Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 10. gününe giren Taksim Gezi Parkı eylemleri içi yaptığı değerlendirmede, polisin sert tutumunu eleştirerek "Evlerini basıyorsunuz. İzmir Emniyet Müdürü iyi bir sınav vermemiştir. Eli sopalı, sivil giyimli polis memuru olmaz. Bunlar devleti temsil edemezler. Devleti temsil eden devletin baskıcı yönü değildir" dedi.
CHP lideri, Gezi Parkı'nın akıbetinin referanduma götürülmesi gerektiğini ifade ettiği konuşmasında ""Halk gidip oyunu kullansın. Madem demokrasi diyoruz halkın doğrudan karar verme mekanizması içinde olmasını istiyoruz. O zaman gelin bunun yasal düzenlemesini yapalım. Halka güvenelim. Halk kentine sahip çıkacak ağacının kesilmesini parkının binaya dönüşmesini istemiyor" dedi.
İzmir'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, olayların tüm yurt sathına yayılmasının temelinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın kullandığı sert uslubun bulunduğunu, ülkeyi yönetenlerin daha kapsayıcı, barışcı bir dil kullanması gerektiğini söyledi.
Kılılçdaroğlu ayrıca, "Anayasada gösteri özgürlüğü var, hiçkimseden izin almadan gösteri yapabilir diyor insanlar. Siz yurttaşyın anayasal hakkına engel oluyorsunuz. Bu görüntüleri sosyal medya aracılığıyla paylaşanları da darbeci olarak gözaltına alıyorsunuz" dedi.
'Eli sopalı polis olmaz'
Kılıçdaroğlu, "Evlerini basıyorsunuz. İzmir Emniyet Müdürü iyi bir sınav vermemiştir. Eli sopalı, sivil giyimli polis memuru olmaz. Bunlar devleti temsil edemezler. Devleti temsil eden devletin baskıcı yönü değildir.
21. yüzyılda devleti temsil edenların güleryüzüne hoşgörüsüne ihtiyaç vardır. Onların hoşgörüsü olduğu zaman devletle yurttaş arasındaki bağ daha sağlıklı bir zemine oturmuş olur. O açıdan İzmir'deki barışçıl eylemlerin Gezi Parkı'na verilen destekleri tüm Türkiye destekliyor. Bunlara hepimizini saygı göstermesi gerekiyor." dedi.
Gençlerin yeni bir hareket başlattığını, barış, özgürlük ve demokrasi istediklerini, kendi yaşam biçimlerine müdahale istemediklerini, inanç ve görüşlerinin kavgaya neden olacak şekilde algılanmasını istemediklerini belirten Kılıçdaroğlu, gençlerin kentlerine sahip çıktığını anlattı.
'Halk gidip oyunu kullansın'
AKP hükümetine bir yeşil alanın imara açılmak istenmesi durumunda bunun referanduma götürülmesi konusunda bir yasal düzenleme yapılması önerisini götürdüklerini de söyleyen Kılıçdaroğlu, "Halk gidip oyunu kullansın. Madem demokrasi diyoruz halkın doğrudan karar verme mekanizması içinde olmasını istiyoruz. O zaman gelin bunun yasal düzenlemesini yapalım. Halka güvenelim. Halk kentine sahip çıkacak ağacının kesilmesini parkının binaya dönüşmesini istemiyor" dedi.
Kılıçdaroğlu, 'hükümetin eylemlerden ders çıkarıp çıkarmadığına" ilişkin bir sorusu üzerine ise bunun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurda dönüşünde havaalanında gazetecilerin soru sorması halinde belli olacağını savundu.
CHP Lideri, "Sayın başbakan inince herhalde gazeteci arkadaşlarımız soracaklardır. İlk tepkisi sayın Erdoğan'ın, 'cumhurbaşkanı nasıl bir ders aldı bilmiyoruz' diyor. Heralde kendi inince gazeteciler sordukları zaman bu eylemlerden nasıl bir ders çıkardığını kendisi anlatacaklardır. Biz de dinleyeceğiz" diye konuştu.
Bir gazetecinin İzmir'de greve katılan otobüs şoförlerine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun ceza vereceğini açıklamasını nasıl değerlendirdiği sorusunu da yanıtlayan Kılıçdaroğlu, "Demokrasiyi, özgürlüğü kabul edeceğiz. Sendikaların eylemi dünyanın her tarafında olur. Eylemlerin cezalandırılması doğru bir davranış değildir" ifadesini kullandı.