KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum lider Nikos Anastasiadis ara bölgede bir araya geldi. KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, "Rum lider bugün masaya yapıcı ve yaratıcı öneri değil maalesef ön şartlar koydu. Yapıcı ve yaratıcı öneri diyerek masaya kabulü mümkün olmayan ön şartlar koymak, süreci çözüme ve sonuca götürmez” dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs müzakerelerine ilişkin "Rum lider bugün masaya yapıcı ve yaratıcı öneri değil, maalesef ön şartlar koydu. Yapıcı ve yaratıcı öneri diyerek masaya kabulü mümkün olmayan ön şartlar koymak, süreci çözüme ve sonuca götürmez." dedi.
Kıbrıs müzakereleri çerçevesinde Cumhurbaşkanı Akıncı ve Rum lider Anastasiadis, ara bölgede bulunan Birleşmiş Milletler (BM) İyi Niyet Misyonu Ofisi'nde yaklaşık 5 saat görüştü.
Görüşmede, Türk tarafı müzakerecisi Özdil Nami, Rum müzakereci Andreas Mavroyannis, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar ile diğer yetkililer hazır bulundu.
Akıncı, toplantının ardından yaptığı açıklamada, iki yıldır Anastasiadis ile müzakereleri yürüttüklerini belirterek, Kıbrıs Türk tarafı olarak bütün hedeflerinin bu noktaya gelmiş bir süreci başarıyla hedefine vardırmak olduğunu söyledi.
"Makul karşılık görmedik"
Gelinen noktada İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılacak yeni bir Kıbrıs konferansı için haziran ayını önerdiklerini dile getiren Akıncı, “Bugün yaptığımız, haziran ayında ön koşulsuz Cenevre önerimiz Rum lider tarafından kabul edilmedi. Temmuz ayında yapılacağı açıklanan Akdeniz'deki kazıların ertelenmesini önerdik ancak bu da kabul edilmedi. Makul karşılık görmedik." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Akıncı, tüm başlıkları içerecek "paket bir görüşme" anlayışının sonuca götürebilecek bir yaklaşım olduğunu belirterek, tek tek konuları ele alıp onun etrafından dolanarak bir sonuca varmanın mümkün görünmediğini ifade etti.
Akıncı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konuda iyi bir hazırlıkla, Cenevre konferansına gidildiğinde tüm konuların birlikte sonuçlandırılabileceği bir metot önermekteyiz. Eğer çözüm istiyorsak bundan başka da bir alternatif kalmadı. Çünkü öteki yöntemler hep denendi. İki yıldır da bu konuda alınabilecek mesafe alındı. Bizim yaptığımız bu yaklaşım tabii ki bir uyarıyı da içeriyordu. Bir ek öneriyi daha içeriyordu. O da hidrokarbonla ilgili olarak Kıbrıs’ın ortak zenginliğinin bir çözümle her iki toplumun da yararına kullanılması seçeneği yerine tek taraflı araştırmaların ve kazının sürdürülmesi son derece mahsurlu ve yeni gerginlikleri tetikleyecek. Bugüne kadar yaptığımız uyarılara kulak verilmedi. Bundan sonrası için kulak verilmesini önerdik. Bu da son derece önemli bir konuydu.
Ortaya koyduğumuz yeni yaklaşımın 11 Şubat 2014 anlaşmasının, bütün başlıkların birbiriyle ilişkili ele alınmasına yönelik temel prensibine tamamıyla uygun. Rum lider bugün masaya yapıcı ve yaratıcı öneri değil, maalesef ön şartlar koydu. Yapıcı ve yaratıcı öneri diyerek masaya kabulü mümkün olmayan ön şartlar koymak, süreci çözüme ve sonuca götürmez.”
"Hi̇çbi̇r Kıbrıslı Türk li̇der böyle bir metodu kabul etmez"
Bir gazetecinin, Rum lider Anastasiadis'in önerisinin ne olduğunu sorusuna Akıncı, “Sayın Anastasiadis'in ne söylediğini açıklamak kendisine düşer, uygun gördüğünde açıklar. Rum lider bugün maalesef hiçbir yapıcılığı olmayan, hiçbir Kıbrıslı Türk liderin böyle bir metodu kabul etme ihtimali olmayan bir yaklaşım sergiledi. Bugün bu kadarını söyleyebilirim." yanıtını verdi.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, 50 yıldır süren müzakere sürecinin artık bitirilmesi gerektiğine işaret ederek, “(BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth) Eide bugün yaşananları BM merkezine iletecek ve BM Genel Sekreteri de bir değerlendirme yapacaktır. Bizim BM’den beklentimiz tarafsızlık ve objektifliktir. Bize göre Eide’nin yapması gereken ilk iş, durumu objektif bir şekilde tahlil edip BM Genel Sekreterine aktarmaktır." değerlendirmesinde bulundu.
KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı'nın göreve gelmesinin ardından Eide'nin arabuluculuğunda Mayıs 2015'te yeniden başlayan müzakereler, "Ekonomi", "Avrupa Birliği"
, "Mülkiyet"
," Yönetim-Güç Paylaşımı", "Toprak" ile "Güvenlik ve Garantiler" olmak üzere altı temel başlıktan oluşuyor.