Gündem

Meclis Başkanı Yılmaz: Bu vatanın sahibi gül bahçesine girercesine şehit olanlardır

'TBMM, toplumsal güven ve barışın sağlanabilmesinin yegane adresidir'

20 Eylül 2015 20:48

Başbakan Ahmet Davutoğlu, ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın da katıldığı katıldığı ''Milyonlarca Nefes Teröre Karşı Tek Ses'' mitinginde konuşan TBMM Başkanı İsmet Yılmaz "Bu vatanın sahibi gül bahçesine girercesine şehit olanlardır" dedi. 

"TBMM, toplumsal güven ve barışın sağlanabilmesinin yegane adresidir" ifadelerini kullanan Yılmaz'ın konuşmasından satır başları şöyle: 

Aziz İstanbul... Bugün yine barış ve adalet arayışı için nefes nefese, gönül gönüle vermeye gelmiş aziz İstanbullular... Aziz milletim, hepinizi saygıyla muhabbetle selamlıyorum. Şimdi karşımda Albayraklarıyla, bir Albayrak bahçesi kurmuş olan her bir kardeşimin nefesini nefesimde, yüreğini yüreğimde hissediyorum. Evet, bu ne muhteşem bir manzara, bu ne muhteşem bir buluşma, bu ne güzel bayrak, bu ne güzel millet, bu ne güzel kardeşlik.

Hangi milletin böyle tek yürek gibi çarpan kardeşleri, fertleri var? Allah sizden razı olsun. Nefesimize nefes katan herkesten razı olsun. Bu muhteşem kalabalık içinde bir kısmınız Fırat Dicle’de Kürtçe türkülerle büyüdünüz, bir kısmınız Meriç’te Rumca lehçesi türkülerle büyüdünüz. Ama bugün Kafkasya çocukları, Rumeli çocukları, Mezopotamya çocukları tek bir nefes... O nefes kelime-i tevhid ile birlikte kardeşlik diyor. Her birinizin nefesinizi hissediyorum. Burada sadece kardeşlik nefesi var. Sadece Yenikapı meydanındaki milyonlarca nefes değil, 78 milyonu temsil ediyorsunuz. Burada şehitlerin nefesi var. 

Tarihimizin ve coğrafyamızın özeti olan İstanbul’da milyonlarca yüreğin toplu vurduğunu gösterdiniz. Dosta güven, düşmana kaygı verdiniz. Bu nedenle hepinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Allah yüzlerinizi ak eylesin. Bu ay yıldıza rengini veren şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.

Bizlerin özgürce yaşamasını sağladılar. Ne söylesek az, ne yapsak yetmez. Bu vatanın sahibi, bir gül bahçesine girercesine bu vatan için şehit olanlardır. Bu vatan bize onlardan emanettir.

Çanakkale geçilmez derken de hiç kimsenin dini, mezhebi, etnik kimliği  sorulmadı.

Aziz İstanbullular, bu zor coğrafya bizim seçimiz, seçimimiz de bizim kaderimiz, her sorunumuzu demokratik siyaset zemininde çözebiliriz. TBMM, toplumsal güven ve barışın sağlanabilmesinin yegane adresidir. En zor dönemlerde 7 düvele karşı koymasını bilen bu millet, bu zor dönemleri de mutlaka aşacaktır. 

Sözlerime Mehmet Akif Ersoy’un sözleriyle sonlandırıyorum:

Cehennem olsa gelen, göğsümüzde söndürürüz. 
Bu yol ki Hak yoludur, dönme bilmeyiz, yürürüz; 

Düşer mi tek taşı sandın harim-i namusun, 
Meğer ki harbe giden son nefer şehid olsun. 

Şu karşımızdaki mahşer kudursa, çıldırsa, 
Denizler ordu, bulutlar donanma yağdırsa, 

Bu altımızdaki yerden bütün yanardağlar 
Taşıp da kaplasa âfakı bir kızıl sarsar, 

Değil mi cephemizin sinesinde iman bir; 
Sevinme bir, acı bir, gaye aynı, vicdan bir; 

Değil mi ortada bir sine çarpıyor, yılmaz, 
Cihan yıkılsa emin ol bu cephe sarsılmaz!