Gündem

Kopenhag’da iklim zirvesi öncesi konuşan İmamoğlu: Sorumluluğumuz Türkiye’nin tamamına

10 Ekim 2019 13:54

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, küresel iklim sorunlarının ele alınacağı “C40 Şehirleri İklim Liderliği Grubu Dünya Belediye Başkanları Zirvesi”ne katılmak üzere Danimarka'nın başkenti Kopenhag'a gitti. İBB Başkanı İmamoğlu, zirve öncesinde “Ulusal Liderlerin Yardımı Olmaksızın İklim Eylemini Gerçekleştirmek” başlığıyla düzenlenen toplantıda İklim değişikliğinin yarattığı travmayı tüm dünyada olduğu gibi İstanbul’da da yaşadıklarını belirtti. İmamoğlu, “Bu konuda demokratik katılım çok önemli. 16 milyon insanın sesinin gür çıktığı bir yerde, bu bir parti politikasına dönemez. Sorumluluğumuz aslında Türkiye’nin tamamınadır” dedi.

Tivoli Kongre Merkezi'nde, David Miller moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıya Boston Belediye Başkan Marty Walsh, New Orleans Belediye Başkanı LaToya Cantrell ve Varşova Belediye Başkanı Rafal Trzaskowski da katıldı. İmamoğlu, toplantıda, Birleşmiş Milletler verilerine göre kentlerin dünyadaki enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 75'inden; iklim değişikliğine neden olan sera gazı salımlarının da yüzde 80'inden sorumlu olduğu bilgilerini paylaştı.

"Sorumluluğumuz Türkiye'nin tamamına"

1990'lı yıllardan itibaren kentlerde iklim değişikliğinin etkilerini azaltmak amaçlı C40, ICLEI ya da Covenant of Mayors gibi birlikler ve koalisyonlar kurulmaya başlandığını hatırlatan İmamoğlu, “2000'li yılların başlarından itibaren kendi hükümetlerinden daha ileri hedefler koyarak, iklim değişikliği ile mücadelede önemli roller almaya başlamışlardır. İstanbul özeline gelecek olursak, kentimiz 15 milyonu aşan nüfusu ile Türkiye'nin yüzde 19'luk nüfusuna sahip olup kültür, tarih, ekonomi ve ticaret başkenti olmanın yanı sıra gelişmiş hizmet sektörü ile tüm ülkeyi etkisi altına almış durumdadır. Bu nedenle sorumluluğumuz aslında Türkiye'nin tamamınadır. Bu nedenle gerektiğinde inisiyatif alarak gelecek nesiller için kentimizin sürdürülebilirliğini sağlamak, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine ve afetlere karşı kentimizin geleceğini korumak zorundayız” dedi.

"Demokratik katılım çok önemli"

Belediye başkanlarının konuşmaları bittikten sonra soru-cevap bölümüne geçildi. İmamoğlu, İstanbul olarak iklim konusundaki hazırlıklarıyla ilgili soruya şu yanıtı verdi: “İklim değişikliğinin yarattığı travmayı hepimiz, dünyada olduğu gibi, şehrimizde de yaşıyoruz. Bu konuda, demokratik katılım çok önemli. Yeni dönemde, bu konudaki anlayışımızı yüzümüzü tamamen halka çevirerek yürütüyoruz ve milyonlarca insanın katılımını sağlamaya çalışıyoruz. Şu anda yeni 5 yıllık stratejik planımızı yapıyoruz ve tamamen bu stratejik planımızı vatandaşlarımızla üretiyoruz” dedi.

"16 milyon insanın sesinin gür çıktığı bir yerde, bu bir parti politikasına dönemez"

İmamoğlu, tek bir oturuma 4-5 bin insan katılıyor ve beraber İstanbul'un geleceğini planladıklarını belirterek, “Biz, demokratik katılımı çok önemsiyoruz. 16 milyon insanın sesinin gür çıktığı bir yerde, bu bir parti politikasına dönemez. Dünya, bütün şehirler, iyi bir dayanışmayla iyi bir yöne evrilebilirler. Çünkü biz gerçek sorunlarla konuşuyor ve uğraşıyoruz. Onlara çözüm üretiyoruz. O bakımdan mümkün olduğu kadar halka açık bir demokratik süreci yönetiyoruz” diye konuştu.

Medyanın yarattığı zorluklar

İmamoğlu'na, “Kentlerin gelişiminde yaşanan sorunlarda medya tarafından zorluklarla karşılaşıyorsunuz? Bununla nasıl baş edeceksiniz” sorusu da yöneltildi. İmamoğlu, “Aslında günümüzün teknolojisi ve haber alma yöntemleri, işimizi, sorunumuzu kolaylaştırıyor çözüm adına. İstanbul'dan bir örnek vermek isterim, buradaki değerli belediye başkanlarına. Biz, tüm meclislerimizi ve büyük toplantılarımızı canlı yayında İstanbul halkıyla paylaşıyoruz. Bütün tartışmalar açık. Bizim sadece bir meclis toplantımızı, 3,5-4 milyon insan aynı anda izliyor. Bu, demokrasi adına müthiş bir takip ve satın alma operasyonu. Bu iletişimle, karşımızda duran ve bizi engellemeye çalışan ya da sağlıklı iletişimimize sıkıntı yaratan tüm medya kanallarını aslında kenara itmiş oluyor halk. Yeter ki siz belediye başkanı olarak halka kendinizi sevdirin. Doğruları yaptığınıza inandırın ve onlarla diyalog kurmayı sürekli hale getirin, gerisini çözersiniz” yanıtını verdi.