T24 - Werner Lorant, Pazar akşamı oynanan Fenerbahçe-Galatasaray derbisine ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı.
Türk medyası tarafından 'Köylü' lakabı takılan Werner Lorant, Pazar akşamı oynanan Fenerbahçe-Galatasaray derbisine ilişkin çarpıcı açıklamalar yaptı. Milliyet gazetesinde yer alan haber şöyle:
Lorant, Fenerbahçe'nin başında olduğu dönemde aldığı 6-0'lık galibiyeti örnek gösterdi ve Galatasaraylılar'ı kızdıracak şok açıklamalar yaptı.
"Hagi takımı çağdışı taktikle oynadı, Aykut ise bu ilkel futbola bile karşılık veremedi, maçı sadece seyretti"
Yazıma bir hatırlatmayla başlamak istiyorum. İnsanlar bazen unutuyor ama Werner Lorant olarak Fenerbahçe'nin başında bütün derbi maçlarını kazandım. Herkes gibi ben de meşhur 6-0'lık derbiyi unutmadım.
Ama size gizli bir şey söylemek istiyorum.
O derbi aslında sinirlendiğim bir maçtı.
Keşke maç 20 dakika daha sürseydi, en az 10-0 kazanırdık ve bu rekor hiçbir zaman kırılamazdı.
Ayrıca büyük Fener taraftarına da sevgilerimi göndermek istiyorum, çünkü onlar sadece İstanbul'un değil, bütün Türkiye'nin en büyük taraftarı.
Maça gelirsek...
Fenerbahçe'de Stoch, Alex ve Dia gibi savunma yapmayan oyuncular olduğu için, topsuz oyunda Galatasaray'ın orta sahası daha ağır bastı. Zavallı Emre her yere yardıma koşmaktan yoruldu. Zaten bu şekilde Galatasaray oyuna ortak oldu. Hatta pozisyonlar buldu. Bunda verimli olduğu sağ kanatta forma giyen Elano'nun katkısı çok fazlaydı. Galatasaray belki fizik gücü yüksek ve mücadeleci bir takım olabilir ama iki ofansif orta saha oyuncusunun paslarıyla Pino'yu besleme taktiğiyle nasıl maç kazanabilir?
Bu Galatasaray'ın, sıradan bir Anadolu takımından ne farkı var? Bu kadro mağlup duruma düşse ne yapabilir, nasıl gol atabilir?
Niang üflesen yere düşüyor
Ancak Aykut Kocaman da hatalardan ders almıyor. Galatasaray, bu basit, çağdışı taktikle bile oyunu kontrol etti ve çok önemli gol pozisyonları buldu, hem de Kadıköy'de. Aykut Kocaman ise bu durumu çözemedi. Şu bir gerçek, Fenerbahçe yıldız oyuncularıyla birçok maç kazanabilir ama önemli maçlarını bu zayıf taktik anlayışla kaybeder. Niang'ı bazıları çok övüyor ama neden Avrupa'da büyük takımlarda oynamadığı belli. Üflesen kendini yere atıyor. Böyle oyuncuları Avrupa'da sevmezler.
Hagi, ikinci yarıda Misimovic'in oyundan düşmesi üzerine onun yerine Barış'ı sahaya sürüp orta saha direncini yüksek tutmaya çalışırken, Aykut Kocaman maçı seyretmeyi tercih etti. Bu yüzden F.Bahçe orta sahada hep eksik kaldı. Eğer Galatasaray orta saha oyuncularının teknik kapasitesi bu kadar düşük olmasaydı mutlaka gol bulurdu. Hagi ilerleyen dakikalarda ise ofansif anlamda Sabri'nin hızını kullanmak için Serkan'ı oyuna sürüp Sabri'yi öne aldı.
Fener, G.Saray staj yeri değil
Peki G.Saray'ın bu hamlesine karşılık Fener ne yapti? Semih'i oyuna aldı. "Zor durumdayım, gel Semih kurtar bizi!"
Bu mu taktik!
Semih mi hep seni kurtaracak?
Hem de Semih'i en iyi anlaştığı oyuncu olan Alex'le değiştiriyorsun. Böyle saçmalık olmaz. Bir diğer skandal ise Kazım konusu. Hem disiplinden dolayı kovuyorsun, herkes sana bravo diyor, sonra kurtarıcı olarak sahaya sürüyorsun.
Hani nerede disiplin!
Böyle yaparsan hiçbir oyuncu sana bir daha inanmaz. Bir teknik direktör tutarlı olmalıdır. Sonuçta karşılıklı hatalarla dolu maçta, büyük bir derbiye yakışmayan dağınık futbol izledik. Keşke Daum ve Rijkaard-Terim gibi usta teknik adamlar takımların başında olsaydı.
O zaman en azından taktik anlamda iyi bir maç seyrederdik. Unutulmasın ki F.Bahçe, G.Saray gibi takımlar staj yeri değildir.