Antmen, "İnsanların fikirlerini, düşüncelerini yasaklayamazsınız. Hele 21. yüzyılda insanlara internette sansür uygulayamazsınız" dedi. Antmen, yasanın şu anda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'de olduğunu anımsatarak, "Getirilen internet sansürü, özel hayatın gizliliğini, mahremiyetini ihlaldir.

İnsanların Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile gelen haklarının açık ihlalidir. Bugün Sayın Cumhurbaşkanı'nın bu yasayı onaylamayacağına inanıyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı bunu imzalarsa Anayasa Mahkemesi'nden döner. Buradan dönmezse iddia ediyorum Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nden dönecektir" ifadelerini kullandı.

 

‘HSYK tam bağımsız olmalı’

 

'’Paralel devlet' tartışmalarını, Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun(HSYK) yapısının değiştirilmesine bağlayarak görüşlerini anlatan Antmen, şöyle konuştu "Ama siz de HSYK'nın yapısını değiştirerek bir teokratik veya diktatörlük rejimine yol açmamanız gerekiyor. Adalet Bakanlığı'nın HSYK'dan çıkması gerekiyor. HSYK'nın tam bağımsız olması gerekiyor. Ne siyasi iktidardan ne güç sahiplerinden ne güç odaklarından ne herhangi bir cemaatten hakimler emir ve talimat alamaz."

"Biz 12 Eylül 1980 HSYK'sını eleştiriyoruz ama 12 Eylül 2010 HSYK'sının bundan daha kötü olduğunu söylüyoruz. HSYK'nın Teftiş Kurulu'nun Adalet Bakanı'na bizzat bağlanması artık Türkiye'de yargıyı bitirir. Bağımsız, adil bir yargı olmayan bir devletin de hükümranlık gücünden söz edilemez. Siz hukuku çiğnerseniz, başkaları da gelir çiğner. Bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanı'nın HSYK Yasası'nı onaylamamasını ama ondan önce Anayasa Mahkemesi'nin tedbir kararı vermesini talep ediyoruz. Yoksa artık yarın çok daha geç olacak"

Mersin'deki dinleme skandallarının hep beraber yaşandığına dikkat çeken Antmen, şunları söyledi: "Hiç kimse hiç kimsenin özel hayatının gizliliğine, mahremiyetine dokunamaz. İnsanlar rahat, huzurlu yaşamak, adil yargılanmak, adliyeye, devlet dairesine girerken korkmamak istiyor. Siyasi iktidarın görevi evet paralel yapıyı ortadan kaldırmaksa kaldırmalı ama otoriter bir iktidar kurarak değil, hakları ihlal ederek değil, sansür yaparak değil, HSYK'yı kendine bağlayarak değil, diğer bütün kurumları kendine bağlayarak değil, tam demokrasiyle."