T24 – Posta gazetesi yazarı Candaş Tolga Işık, “Güneydoğu'da çanak anten terörü” başlığıyla yayımlanan (27 Ocak 2011) yazısında, bölge halkının yüzde 90'ının “porno kanalları” izlediğini ve bu nedenle evlerde “gelinlerin, kız kardeşlerin, bebeklerin, torunların tacize, tecavüze uğradığını” öne sürdü. Posta gazetesi, skandal yazıyı internet yayınından kaldırırken Işık, tepkiler üzerine özür diledi.
Posta gazetesinin internet sitesinde özürü yayımlanan Işık'ın, yoğun tepki ve eleştirilere neden olan yazısı şöyle:
Güneydoğu'da çanak anten terörü
Aylardır Doğu’yu, Güneydoğu’yu geziyorum.
Köy köy dolaşıyorum.
*
Evlerin yüzde 90’ında en az 8 kişi bir arada yaşıyor.
Evlerin yüzde 90’ına doğru dürüst yiyecek girmiyor.
Evlerin yüzde 90’ına kitap girmiyor.
Evlerin yüzde 90’ına gazete girmiyor.
*
Ama o evlerin yüzde 90'ına giren birşey var
Çanak anten!
*
Ne var bunda?
Şu var: Çanak anten sadece yerli kanalları göstermiyor!
Çanak anten sadece ROJ TV'yi de göstermiyor!
Yüzde 90'ına gazetenin kitabın girmediği bu evlerin tamamına porno kanallar giriyor!
Hiçbir şifre ,engelleme olmadan... Evdeki ilkokul talebesi de seyredebiliyor, 80 yaşındaki dede de... 7 gün 24 saat.
Herkes açık o porno kanallar sayesinde ne mi oluyor?
Eğitim seviyesinin ve sosyal hayatın adeta yerlerde süründüğü bölgede,70 yaşındaki adam torununa gelinine,14 yaşındaki çocuk minicik bir bebeğe, öz abisi kız kardeşine,komşunun karısına-kızına tecavüze yelteniyor...
Çoğunlukla da başarılı oluyor.
''Nasıl olsa töre var kimse duymaz'' deniyor.
Gerçekten de öyle oluyor.
Töre ya tecavüzün, tacizin üstünü örtüyor ya da tam dışarı sızmak üzereyken tacize uğrayan kadının canını alıyor.
Televizyon dizilerini hizaya getirerek toplumu kurtardığını zanneden arkadaşlara sesleniyorum:
Güneydoğu'da büyük bir çanak anten terörü var! Ve bu terör en az diğeri kadar can alıyor.
'Ufacık da olsa rahatsızlığa neden olduysam...'
Candaş Tolga Işık'ın Posta gazetesinin internet sitesinde kaldırılan yazısının yerinde yayımlanan özür mesajı da şöyle:
Özür dilerim
Dünkü yazımda Doğu ve Güneydoğufdaki çanak antenlerin neden olduğu toplumsal deformasyonu yazmaya çalışmıştım.
Fakat yazının içeriği sanki bütün bölge insanını kast ediyormuşum gibi bir anlama çekilmiş.
Önce şunu söyleyeyim ki asla böyle bir niyetim yoktu ve olamaz.
Bugüne kadar yazdığım yazıları takip edenler bilecektir. Irkçı ve Kürt düşmanı asla olmadığım gibi bu ülkede etnik ya da bölgesel ayrımcılık kim yapıyorsa insan yerine koymam!
Ama öyle ya da böyle, niyetim asla bu olmasa da buna rağmen dünkü yazıdan böyle bir anlam çıktıysa ve bundan dolayı ufacık da olsa bir rahatsızlığa neden olduysam kendi adıma özür dilemeyi bir erdem bilirim.
Özetle yazım maksadını aştıysa özür dilerim.