T24 - 20 Ocak'ta TÜSİAD'daki başkanlık görevinden ayrılacak olan Arzuhan Doğan Yalçındağ, Doğan Holding'e Maliye tarafından kesilen ceza ile ilgili Holding CEO'su Soner Gedikli'nin "Maliye bizden özür dilemeli" lafına katılmadığını ifade etti. Yalçındağ, "Önemli olan kurumun ve idarenin, birlikte en iyi ve en hakkaniyetli sonucun elde edilmesi için elinden geleni yapması, bu yönde çaba sarf edilmesi" diyerek sorunun ortak çalışma ile çözülebileceğini ima etti. TÜSİAD'a karşı ''miadını doldurdu' eleştirileri içinde Yalçındağ, "Türkiye'nin AB ile bağlarınınj bu kadar kuvvetli olmadığı bir dönemde AB ile iyi ilişkisi olan bir kurum olarak niteledi.
Referans gazetesi yazarlarından Jale Özgentürk'ün gerçekleştirdiği 'Maliye'den özür beklemek yanlış' (20 Kasım 2009) başlıklı söyleşi şöyle:
'Maliye'den özür beklemek yanlış'
Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, 20 Ocak'ta başkanlık görevinden ayrılacak. Bu nedenle Ekonomist dergisinin düzenlediği gecede karşılaştığı işadamı ve gazetecilerin tek sorusu vardı: "Başkanlığı bıraktıktan sonra neler yapacaksınız?" Yalçındağ'ın ise bu sorulara tek yanıtı oldu: "İşlerimin başına döneceğim. İşime odaklanacağım." 24 Kasım ise Yalçındağ'ın odaklanacağını söylediği işleri açısından önemli bir tarih. "Anadolu'nun en başarılı firmalarının" ödüllendirildiği gecede yaptığımız ayaküstü sohbette biz de bu sorulara yanıt aradık.
TÜSİAD Başkanlığı'nı bıraktıktan sonra işime odaklanacağım" dediniz. Grup açısından önemli bir tarih yaklaşıyor. Doğan Yayın Holding CEO'su Soner Gedik geçen günlerde 24 Kasım'da yapılacak uzlaşma görüşmelerinde, "Maliye'nin bizden özür dilemesini bekliyoruz" dedi. Sizin görüşünüz nedir?
Televizyonda konuşmuş galiba. Ben dinlemedim, böyle söyleyeceğini sanmıyorum ama söylediyse doğru yapmamış. Vergi mevzuatında gri alanların olduğu, vergi uygulamalarında problem yaratmaya müsait olduğu hepimizin kabul ettiği bir gerçek. Ancak bu nedenlerle ortaya çıkan sonuçlardan, münferit uygulamalardan yola çıkarak asırlık geleneği olan Maliye Bakanlığımızı rencide edecek bir durumu yaratmamak gerektiğine inanıyorum.
Sorduğunuz konuda bir şey söylemem doğru olmaz, sonuçta önümüzdeki sorun bir gelirler kontrolü arkadaşımızın yazdığı, masanın üzerine koyduğu bir rapor. Ben bu rapor ile bakanlığımızdaki uzmanların da tamamen hemfikir olmadığını düşünüyorum. Önemli olan kurumun ve idarenin, birlikte en iyi ve en hakkaniyetli sonucun elde edilmesi için elinden geleni yapması, bu yönde çaba sarf edilmesi. Tüm devlet çalışanlarımızın, son derece çalışkan, iyi niyetli olduklarına ve görevini en iyi şekilde yaptığına, yapamaya çalıştığına inanıyorum.
Başkanlığı bıraktıktan sonra neler yapacaksınız?
Henüz bir planım yok. Hâlâ çalışıyorum. Ne yapacağıma daha sonra bakacağım.
Sivil toplum örgütlerinde aktif olmaya devam eder misiniz? Büyük bir birikiminiz oldu.
Tabii. İş dünyasında da sivil toplum örgütlerinde de aktif olurum.
YİK Başkanlığı'nı düşünür müsünüz?
Hiç aklıma gelmedi doğrusu. Durun daha bakalım.
Başkan adayınız kim?
İki tane başkan yardımcımız var. Bence ikisi de bu işi hakkıyla yapar. Ferit de çok iyi bir aday. Ancak soğuk bakıyor. Herhalde şundan soğuk bakıyor. İşleri çok yoğun. "Tek başınayım" diyor. Ben buraya geldim ama ailem genişti. İşlerin başında gidip oturacak birileri vardı. Yönetim kurulu üyelerimizin hepsi uygun başkan olabilir.
Sürpriz adaydan söz ediliyor. Kim olabilir?
Benim bildiğim öyle sürpriz bir aday yok.
Son dönemde bir tartışma yapılıyor. TÜSİAD'ın ömrü doldu. Sermaye el değiştiriyor. 8 bin KOBİ geleceğin sermayedarlarını oluşturuyor gibi. Sizin yorumunuz nedir bu tartışmalara?
Gülümseyerek bakıyorum bunlara. TÜSİAD o kadar önemli bir kurum ki hem Türkiye için hem Türkiye'yi bütün dünyada temsil etmesi açısından. Avrupa'daki Businnes Europe'a 27 yıldır üye. Türkiye'nin AB ile kurumsal bağlarını bu kadar güçlendirmeden önce üye olmuş. Bunca yıldır da başarılı çalışmaları var. Kopenhag'da yapılacak iklim toplantısı için bir tek TÜSİAD'a geliyorlar. Bir tek bizi arıyorlar. Bence Türkiye'de keşke birkaç tane daha TÜSİAD gibi bir kurum olabilse. Bizim ülkemizin gelişmişlik düzeyi yükselirdi. Ama şunu da çok sağlıklı buluyorum. Anadolu'nun gelişmesini, orada sivil toplum bilincinin gelişmesini ve TÜSİAD'ın örnek alınarak, çıta yüksek konularak ona yetişmek için bir şey yapılmasını. Bu geleneğin, bu çalışma tarzının yerleşmesi çok sağlıklı. Bunu başarmak önemli ve TÜSİAD'ın asıl misyonu bu zaten. Demek ki doğru bir örnek teşkil etti, ülke böyle gelişecek zaten.
