Antalya'da pandemi sürecinde zor duruma düşünce cipini satmaya karar veren dans eğitmeni Ateş Baytar, 300 bin liralık aracı, durumu düzeldiğinde geri vereceğini söyleyen tanıdığı M.K.'ye 200 bin liraya sattı. Parayı alamayınca dolandırıldığını anladığını söyleyen Baytar, M.K.'nin, kandil günlerinde ise kutlama mesajı attığını belirtti.
Kentte, çeşitli okullarda ve eğitim merkezlerinde dans eğitmenliği yapan Ateş Baytar, salgınla birlikte işleri bozulunca, iş yeri kirasını ve borçlarını ödeyebilmek için 300 bin liralık cipini satma kararı aldı. Baytar’ın 5 yıl önce düzenlediği bir etkinlikte tanıştığı ve zaman zaman da yine etkinliklerde karşılaştığı M.K. durumu öğrenip, kendisiyle iletişime geçti. M.K., Baytar'a aracı kendisine satmasını, bunun karşılığında 200 bin lira vereceğini, ancak aracını hareket dahi ettirmeyeceğini, borcunu ödediğinde aracı geri alabileceğini söyledi. Bu teklifi kabul eden Baytar, bir süre sonra M.K.'nin oğlu S.K. ile noterde buluştu. Aracın satışını S.K. üzerine yapan Baytar, parasını İstanbul'da vereceklerini söyledikleri için baba ve oğul ile birlikte İstanbul'a gitti.
Baytar, aracını geri alacağını düşünerek oğlunun bebek koltuğunu, diz üstü bilgisayarını ve özel eşyalarını dahi almadı. Baytar, burada baba ve oğlu ile geçirdiği 5 gün boyunca parasını her istediğinde sorunla karşılaştı. Baytar, bir süre sonra dolandırıldığını anlayarak Antalya'ya döndü. Burada polis merkezine giderek şikayetçi olan Baytar, parasını alabilmek için M.K.'yi aramaya başladı. Aylar süren cep telefonu görüşmelerinde parasını vereceğini söyleyen M.K., kandil günlerinde ise Baytar'a kutlama mesajları attı.
M.K. ile yaptığı organizasyonlarda tanıştığını söyleyen Ateş Baytar, “Pandemi sürecinde maddi olarak zor duruma düştüm. Kiramı ve borçlarımı ödemek için aracımı satmaya karar verdim. Kendisi bu konuyla ilgili benimle görüşmek istedi. Görüştüğümüzde 'Sen benim kardeşimsin. Arabanı borç olarak alayım' dedi. Ağustos ayında aracımın satışını oğlunun üzerine yaptım. Ona güvendiğim için satışı verdikten sonra parayı vereceğini söylediği için İstanbul'a gittik" dedi.
Baba ve oğlunun benzer yöntemlerle farklı kişileri de dolandırdıklarını ileri süren Baytar, “İstanbul'da paramı istediğimde önüme hep farklı şeyler koydu. Orada da dolar üzerinden dolandırıcılık yaptıklarını öğrendim. Türkiye'ye ucuz yollu dolar getirdiklerini ve bunları insanlara sattıklarını gördüm. Bunun üzerine İstanbul'dan ayrıldım ve kendi paramın peşine düştüm. Kendisi hakkında şikayetçi oldum. Her defasında bana ulaşıyor. Hatta kandil akşamlarında kutlama mesajları atıyor. Giden benim arabam oldu" diye konuştu.
M.K.'nın yaptığı işlerden şüphelendiğini belirten Baytar, “Orada çantalarda milyon dolar taşıdıklarını gördüm. Böyle olunca şüphelendim ve sahte olup olmadığını sordum. Bana çantalardan birinden dolar alıp bozdurabileceğimi söylediler. Destelerden birinden aldığım 100 doları bozdurdum. İstanbul'a gittikten sonra bana 'Senin ödemeni dolarla yapsam olur mu' dedi. Türkiye'de bu dolarları ucuz dolar diye, yani dolar kuru 8 lirayken 6 liraya 7 liraya insanlara teklif ediyorlar" dedi.