-KATILIMDAN BM DE TÜRKİYE DE MEMNUN İSTANBUL (A.A) - 09.05.2011 - En Az Gelişmiş Ülkelerin geleceği ile ilgili 10 yıllık yol haritasının çizileceği 4. BM En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'na katılımın düzeyi gerek BM'yi, gerekse Türkiye'yi memnun eder seviyede. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, konferansa katılım geçmişteki konferanslara kıyasla düzey açısından daha yüksek. Kaynaklar, bunun BM'yi dolayısıyla da Türkiye'yi memnun ettiğini belirterek, son rakamlara göre, konferansa 22 devlet başkanı, 19 başbakan, 10 başbakan yardımcısı, 94 bakan, 39 bakan yardımcısı, 47 uluslararası örgüt başkanı ve yan etkinlikler çerçevesinde de 1000 firma katılıyor. Konferansın tamamında 6 yüksek düzeyli toplantı, 47 özel etkinlik, 21 yan etkinlik ve çeşitli kurumlarca da 15 özel etkinlik düzenleniyor. Diplomatik kaynaklar, bu konferansın, ilk kez kalkınmakta olan bir ülkede düzenleniyor olması açısından önem taşıdığını belirterek, aynı zamanda Türkiye'nin BM'ye verdiği önemin de bir göstergesi olduğunu ifade ediyorlar. -BM SÖZCÜSÜ WALL- Bu arada, BM Sözcüsü Tim Wall, 4. BM En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'na katılım açısından memnun olduklarını söyleyerek, katılımın diğer konferanslara göre iki katı fazla olduğunu aktardı. Wall, konferans hakkında düzenlediği bilgilendirme toplantısında, şimdiye kadar yapılan konuşma ve açıklamaları özetleyerek, konferans sonunda kabul edilecek olan İstanbul Eylem Planı'nın müzakerelerinin sürdüğünü kaydetti. Eylem Planı'nın bundan sonraki 10 yılın haritasını çizeceğini belirten Wall, müzakerelerin yarından itibaren yoğunlaşarak devam edeceğini bildirdi. Sözcü Wall, konferansa, BM Genel Kurulu'nu oluşturan bütün ülkelerden çeşitli düzeylerde temsilcilerin katıldığını söyleyerek, bunun yanı sıra çeşitli sivil toplum kuruluşları ve özel sektör temsilcilerinin de bir araya geldiklerini hatırlattı. Katılımı değerlendiren Wall, 7 Mayıs itibariyle 6 bin 800 kişiye konferans kimliği verildiğini ancak bu rakamın şu an itibariyle 8 bine ulaştığını kaydetti. -İKİLİ GÖRÜŞMELER- Konferans çerçevesinde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun, AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da yine BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun ile görüştü. Edinilen bilgiye göre, bu görüşmelerde, Genel Sekreter konferansın kalkınmakta olan bir ülkede yapılıyor olmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, ev sahipliği için Gül'e teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Gül de Türkiye olarak bu ülkelerin sorunlarını sahiplendiklerini belirterek, Türkiye'nin giderek artan dış yardımlarından bahsetti. Görüşmede, Afganistan, Ortadoğu ve Balkanlar'daki son gelişmeler de ele alınırken, Genel Sekreter, Türkiye'nin bu bölgelerdeki katkılarından duyduğu memnuniyeti aktardı. Cumhurbaşkanı Gül'ün Barroso ile görüşmesinde de Nabucco projesi, komşuluk politikası ve Ortadoğu'daki gelişmeler ve Türkiye-AB ilişkileri konu başlıkları görüşüldü. Edinilen bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Gül, AB'deki bazı çevrelerin Türkiye konusundaki kararsızlığına değindi. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun, Genel Sekreter ile görüşmesinde de Türkiye-BM ilişkileri ele alındı. Ban Ki-Mun, toplantının Türkiye'de yapılmasından çok memnun olduğunu ileterek, BM'nin bazı bölgesel kuruluşlarını Türkiye'ye çekmeye çalıştıklarını kaydetti. Edinilen bilgiye göre, bu hafta içinde İstanbul'da UNDP Özel Sektör Mükemmeliyet Merkezi ile BM Nüfus Fonu'nun Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesel Ofisi açılacak. Görüşmede ayrıca, Libya konusu de gündeme geldi. Ban Ki-mun Türkiye'nin bu süreçte yer almasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi ve Türkiye'nin devrede kalmasının yararlı olacağını aktardı. Gerek Davutoğlu, gerekse Ban Ki-mun BM'nin Libya Özel Temsilcisinin merkezi bir öneme sahip olduğunu teyit ettiler. Kıbrıs konusunun da ele alındığı görüşmede, bu sorunun bir an önce çözümlenmesi gerektiği konusunda görüş birliğine varıldığı ve görüşmelerin hızlandırılması gerektiğine değinildiği öğrenildi. Görüşmede, Filistin konusunun da gündeme geldiği, Davutoğlu'nun Mısır'daki toplantıyı ve o ana kadarki çalışma ve izlenimlerini aktardığı bildirildi. Davutoğlu'nun El Fetih ile Hamas arasındaki uzlaşma fırsatının kaçmaması gerektiğini belirttiği, İsrail'den gelen olumsuz açıklamalar üzerine BM'nin de devrede kalması gerektiğini aktardığı öğrenildi.