Sosyal Güvenlik Kurumu'nun belirlediği geri ödeme fiyatları yetersiz kalınca devlet ve üniversite hastanelerinde protez gerektiren kalça ameliyatları durma noktasına geldi. Ankara Şehir Hastanesi’nde 1 Ocak’tan bu yana doktorların bu tür ameliyatlarda kullanılacak malzemenin satın alma onayı verilebilmesi için hastaneye yönetimlerine “hastanın hayati riski mevcuttur" raporu yazdığı ortaya çıktı.
Sosyal Güvenlik Kurumu'nun Sağlıkta Uygulama Tebliği (SUT) kapsamında belirlediği geri ödeme ücretlerini 10 yıldır yeteri kadar güncellememesi, hastaneleri medikal malzeme tedarik edemez hale getirdi. SUT kapsamında hastanelerin ödeyebileceği ücretler yetersiz kalınca özellikle kalça protezi ameliyatları durma noktasına geldi. Ankara Bilkent Şehir Hastanesi'nde ise doktorlar, hayati risk bulunmamasına karşın hastane yönetimlerinin protezi güncel fiyatından satın alabilmesi ve ameliyatların yapılabilmesi için hastalara "hayati riski mevcuttur" raporu yazmaya başladı.
Yapılan uygulamayla ilgili T24'ün sorularını yanıtlayan Tüm Medikal Federasyonları Başkan Yardımcısı Erkin Delikanlı, şunları söyledi:
Hastaların çoğu ameliyat edilemiyor
"Firmalar son 10 yıldır güncellenmeyen fiyatlardan ve kaynakların girdi maliyetlerinden kaynaklı olarak medikal ürün satın alamıyor. Yerli ürün grupları hammade maliyetinden, ithal ürünler ise kur farkından dolayı alınamıyor. Sektör rafındaki malını tamamlayamıyor. Yüzde 80'i ithale bağımlı olan sektörde özellikle kalça protezleri yüzde 90'ın üzerinde ithale bağımlı. SUT'taki fiyat yeterli değil. Hastane ‘ben satın almam’ diyor. Sonra doktorlar rapor yazınca firmanın dediği fiyattan alıyor. Başhekimin ya da idarenin inisiyatifine kalıyor. Ya da hasta cebinden ödemek zorunda kalıyor. Hastaların çoğu ameliyat edilemiyor, sorun çözülmeyince bu kez ilaç kullanmak zorunda kalıyorlar. Kamu zararı oluşuyor. Fahrettin Koca, hemen kendi makam binasının yanındaki şehir hastanesinde kalça ameliyatlarının yapılamadığının farkında mı? Sayın Cumhurbaşkanımıza bunu iletti mi mesela yoksa biz tıbbı cihaz üretemezken, ithal edemezken farklı bir algı mı yaratıyor?
Sektör bataklığa saplanmak üzere
Daha önce defalarca tedarik zinciri bozulmak üzere dememize rağmen hiçbir önlem alınmadığı gibi, sektöre Maliye Bakanlığının dayattığı feragat ardına da tek kuruş ödeme yapılmayarak istihdamın, ihracatın, yerelleşmenin önüne geçiliyor. Sektör, içine girdiği kredi sarmalından çıkmak için fatura üretmeye devam ediyor ancak neredeyse tamamı bilanço üzerinde batık durumda. Maliye Bakanlığı ise kaynak bulmakta zorlanıyor olsa gerek ya da Sağlık Bakanlığı ayrılan bütçeyi kullanamıyor olsa gerek olan yine vatandaşa oluyor, halk sağlığı sorunu haline geliyor. Çoğu KOBİ olan sektör, dönüşü olmayan bir bataklığa saplanmak üzere.”