AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı adayı olması durumunda Başbakanlık görevini Başbakan Yardımcılarından birinin yapabileceğini söyledi. Bakanlar Kurulu'nda 4 Başbakan yardımcısı bulunuyor. Bu isimler Bülent Arınç, Ali Babacan, Beşir Atalay ve Emrullah İşler.
NTV'de gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Şahin'in açıklamaları şöyle:
Gül'ün 'siyasi planım yok' sözü
Cumhurbaşkanlığını siyasi bir amaç edindiği için cumhurbaşkanı olmadı. İstişareler sonucu Gül’ün cumhurbaşkanı adayı olması kararlaştırıldı 2007’de. Gül’ün ‘Bağımsız bir şekilde cumhurbaşkanı olmuş biri değilim’ derken de bunu hatırlatıyor. Ben de Meclis Başkanlığı yaptım ama benim siyasi hedeflerden biri değildim. O bir noktada yarı bağımsız olan bir görevdir.
Bana bir görev düşerse, sorumluluk düşerse bundan kaçamayız. Ben sayın cumhurbaşkanımızın da bu anlayışta olduğunu biliyorum. Kendisi Kütahya’da gereksiz spekülasyonlara son vermek amacıyla bu açıklamayı yaptığını düşünüyorum. Şimdi de neler olacağı, kimin cumhurbaşkanı olacağı sonucu da istişare sonucu belirlenecektir. Başbakan’ın adaylığı kesinleşmiş gibi bir değerlendirme yapılıyor. Böyle bir noktaya gelmişsek istişareye ne gerek var. Vekillerle yaptık. Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunu görüşürken partimizin geleceğini de ihmal etmemeliyiz.
Cumhurbaşkanı'nın gerçek niyeti
Benim yakinen tanıdığım, tanıdığıma inandığım cumhurbaşkanımızın gerçek niyetinin bu istişareler sonucu ortaya çıkacak sonuca göre hareket edeceği inancıdır
'Adayımız henüz belli değil'
Ak Parti olarak cumhurbaşkanı adayımızın kim olacağı henüz netleşmedi. Doğrusu beklemiyordum ama olumsuz sonuç da çıkarmıyorum. İstişarelerle ilgili çalışmalar nihayete erdiğinde Cumhurbaşkanı ve Gül konuyu gündemlerine alırlar diye düşünüyorum.
'Beklentim ve talebim yok'
Başbakan’ın cumhurbaşkanı adayı olacağı sonucuna varırsak bu istişareler sonucunda Başbakan kim olacak, kongrede genel başkanlığa kim gelecektir. Bu görevlerle ilgili beklentim ve talebim yok
'Başbakan Yardımcısı arkadaşlardan biri seçime kadar Başbakanlık yapabilir'
Ancak Başbakanımız, cumhurbaşkanı adayı olursa ve seçilirse Başbakanlığı bırakacak. Bu durumda Başbakan yardımcısı arkadaşlardan birinin seçime ya da kongreye kadar Başbakanlık yapması mümkündür. Bu konunun da cumhurbaşkanlığı kadar önemli diye düşünüyorum.
Ancak bu konuda sayın Arınç demişti ki; ''Başbakanımız cumhurbaşkanı adayı olursa ilk turda seçileceğine inanıyorum. Gönlümüzden geçen de cumhurbaşkanımız sayın Gül'ün partinin başına geçmesi ve başbakanlık görevini yürütmesi''... O hissiyata katıldığımı ifade etmiştim hala o düşüncedeyim. Kendisine birlikte yola çıkan arkadaşları olarak 9 milyonluk AK Parti camiası olarak kendisine böyle bir teklif getirirse reddedeceği kanaatinde değilim.
'Ben eş başkanlık sistemine mesafeliyim'
Başbakan ve Genel Başkanın aynı kişi olmasında hukuken bir mani hal yok ama bunun sağlıklı yürütülebileceğini düşünmüyorum. Eş başkanlık gündemini oluşturmadık, yetkili organlarımızda hiç konuşmadık ama doğrusu ben eş başkanlık sistemine biraz mesafeliyim.
'Başkanlık sistemini halkımıza sunmalıyız'
Parlamentodan geçmesi pek mümkün gözükmüyor. Anayasa değişikliği yapmak zor şu anda diğer partiler mesafeli. Biz yeni anayasa ile başkanlık sistemini halkımıza sunmak zorundayız. Biz halkımıza parlamentoda anayasayı değiştirecek sayıyı bulursak şöyle değiştireceğiz demeliyiz Seçimden sonra gerekli sayıya ulaşırsak, diğer partilerle de mutabakat zeminini zorlarız ama başkanlık sistemini zorlamak AK Parti olarak önceliğimiz olacaktır
Seçimde yeni sistem tartışması
Siyasi partilerden öner bekledik ama gelmedi. Bu sistem halkın vekillerini tanıma imkanı verir. ‘Bu sistem AK Parti’ye yarar’ diyenler ‘Biz hep küçük kalacağız’ demek istiyorlar. Çalışın, halkın itimatını kazanın, girin seçime kazanın. Türkiye’nin böyle bir sistemle siyasi ve ekonomik istikrarını daha da güçlendireceğini düşünüyoruz. Şu anda parlamentoda temsil edilemeyen bir çok siyasi partinin bu yolla Meclis’te temsil edileceğini düşünüyoruz.
"O maddeyi çıkarsak 'Partili Cumhurbaşkanlığı' yoluna girerdik"
28 Haziran’da Köşk adayları belli olacak. Adayları siyasi partiler gösterecek. Seçimlerde bir siyasi partinin adayı olarak vatandaşlardan oy isteyecek. Seçildikten sonra ‘parti ile ilişiği kesilir’ diyor. Kağıt üstünde kesilir. Sadece o maddeyi çıkarmak bile rahatlama getirirdi. Onu kaldırdığımız an partili cumhurbaşkanlığı yoluna girerdik. Şimdi yapabilir miyiz? Pek sanmıyorum. Ama 2015 seçimlerinin bunlara vesile olabileceğini düşünüyorum.
ABD elçisi ile görüşme
30 Mart seçimlerinde elde ettiğimiz başarı nedeniyle kutlamaya geldiğini söyledi. Dünya olayları ve ikili ilişkileri özden geçirdik. Benim açımdan yararlı bir görüşme olmuştur. Ricciardone çok popüler bir büyükelçi. Türkçe’yi de oldukça güzel konuşur. Her konuda demeç vermiştir. Bir kısmı devlet yetkilileri tarafından da eleştirilmiştir Türkiye’de hangi ülkenin büyükelçisini tanıyorsunuz diye anket yapsanız ilk sırada o gelir. O kendi takdiridir. Büyükelçilerin görevi iki ülke ilişkilerinin daha düzgün yürümesini sağlamaktır.
4 bakanla ilgili fezleke
Anayasa ve içtüzük gereği ‘1 ay içinde görüşülür’ deniyor. Bu hafta görüşülecek. Soruşturma Komisyonu ya da komisyonları kurulacak. 15 üyeden oluşuyor ve partiler güçlerine göre temsil ediliyor.
Belki Komisyon sorumluluk bulmayacak, bulursa da oylama sonucunda karar çıkarsa Meclis’te Yüce Divan’a giderek yargılanırlar.
Soruşturma önergesi verilmesi zamanında bu arkadaşlarımız ‘Hakkımızda soruşturma açılmasını istiyoruz, gerekirse yargılanalım’ demişlerdir. O yüzden bu gelişmelerden rahatsız olacaklarını sanmıyorum.