Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Bursa İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada 22 bin 104 liralık yeni asgari ücretin "içine sindiğini" söyledi. Kartal Sahil Meydanı'nda yurttaşlara "sizin de içinize sindi mi?", "yeni yılda emekli maaşları düzelir mi?" sorularını yönelttik. Bir emekli "Cumhurbaşkanımız, verdiği asgari ücret oranından çok memnunsa, kendisinin o asgari ücretle yaşamasını istiyorum" derken, "Onu silkele, bunu silkele. İnsan silkelenir mi ya?" diye soran bir vatandaş ise, "Çocuklar için de, gençlik için de üzülüyorum, ağlıyorum da..." dedi. Boğazı düğümlenen vatandaş konuşmaya devam edemedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Bursa'daki il kongresinde yaptığı konuşmada 22 bin 104 lira olarak belirlenen asgari ücrete ilişkin olarak, "Hemen birileri çatladı, patladı. Kusura bakmasınlar, çatlasanız da patlasanız da biz atacağımız adımları hesaplayarak, kitabını yazarak atarız. Yüzde 30 artış, Merkez Bankamızın 2025 yılı enflasyon hedefinden yüksek olmasına rağmen, açık konuşmak gerekirse bu bizim de evelallah içimize sinen, emekçimizin alın terinin tam karşılığı olan belki birilerine göre tutar değildir, ama rakam ortada ve görünen o ki bu hesap yerine oturdu" diye konuştu.
Erdoğan'ın açıklamaları ışığında Kartal Sahil Meydanı'nda yurttaşlara "yeni açıklanan asgari ücretin içlerine sinip sinmediğini", emeklilere yeni yılda bekledikleri maaş oranını, seyanen zam bekleyip beklemediklerini sorduk. Çoğu emekli yurttaşların açıklamaları şöyle:
"4 yıl daha yaşayacağım; böyle ahla vahla yaşayacağım gideceğim"
72 yaşındaki Rıfat Şebboy: "Asgari ücret ne kadar şeye rağmen, yüzde 30 dedi kestirdi. Dinlemiyor da artık, dinlemiyor ki. Şimdi emekli olarak ne alacağız? Çok zor. İnsan ömrü Türkiye'de 75-76 sene. Ben de şimdi 72 yaşındayım. Kaç yıl daha yaşayacağım, 4 yıl. Ne kadar acı bir şey. Bunu böyle ahla vahla yaşayacağım gideceğim. Bu hayat bana bomboş geliyor. Umudu da kalmıyor insanın. Artık geçinemiyorsun, para yok, umudun da yok. Yaşama umudun da yok. O zaman insan olmanın da bir anlamı yok. Onu silkele, bunu silkele. İnsan silkelenir mi ya? Duyguları vardır, hissiyatı vardır. Böyle zombi gibi yaşamakla insan olunmaz. Emekli de dahil, çalışan da dahil, işsiz de dahil şu meydanlar zombi gibi geliyor bana. Ve çözüme gidemiyoruz. Yıllardır mitingler. Çözüm nasıl gelecek? Ben 25 bin lira kira veriyorum, ne verecek? Nasıl rahatlatır beni. Çocuklar için de üzülüyorum, gençlik için de üzülüyorum, ağlıyorum da... (ağlamaklı oluyor ve konuşmasına devam edemiyor)"
"Artık iktidar dolar hesabını bıraksın, kira hesabına geçsin diyoruz"
Kader Tahmaz: "2024 emekliler yılı, bugün de burada kutlamaya geldik titreyerek. Aslında sefalet yılımız bizim. Artık iktidar dolar hesabını bıraksın, kira hesabına geçsin diyoruz. Asgari ücret 22 bin lira, kiralar 22 bin lira. Emekli maaşı 12 bin lira. 14 bin olacağı varsayımları var. Açlık sınırının altında emekli maaşı olur mu diyorum ben. Emekli maaşlarının en düşük 30 bin seviyesinde olması gerekirken insanlara bu zulmü yaşatmak nedir?"
"Yönetemeyenler bıraksın, şerefiyle gitsinler artık!"
SGK emeklisi Şenay Eski: "Aldığım para otomatik ödemelere gidiyor. Pazar parası aldığım zaman maydonoz alırken bile düşünüyorum. Meyve alamıyoruz, et zaten alamıyoruz. Sebzeye hiç ulaşamıyoruz. Artık tekerlekli pazar arabası dahi kullanmıyoruz. Ne yapacağız biz? Yumurtaya dahi ulaşamıyoruz. Buzdolabımızın içi boş. Çalışma hayatında parayı kazanırken yorulduğumuz gibi, şimdi harcarken de yoruluyoruz. 5 tane şey alacağım, 5 market geziyorum. Biz de bu ülkenin insanlarıyız, toplumun atığı olarak muamele görüyoruz. Esas ekonomiyi düzeltmeleri gerekir. İktisat fakültelerinden, ekonomi profesörlerinden lütfen akıl danışılsın, tarikatlardan değil. Yönetemeyenler bıraksın, şerefiyle gitsinler artık!"
"Cumhurbaşkanımız verdiği asgari ücret oranından çok memnunsa, kendisinin o asgari ücretle yaşamasını istiyorum"
Mihrace Ekmekçioğlu: "Maaş bağlama oranları AKP hükümetinden önce emekli olan şanslı emeklilerdenim. Kazanılmış haklarımızın tekrar geri dönmesini istiyorum. Ayrıca şunu iletmek istiyorum sayın Cumhurbaşkanımıza, verdiği asgari ücret oranından çok memnunsa, kendisinin o asgari ücretle yaşamasını istiyorum. Onunla yaşasın diğer maaşları almasın, nasıl geçinecek 22 bin lirayla?"
"Ben ülkeme 10 bin gün prim verdim, 32 yıl hizmet ettim, karşılığı 12 bin 500 TL mi?"
EYT'den emekli Zülfükar Kaygan: "Ben ülkeme 10 bin gün prim verdim, 32 yıl hizmet ettim, karşılığı 12 bin 500 TL mi? İstanbul'da ev kiraları 15-20 binden başlıyor. Biz bu 12 bin 500 TL'yle ne yapacağız? Artık vicdan diyoruz, yeter artık diyoruz. Bunalttılar bizi. 2024'ü emekliler yılı diye ilan ettiler, maalesef resmen bizi açlığa, sefalete, kaderimize terk ettiler. Biz artık yeter diyoruz. 2008 öncesi aylık bağlanma oranlarını bu iktidar düşürdü. Bugün bizim 23-24 bin lira almamız gerekiyor. Hakikaten bizlere çok büyük haksızlık yapılıyor."
"İnşallah 2025 yılı da milletvekili yılı olur"
Bir vatandaş: Çok şükür Cumhurbaşkanı 2024 yılını emekli yılı ilan ettiği için, emekli kampanyaları bovling, KYK yurdu falan ilan ettiği için biz de emekli yılı kampanyası yaptık. Askıda ekmek, askıda simit, askıda fatura. Belediyelerin kampanyalarından faydalanıyoruz. Tek dileğim, inşallah 2025 yılı da milletvekili yılı olur. Emekli maaşının 50 bin - 30 bin olması hiç önemli değil. Önemli olan alım gücünün artırılması. Çünkü 50 bin de olsa, eminim ki ev kiraları 70 binden başlayacak. Alım gücünü yükseltsinler. Ama en düşük emekli maaşı şu anda asgari ücret seviyesinde, ondan sonra 2008 öncesinde olduğu gibi asgari ücretin yüzde 40 fazlasına getirilmesini istiyoruz."
"Poşete yüzde 100 zam yaptı sayın reisimiz, bir türlü emeklisinin maaşına zam yapmıyor"
EYT'den emekli Necdet Sevim: "EYT'den emekliliğe ayrıldım ama, bu emeklilik değil. Bize emeklilik adı altında 12 buçuk lira, utanç verici maaş veriyorlar. Poşete yüzde 100 zam yaptı sayın dünya lideri reisimiz, bir türlü emeklisinin maaşına zam yapmıyor. Çok mağdur emekli. Şu soğukta burdayız, yaşlı abilerimizle birlikte. El insaf diyoruz." (ANKA)