Menemen Cezaevi yönetimi, Cumhuriyet, Evrensel, Birgün ve Özgürlükçü Demokrasi gazetelerinin 'içeriye' girmesini yasakladı. Cezaevi, kararın bu gazetelerin 'terörü övücü' olduğu gerekçesiyle alındığını bildirdi.
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, basına yönelik “terör suçlaması”, Menemen R Tipi Ceza İnfaz Kurumu’nda kalan tutuklulardan Ahmed Hami’nin, gazetelerin neden verilmediğini cezaevi yönetimine sormasıyla ortaya çıktı. Ceza İnfaz Kurumları Kütüphane ve Kitaplık Yönergesi’nin 11 ve 12. maddeleri gerekçe olarak ileri süren yönetim, dört gazete için ayrı ayrı tarihlerde ve defalarca aldığı kararında şu ifadelere yer verdi: “Gazete incelendiğinde terörü, terör örgütünü ve teröristi övücü, toplumu etnik köken üzerinden ayrıştırıcı, devlet kurumlarımızı, devlet büyüklerimizi ve kamu görevlilerini aşağılıyıcı ifadeler içerdiği görülmüştür. Anılan ve izah edilen nedenlerden ötürü adı geçen gazetenin anılan hükümlü/ tutukluya verilmemesine oy birliği ile karar verilmiştir.”
Hami, avukatları aracılığıyla karara Karşıyaka İnfaz Hakimliği’nde itiraz etti. Ancak infaz hakimliği, cezaevinin kararını onadı. Hami’nin bu karara Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki itirazı da işe yaramadı. Cezaevinin kararı, burada da onandı.
Linç girişimi
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen, uygulamayı kınadı. Gazetelerin zaten baskı altında olduğunu vurgulayan Dikmen, “Şimdi de bazı gazeteleri terörist gibi göstermeye çalışıyorlar. Gazetelerin terörist ilan edilmeye çalışılması, bir linç girişimidir. Basın örgütü olarak bunu kabul etmemiz mümkün değil. Yetkilileri bu keyfi uygulamadan dönmeye çağırıyoruz” diye konuştu.
CHP Milletvekili Barış Yarkadaş da cezaevine alınmayan gazeteler hakkında açılmış herhangi bir soruşturma bile olmadığını kaydederek, “Ancak cezaevi idaresi, gazeteleri ‘durumdan vazife çıkararak’ yasaklıyor ve tutuklulara vermiyor. Bu açık bir hak gaspıdır. Cezaevindeki kişiyi ikinci kez cezalandırmaktır. Ttutukluların haber alma hakkına saygı duyulmalıdır” dedi.