Adalet Bakanlığı’nın 2018 eğitim programı içine koyduğu F klavye eğitim uygulaması, adalet komisyonlarında 'işten atılma ve tayin' tehdidine dönüştü.
Evrensel'de Derya Kaya imzasıyla yayımlanan habere göre, Adalet Bakanlığı’nın duruşmalarda klavye kullanımı ve zabıt katipliği sıkıntısı yaşandığı gerekçesiyle 2018 yılı eğitim programı içerisine koyduğu klavye eğitim uygulaması, adalet komisyonlarında “işten atılma ve tayin” tehdidine dönüştü. BES Genel Örgütlenme Sekreteri Özlem Yılmaz Yeşer, Adalet Bakanlığı’nın bir açıklama yapması gerektiğini söyledi.
Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı adliyelerde klavye kullanımı ve duruşmaya çıkacak zabıt katibi bulmakta sıkıntı yaşandığı gerekçesiyle 2018 yılı eğitim programına klavye uygulama programı planladı. Eğitim öncesi F klavye kullanımının tespiti için Adalet Komisyonlarından seviye tespit uygulaması isteyen eğitim daire başkanlığının bu isteği, bazı komisyonlar tarafından iş yerlerinde “işten atma ve tayin” baskısına dönüştürüldü.
Konuya ilişkin görüştüğümüz KESK’e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) Genel Örgütlenme Sekreteri Özlem Yılmaz Yeşer, yaşananları değerlendirdi. Bazı komisyonlarda idarecilerin sözlü olarak bunun bir sınav olduğunu söylediğini aktaran Yeşer, “3 dakikada 90 kelime yazamayanların işten atılacağı ya da tayin edilebilecekleri” gibi tehditlerin gündeme geldiğini dile getirdi. Yeşer, bu açıklamaların işyerlerinde baskıya yol açtığını ve yıllardır duruşmaya çıkan zabıt katiplerinin bile baskı sonucunda 3 dakikada 90 kelime yazamadığı gibi durumların yaşandığını söyledi. Konuya ilişkin Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanı İbrahim Şahin ile görüştüklerini anlatan Yeşer, “Şahin, bunun bir eğitim programı olduğunu, F klavye kullanımına ilişkin bir program oluşturduklarını, bunu halk eğitimler aracılığıyla öğreteceklerini, kurslar açılacağını ve kendilerinin de eğitim vereceğini söyledi” dedi.
"Komisyonlar uygulamayı mobinge dönüştürdü"
Yeşer, konuya ilişkin bir başka gelişmenin ise Konya Adli Yargı Adalet Komisyon Başkanlığı’nda yaşandığını kaydetti. Yeşer, eğitim daire başkanlığının klavye uygulaması yaptığını ve yazıyla işyerlerine “3 dakikada 90 kelime yazamayan zabıt katipleri hakkında 657 sayılı kanunun 98/b maddesi gereğince memurluğa alım şartlarından herhangi birini taşımadığının sonradan anlaşılması ve memurlukları sırasında bu şartlardan herhangi birini kaybetmesi halinde memurluğu sona erer” hükmü uyarınca işlem yapılabileceğini bildirdiğini söyledi. Bu yazının tebliği ile sendikaya çok sayıda mücaraat geldiğini kaydeden Yeşer, Bakanlığa yazı yazdıklarını dile getirdi. Yeşer, bu uygulamanın bir eğitim programı kurgusu şeklinde açıklanmasına rağmen adalet komisyonlarında bunun mobinge dönüştürüldüğünü ve iş güvencesi tehdidi ile bu işin yapılmasının kurumlarda ciddi sorunlara yol açtığını bildirdiklerini söyledi.
"Adalet Bakanlığı'ndan açıklama bekliyoruz"
Zabıt katipliğinin “3 dakikada 90 kelime” ile ölçülebilecek bir iş olmadığını da vurgulayan Yeşer, “Çok daha farklı unsurların bir araya geldiği bir iş. Biz yazdığımız yazıda da belirttik zaten. Bir zabıt katibinin yetiştirilmesi biraz da amirine bağlıdır. Bir hakim onu duruşmaya çıkarmıyorsa zabıt katibi kendi başına duruşmaya çıkmaya karar veremez. Hakim istemediği takdirde o işi yaptırmazlar ona. Kaldı ki adliyelerde sadece duruşma işi yok. Bir yığın başka iş var. Bir insan 20 yıl başka bir birimde çalıştırıldığı zaman klavyesi doğal olarak geriler” dedi. Bu şekilde bir baskı ile uygulama yapılmaya çalışıldığında farklı sonuçların yaşanabildiğini belirten Yeşer, Adalet Bakanlığı’ndan konuya ilişkin açıklama beklediklerini ayrıca randevu talebinde bulunduklarını söyledi. Birçok kurumda farklı adlar altında kamu emekçilerine farklı baskılar uygulandığını kaydeden Yeşer, hepsinin gelip dayandığı yerin “seni işten atarım”, “Seni sürgün ederim” şeklinde olduğunu söyledi.
