Özel Dosya

Kayıp Silahlar'ın alacak davasına da beraat

Türkiye'nin gündeminden yıllardır düşmeyen 'Kayıp Silahlar' davası sonuçlandı.

09 Şubat 2011 02:00


Asuman ARANCA
T24 / ANKARA

Türkiye'nin gündeminden yıllardır düşmeyen "Kayıp Silahlar" davasının alacak kısmı da ceza yargılaması gibi dönemin Batman Valisi Salih Şarman ve yardımcıları lehine sonuçlandı.

İçişleri Bakanlığı'nın, Batman eski Valisi Salih Şarman ve yardımcıları Ahmet Mithat Kuşadalı ile Ahmet Soley'den, eski Başbakan Tansu Çiller döneminde terörle mücadele için ithal edilerek Doğu ve Güneydoğu'da kullanılan silahların parası olan 103 bin 899 TL ve 3 milyon 131 bin doların tahsilini istediği "kayıp silahlar" davası reddedildi. Ankara 6. Asliye Hukuk Mahkemesi kısa kararını 15 Ekim 2010'da verdi ve davayı reddetti. Böylece dönemin Batman eski Valisi Salih Şarman ve yardımcıları, kayıp silahlar ile ilgili alacak davasından da beraat etmiş oldu.


103 bin 899 TL için zamanaşımından red


Mahkemenin gerekçeli kararında, davalılardan toplam 3 milyon 131 bin dolar ve 103 bin 899 TL talep edildiği belirtilirken, Şarman hakkında 103 bin 899 TL nedeniyle "görevi kötüye kullanmak" suçundan başlatılan soruşturma sonucu zamanaşımı nedeniyle takipsizlik verildiği hatırlatıldı. Alacak davasının da bu suça öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduktan çok sonra açılmış olduğu belirtilen kararda, Şarman vekili avukat Cenk Süleyman Kalem'in zamanaşımı talebinin yerinde olduğu ifade edildi. Kararda, aynı miktardan sorumlu tutulan Şarman'ın yardımcıları hakkında da zamanaşımından takipsizlik verildiği, davalıların belirtilen parayı zimmetlerine geçirdiklerine dair herhangi bir kanıt bulunmadığı, olayda zimmet suçu unsurlarının oluşmadığı kaydedilirken, Kuşadalı ve Soley hakkında açılan 103 bin 899 TL'lik davanın esastan reddine karar verildiği ifade edildi.


Beraat kararı gerekçe oldu

Kararda, Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin davaya konu toplam 3 milyon 131 bin dolar ile ilgili olarak davalıların beraatine karar verdiği ve bu kararın Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onandığı kaydedildi. Gerekçeli kararda, beraat kararının gerekçesinde, davaya konu bu para ile Batman Valiliği'nin 1994-1996 yılları arasında gerçekleştirdiği ithalatlarda, mevzuatta belirtilen ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı ile yapılması gereken protokolün düzenlenmediği, ancak ithalatların Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan ithalatçı belgesi ve ithalat uygunluk/izin belgeleri alınmak suretiyle gerçekleştirildiği belirtildi. Beraat kararında, 18/01/1995 tarih ve 532 nolu gümrük giriş beyannamesine konu dışındaki tüm ithalatlarda silah, mühimmat ve malzemenin ithalatçı firmalardan fatura karşılığı alındığı ve Yüksek Planlama Kurulu'nun onayı doğrultusunda Toplu Konut ve Kamu Ortaklığı Fonu'ndan gönderilen paraların toplandığı Batman Valiliği'nin ilgili hesaplarından bu faturalara istinaden ödeme yapıldığı kaydedildi. 18/01/1995 tarihli ithalatta proforma fatura kullanılarak ithalat yapılmış ise de, bu faturaya konu malzemelerin satın alınarak, yurda girişinin yapıldığı, gümrük giriş beyannamesi ve konşimento kayıtlarıyla sabit olduğu ifade edilen kararda, yine bu ithalatla ilgili olarak ithalatçı firmanın teslim etmediği iddia edilen 2000 adet kaleşnikof A-47 şarjör bedelinin ise ödendiği ifade edildi.


Kintex'ten alınanlar

Gerekçeli kararda şu ifadelere yer verildi:

"Beraat kararında Kintex firmasından 26/9/1995 tarih ve 56A nolu faturayla ilgili ithalat bulunmadığı iddia edilmiş ise de, bu ithalat 10/11/1995 tarihinde 17 nolu gümrük giriş beyannamesiyle Kapıkule Gümrük Giriş kapısından gerçekleştirilmiş, ithal edilen bu malzemeler Batman OHAL Bürosu'nda görevli tanık İsmail Bolluk tarafından teslim alınmış, ithalat bedeli olan 17.600 dolar T.C. Ziraat Bankası Batman Şubesi'ndeki Valilik hesabından ödenmiştir. Beraat kararında, Motorola firmasının kesmiş olduğu 18/3/1994 tarih ve 1994/1864 nolu proforma faturayla ilgili, fatura karşılığı olan 49.830 doların ödenmediği ve böyle bir ithalatın gerçekleştirilmediği, ancak sanıkların aracı kişiler vasıtasıyla zimmetlerine para geçirdiklerinin kanıtlanmadığı, mevcut tanıklara göre, zimmet suçunun unsurlarının oluşmadığı anlaşılmıştır.


Kayıp silahlar

Beraat kararında, Mülkiye Müfettişleri tarafından 1999'dan itibaren gerçekleştirilen inceleme ve soruşturmalar sırasında yapılan sayımlarda bir miktar çeşitli çap ve tipte mermi, el bombası, aydınlatma roketi, renkli işaret çubuğu, el projektörü, batarya, el ve araç telsizi ve tüfeğin kayıp olduğu belirtilmiş ise de, davaya konu ithalatlarla getirtilen silah, mühimmat ve malzemenin depolara giriş ve çıkış kayıtlarının çok düzenli tutulmadığı, bir kısım malzemenin giriş yapılmadan Batman Havaalanı'ndan ilgili kurumlara tesliminin yapıldığı, kaldı ki sanıkların Batman'daki görevlerinin sona ermesinden yıllar sonra yapılan inceleme ve soruşturmalarda eksik silah, mühimmat ve malzemenin saptanmasından dolayı Vali ve Vali Yardımcısı olarak görev yapan sanıkların sorumlu tutulamayacağı belirtilmiştir.


Devletin bilgi ve desteği var


Beraat kararında sanıklar tarafından gerçekleştirilen silah ve mühimmat ithallerinde Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan ithalatçı belgesi ve her bir ithalat için alınmış ithalat uygunluk izin belgelerinin kullanıldığı, yapılan ithalatlarda Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, Genelkurmay Başkanlığı ve Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nin bilgi ve desteğinin olduğu belirtilmiştir. Kararda, bu silah ve mühimmatın yurda sokulması sırasında askeri nakliye uçaklarının kullanıldığı, bu sanıkların Batman'daki görev sürelerinin bitmesinden yıllar sonra 1999 yılından itibaren yapılan inceleme ve soruşturmalar sırasında depolarda fazla miktarda çıkan silah ve mühimmattan sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığı kaydedilmiştir. Kintex firmasından alınan malzemenin Batman Gümrük Giriş Müdürlüğü'nden yurda sokulması sırasında, gümrük giriş beyannamesi düzenlenmemiş ise de, bu ithalatın da belirtilen izin ve destekler çerçevesinde gerçekleştirildiği, getirtilen malzemeye ilişkin kargo manifestosu ile fatura muhteviyatının birbiriyle uygunluk taşıdığı belirtilmiştir.


İçişleri yeni delil göndermedi

Gerekçeli kararda, "Davacı tarafça dosyamıza dolar cinsinden para alacağı ile ilgili yeni hiçbir delil sunulmadığından, ceza dosyasının belirtilen gerekçesi karşısında davacı tarafın dolar cinsinden alacak talebi yerinden görülmemiş ve tüm davalılar açısından davanın reddine karar verilmiştir" denildi. Kararda, dava konusu 103 bin 899 TL'nin Şarman açısından zamanaşımından, Soley ve Kuşadalı açısından da esastan reddine, 3 milyon 131 bin doların ise tüm davalılar açısından esastan reddine karar verildiği belirtildi. Kararda, kendisini vekille temsil ettiren Şarman ve Soley lehine de toplam 89 bin TL vekalet ücretine hükmedildiği kaydedildi.