Gündem

Kılıçdaroğlu: Asıl malı götüren bakanlar, onların dokunulmazlığı neden kalkmıyor?

"Davutoğlu niye dokunulmazlığını koruyor?"

22 Nisan 2016 21:39

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, önümüzdeki günlerde yapılması beklenen dokunulmazlık düzenlemesiyle ilgili bakanların dokunulmazlığının neden kalkmadığını sordu ve "Bakanların ne ayrıcalığı var. Onlar milletvekili değil mi? Ama asıl malı götüren kim, onlar. 'Onların dokunulmazlığı kalsın, onlara bir şey demeyelim' diyorlar” dedi.

Mersin’de konuşan Kılıçdaroğlu’nun açıklamasından satır başları şöyle:

"Kürsü dokunulmazlıkları dışındaki bütün dokunulmazlıklara hayır diyoruz ve hayır demeye de devam edeceğiz. Dokunulmazlıklarla ilgili bir düzenleme yaptılar. Ama gelin şunu bir düşünün bakalım, benim dokunulmazlığım kalkacak, eyvallah kalksın. Korkumuz yok Allah'tan başka. 

"Benim merak ettiğim, Davutoğlu niye dokunulmazlığını koruyor. Neden Davutoğlu yasal düzenlemenin içine girmiyor. Davutoğlu, neden korkuyorsun sen? Diyor ki 'Efendim suç mu işleyelim.' Şu hale bakın, şu lafa bakın Allah aşkına. Yani 'Fezlekesi olanların tamamı suçludur' diyor. Davutoğlu'na bu ifadesi için teşekkür ediyorum çünkü birinci elden suçladığı kişi kalpazanlıktan dosyası olan Recep Tayyip Erdoğan." 

"Bakanların dokunulmazlığının neden kalkmadığını" soran Kılıçdaroğlu, "Bakanların ne ayrıcalığı var. Onlar milletvekili değil mi? Ama asıl malı götüren kim, onlar. 'Onların dokunulmazlığı kalsın, onlara bir şey demeyelim' diyorlar" 

"Ergenekon'un kasası olarak suçlanan Kuddisi Okkır vefat ettiğinde cenazesini Tekirdağ'dan İstanbul'a getirmek için araba bulunamadı" diyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

"Bu kadar dramı hep birlikte yaşadık. Şimdi tamamının kumpas olduğu ortaya çıktı, tamamının yanlış olduğu ortaya çıktı. Delillerin tamamının sahte olduğu ortaya çıktı. Şimdi ben merak ediyorum, 'Ben o davaların savcısıyım' diyen kişi milletin yüzüne nasıl bakacak acaba. 'Bunlarda yüz yok' diyeceksiniz. Evet, bunlarda yüz yok. Yüzü olsa, ar damarı çatlamasa milletin yüzüne bakmaz, adam gibi 'Ben ayrılıyorum, istifa ediyorum' der. Ahlak dediğiniz nedir, erdemli olmaktır ahlak sahibi olmak. Ahlak sahibi olmak, dürüst olmak demektir. Hakkı, hukuku korumak demektir. Ne hakkı korudular ne hukuku korudular. Yüzlerce insanı Silivri toplama kampına topladılar. Sahte mahkemeler kurdular, sahte iddianameler hazırladılar. Elli sefer söyledik, hakkımızda fezlekeler düzenlediler, 'Vay efendim bunu nasıl söylersin' diye. Ama biz sonuna kadar düşüncemizin arkasında durduk, her şeyi söyledik, söylemeye de devam edeceğiz. Hiç kimsenin endişesi olmasın."