Gündem

Kılıçdaroğlu ve Akşener, İBB'nin fetih kutlamalarına katıldı

29 Mayıs 2021 22:30

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından İstanbul'un fethinin 568. yıl dönümü dolayısıyla Haliç Kongre Merkezinde şölen için hazırlanan özel etkinlik alanında düzenlenen programa katıldı. Kılıçdaroğlu, yaptığı konuşmada "Bu kadim devleti, bu emaneti ne hale getirdiklerini gördükçe, bu rezillikleri gördükçe muhalefet olmakta çok zorlanıyorum. Çünkü inanın onların yaptıklarını ben konuşmakta zorlanıyorum" derken; Akşener de "Dilerim ki her birimiz, İstanbul emini, şehri emini olan Sayın İmamoğlu baştan olmak üzere, bu ülkede yönetimde bulunan herkes Fatih Sultan Mehmet Han'dan, onun adaletinden, onun saygısından feyz alır, o yolda yürür" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, etkinlikte yaptığı konuşmada, Osmanlı Devleti'nin en genç padişahlarından Fatih Sultan Mehmet Han ve şanlı ordusunu rahmet ve minnetle yad etmek için buluştuklarını belirterek, "Öyle bir kahramandır ki Fatih Sultan Mehmet Han, Türk milletine hediyesi öyle büyük olmuştur ki o, çağ açıp çağ kapatmıştır. Dolayısıyla kendisi de zamanının değil, asırların kahramanı olmuştur. Bu öyle bir gurur öyle bir onurdur ki İstanbul'un fethinin üzerinden tam 568 yıl geçti, biz her yıl aynı heyecanla İstanbul'un fethini kutluyoruz. İnşallah hep beraber ebediyete kadar da kutlamaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

"İstanbul'un fethine ve onun emanetine sahip çıkan ve bu şehri işgalcilerden kurtaran Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi, 'Bu şehir Türk vatanının ziyneti, Türk tarihinin serveti, Türk milletinin gözbebeğidir'" diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gözbebeğimizdir İstanbul. Fethettiğimiz sadece İstanbul değildi aslında. Fethettiğimiz kendimizdi. Bu toprakların zorlukları vardı, onlarla yüzleşmeliydik, onları kucaklamalıydık, onlara meydan okumalıydık. İşte bu cesareti fethetmiştik. Bin yıllık geleneklerimizle oluşturduğumuz toplumsal kodlarımızdı bunlar. Bu bin yıllık geleneklerimiz sahip olduğumuz en yüksek bilgeliktir. Bu konuşmayı yaparken hem gururluyum hem de hissettiğim sorumluluktan dolayı biraz da kalbim kırık. İnanın muhalefet yapmanın en zor dönemindeyim. Bu kadim devleti, bu emaneti ne hale getirdiklerini gördükçe, bu rezillikleri gördükçe muhalefet olmakta çok zorlanıyorum. Çünkü inanın onların yaptıklarını ben konuşmakta zorlanıyorum. Utanıyorum bir şey demeye. Utanıyorum bunlara dikkati çekmeye. Oysa görevimiz bu rezilliklerle mücadele etmektir."

"Dilerim ki her birimiz Fatih Sultan Mehmet Han'dan feyz alır, o yolda yürürüz"

Meral Akşener, bugünün, 568 yıl evvel Hz. Peygamber'in müjdesini verdiği İstanbul'un fethedildiği tarih olduğunu söyledi. Fetih sonrası dünyanın incisi, iki kıtanın birleştirildiği İstanbul'da, hayat tarzına, mimariye, burada yaşayan insanların hiçbir alanına el uzatmadan, iki kültürün birleşiminden bir sentez ortaya çıkarıldığını dile getiren Akşener, şöyle devam etti:

"Biz, 568 yıl evvel hayat tarzlarına, tercihlere ve seçilen yolda yürünmeye nasıl bir saygı gösterildiğini, bu davranış biçimine nasıl saygı gösterildiğini ve adaletin nasıl işlediğini o zamanlar dünyaya örnek olan bir yönetim anlayışıyla gösterdik. Bugün dilerim ki her birimiz, İstanbul emini, şehri emini olan Sayın İmamoğlu baştan olmak üzere, bu ülkede yönetimde bulunan herkes Fatih Sultan Mehmet Han'dan, onun adaletinden, onun saygısından feyz alır, o yolda yürür."

"İstanbul dünyanın birincisi"

İstanbul'un dünyanın incisi olduğunu, atalardan emanet alındığını ve gelecek nesle miras bırakılacağını dile getiren Akşener, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"İstanbul, göllerini, nehirlerini, sularını, toprağını, yeşilini, insanını, hayvanını, neyi varsa her şeyini gözümüz gibi bakmak zorunda olduğumuz şehrimiz, bir dünya mirası. Sadece bizim milletimize, Anadolu'muza, Türkiye'mize değil, dünyanın mirası. Onu korumak, güzelleştirmek, yarına miras bırakmak hepimizin görevi. İstanbullu, İstanbul'un betona gömülmesini, yeşilinin yok edilmesini, insanlarına hoyratça davranılmasını ve en son Kanal İstanbul denilen o ucube sistemin oluşmasını engellemek için bir 31 Mart'ta Sayın İmamoğlu'nu, Millet İttifakı'nın adayını belediye başkanı olarak tercih etti. İstanbullu daha ne yapsın, yönetimi değiştirdi. Ben, Ekrem Bey kardeşimin bu mirasa nasıl saygı gösterdiğini, göstereceğini biliyorum, ona inanıyorum. Burada ortaya koyacağınız ve koyacak olduğunuz tavrın, bu mirasa göstereceğiniz, gösterdiğiniz saygının diğer kadim şehirlerimizde yönetimde bulunan herkese örnek olmasını diliyorum. Biz büyükler örnek oldukça, aklı, inancı, saygıyı, bilimi öne koydukça, yarın miras bırakacağımız bugünün çocuklarının, yarının gençlerinin de İstanbul'a aynı derece sahip çıkacağına inanıyorum. Güzel bir yolculuk bu, bu yolculukta Allah sizleri, bizleri utandırmasın."