Gündem

Kaşıkçı cinayetinin yargılaması nasıl yapılacak?

"Davanın açılması için ciddi deliller gerekiyor"

22 Ekim 2018 16:20

Washington Post yazarı, gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'nda öldürüldüğünün Suudi yetkililer tarafından resmen açıklanmasıyla birlikte akıllara, başta konsolos olmak üzere cinayete karışan tüm isimlerin yargılanmasının nasıl yapılacağı sorusu geldi. Kaşıkçı cinayeti soruşturması ve davasında tek yetkilinin Türk mahkemeleri olduğunun altını çizen hukukçular, İstanbul Cumhuriyet Savcılığı'nca hazırlanacak iddianameyle birlikte başta Başkonsolos Muhammed Uteybi olmak üzere tüm şüpheliler hakkında İnterpol aracılığıyla kırmızı bülten çıkarılacağını belirttiler. Hukukçular ikinci adımın ise Uteybi ve diğer şüphelilerin, 'suçluların iadesine dair sözleşme' kapsamında Suudi Arabistan'dan iadesinin istenmesi olacağını kaydettiler.

Türkiye, Kaşıkçı cinayetine karışanların iadesini isteyecek

Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nun büyükelçilik sıfatında olmadığı için Kaşıkçı Cinayeti Davası'na Türk mahkemelerinin bakmakla yetkili olduğunu söyleyen Ceza Hukukçusu Av. Celal Ülgen,  “İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından yürütülen soruşturmayla birlikte iddianame hazırlanacak ve dava İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılacak. Bu aşamadan sonra soruşturma Interpol ile birlikte yürütülecek.  Cemal Kaşıkçı cinayetini işleyenler ve cinayetle ilgisi olan şüpheliler hakkında kırmızı bülten çıkarılacak. Interpol tarafından kırmızı bültenle arananlar listesine alınacak olan zanlıları Türkiye,  suçluların iadesine dair sözleşme kapsamında isteyecektir" diye konuştu.

Konsolos kırmızı bültenle aranacak


Ülkesine giden Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosu Muhammed Uteybi'nin de polis fezlekesi ya da iddianamenin tamamlanmasının ardından kırmızı bülten çıkartılarak Interpol aracılığıyla aranacağını kaydeden Ülgen “Türk yargı makamları dava açıldıktan hemen sonra konsolosun iadesini isteyecektir" dedi.  

“Dava açılabilmesi için cinayet itirafı yeterli değil"

Avukat Celal Ülgen soruşturma sonunda dava açmak için tek başına 'öldürüldü' itirafının yeterli olmadığını vurgulayarak, şunları söyledi:

“'Ben yaptım' demekle olmaz. Cesedin tümünün bulunması da şart değil. Davanın açılması için ciddi deliller gerekiyor. Geç kalındığı için suç delilleri yok edilmiş gözüküyor. Mükemmel cinayet yoktur, sözünden Türk polisinin buna rağmen delillere  ulaşacağına inanıyorum" 

“Kaşıkçı cinayeti yargılamasında tek yetkili Türk mahkemeleri""


Cemal Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili soruşturma ve kovuşturmada tek yetkilinin Türk adli makamları olduğunu söyleyen Prof. Dr. Ersan Şen de, “Kaşıkçı'nın cesedi bulunsa da bulunmasa da savcılık, makul sürede davayı açacaktır. Cinayet davası, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılacaktır. Suudi Arabistan'ın yargı yetkisi yoktur. Yaptığı açıklamalarla süreci ve Türkiye'yi yönlendiremez. Elçilik ve konsolosluklar bu tür olaylarda ülkelerin kendi toprakları değildir" dedi.

“Türkiye, konsolosun ülkesine gitmesini izin vermemeliydi" diyen Şen, “Konsolos müşterek fail olmasa bile yardım edendir, yer sağlayandır, davet edendir. Dokunulmazlığı yoktur. Türkiye için Cemal Kaşıkçı onur meselesidir. Cesedi ortada yoktur, olmasa da dosya Türkiye'nin dosyasıdır. Cesedi Türkiye'de gözüküyor. Türkiye soruşturma dosyasını Suudi Arabistan'a adli aktarmada bulunmamıştır" dedi. Şen, şunları kaydetti: “Suudi Arabistan zanlı konumundadır. 15 kişiyi bize iade etmeyecektir. 15 kişi bir gün içinde elini kolunu sallaya sallaya gelip gitmiştir. Türkiye'nin tek hatası konsolosun gitmesi ve rezidansın geç aranmasıdır. Konsolos şüpheli sıfatıyla gözaltına alınmalıydı.  Konsolos hakkında önce kırmızı bülten çıkartılacaktır. Ancak iade edilmeyecektir. Bu nedenle daha sonra konu Türkiye Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne taşınacaktır.  Cemal Kaşıkçı faile meçhule kurban gitmemiştir. Bu Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu gösterme meselesidir. "

45 çalışan tanık sıfatıyla ifadeye çağrılmıştı


İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili yürütülen soruşturma kapsamında Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda çalışan 45 kişiyi ifadeye çağırmıştı. Geçtiğimiz gün 20 çalışanın ifade verdiği savcılık, 25 çalışanın ifadesini ise peyder pey almaya devam ediyor.