Ekonomi

Kart borçlularının hayalleri söndü

Başbakan’ın açıklamasından sonra af bekleyen 1.6 milyon kart borçlusunun hayalleri söndü. Uzmanlar faizler düşerse herkes borcunu öder diyor.

15 Mart 2009 02:00

Başbakan’ın açıklamasından sonra krizde af bekleyen 1.6 milyon kart borçlusunun hayalleri suya düştü. Uzmanlar faizler düşerse herkes borcunu öder diyor.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önceki gün Eskişehir'de yaptığı bir konuşma yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. Kredi kartı borçluları mağdur mu yoksa müsrif mi?

Başbakan konuşmasında kredi kartı borçlularının 'mağdur' olarak tanımlanmasına tepki gösterdi. Erdoğan 'Kusura bakmasınlar kredi kartının mağduru olmaz. Kredi kartı sebebiyle borçlananlar olur. Onlara da dürüst gözüyle bakmam. Fazlasını kullanma. Bunları bağışlayın, diyorlar Alın teriyle kazananın hakkı ne olacak' demişti.

Başbakan Erdoğan'ın bu çıkışının ardından kredi kartı kullanıcıları, bankacılar, ticaret odaları yöneticileri ile perakendecilere kredi kartı kullanıcılarının kriz fırsatçılığı yapıp yapmadığını soran Akşam gazetesinin konuştuğu uzmanlar, kredi kartı kullanımının yüzde 70'lik kısmının süpermarketlerde gerçekleştiğine dikkat çekerek 'Halkımız kredi kartını gıda ve giyim için kullanıyor. Maaşını alamayan, geç alan ya da işsiz kalan biri aç kalmamak için kredi kartıyla gıda alışverişi yapıyor. Maaşı da geç aldıkları ya da eksik aldıkları için ödemekte zorluk çekiyor' diyor.

Ortak görüş: Faizler düşerse herkes borcunu öder!

Bankalar riski de üstleniyor
Nihat Karadağ- ING Bank Genel Müdür Yardımcısı:
Tüm kesimler kredi kartında faizlerin yüksek olduğunu söylüyor ancak bankacılık sektörü bu konuda çok ayrıntılı araştırmalar yaptı. Faiz oranlarını Rekabet Kurulu, BKM inceledi, dünyadaki örnekleri araştırdık. Dünyada da hemen hemen bizdeki oranlar uygulanıyor.

Takipte olan kart sayısında artış olduğu doğru ancak henüz 2001 seviyelerine ulaşılmış değil. Krizin seyrine göre bu trend de değişecektir, kapanan iş yerleri arttıkça işten çıkarmalar devam ettikçe kredi kartı sorunu da büyüyebilir. Bu dönemde tüketicilerin 'kriz fırsatçılığı' yaptığını da açıkçası düşünmüyorum. Parası olan borcunu zaten öder, ödemezse hem faiz yüküyle karşılaşıyor hem de adı kara listeye giriyor. Dolayısıyla kriz fırsatçılığı söz konusu değil.

Kredi kartında bankaların üstlendiği ciddi maliyetler var, risk, fonlama ve operasyon maliyetlerini incelediğinizde bu faizlerin normal olduğu ortaya çıkıyor. Tüketici alışveriş yapıyor, 28 gün sonra ödüyor ancak banka o parayı hemen ödüyor ve riski de üstlenmiş oluyor. Zaten bankalar Merkez Bankası'nın belirlediği alt ve üst seviyelere göre faizlerini ayarlıyor.

Gecikme faizi yüzde 62'yi geçiyor

- lBKM verilerine göre 2008 sonunda Türkiye'deki kredi kartı sayısı 43 milyon 394 bin
- BU sayı 2007 sonunda 37.3 milyondu
- BİR kişinin iki kredi kart olduğu düşünüldüğünde 22 milyon kişi kart kullanıyor
- OCAK 2009'da toplam borç tutarı 33 milyar 23 milyon 644 bin oldu.
- BU rakamın 2 milyar 447 milyon 397 bini batık
- ŞUBAT 2009'da ise toplam borç 32 milyar 520 milyon 40 bin liraya ulaştı
- BATIK oranı 2 milyar 671 milyon 814 bine çıktı, batık oranının artışı yüzde 8,2
- BİREYSEL kredilerde de 2007 yılı sonunda takipteki müşteri sayısı 1 milyon 338 bin iken, 2008 sonunda 2 milyon 170 bin kişiye çıkmıştır.
- TAKİBE düşen kişi sayısındaki artış yüzde 62'dir.
- KREDİ kartı hizmeti veren 21 bankadan 20'si kartlara aylık yüzde 4.39 ve yıllık yüzde 52.68 oranında akdi faiz, yine aylık yüzde 5.14 ve yıllık yüzde 62. 68 oranında gecikme faizi uyguluyor.

Kimse borcumu ödemem demiyor ki!
Sinan Aygün-Ankara Ticaret Odası Başkanı:
Kredi kartı sorununda bazı yanlış anlaşılmalar söz konusu, mağdur olan kişilerin tek derdi faizlerin yüksekliği. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar yüksek faiz yok, kimse beni affedin borcumu ödemeyeceğim demiyor ki. İstenen şu; faiz oranları çok yüksek ve ödeyemiyorum, bu oranlar makul bir seviyeye çekilsin. Bu ülkede devletin verdiği faiz yüzde 13-15'e düşmüş durumda, kredi kartının gecikme faizi yüzde 60'ları geçiyor.

İcra daireleri taşıyor

Biz kredi kartı harcamalarını kalem kalem inceledik ve gördük ki harcamaların önemli bir kısmını gıda oluşturuyor. İşsiz kalan, maaşını geç alan ya da alamayan biri ne yapacak, kredi kartıyla alışveriş yapacak, çocuklarının karnını doyuracak. Dolayısıyla burada bir harcayayım parayı ödemeyeyim ya da nasıl olsa kriz var hükümet önlem alır gibi bir fırsatçılık söz konusu dahi değil.

Burada asıl görev Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumu ile Bankalar Birliği'ne düşüyor. BDDK Başkanı bir süre önce kredi kartıyla ilgili bazı düzenlemeler yapacağını söyledi ama dereye su gelene kadar kurbağa gözünden olacak. İcra daireleri dolmuş taşmış durumda, bir an önce önlem alınması gerekiyor.

2006'da ne olmuştu?

2001 krizinde kredi kartı mağdurlarının sayısının ve borç miktarının artması nedeniyle AKP hükümeti 2006 yılında'kredi kartı' yasası çıkarmıştı. Yasaya göre haklarında icra takibi başlatılan kart mağdurlarına uygulanacak faiz yıllık yüzde 18'e inmiş, toplam borcun da 18 taksitte ödenmesine karar verilmişti.

Faizi indirmek hükümetin de işine gelir

Süleyman Orakçıoğlu-Orka Giyim Başkanı: Kredi kartlarında yaşanan sorun perakendecilerin de gündeminde. Çünkü alışverişin yüzde 80'i kredi kartıyla yapılıyor. Borçlanma miktarına baktığımızda Yunanistan hatta Romanya'nın bile altındayız. Esas sorun faizler. Faiz oranları çok yüksek, özellikle gecikme faizi kabul edilebilecek seviyede değil. Bankalar da bunun farkında ve kredi kartı borcunu kapatmak için tüketici kredisi veriyorlar. Sorunun büyümemesi için borçların yapılanması ve faizin makul bir seviyeye indirilmesi gerekiyor. Bu tüketiciler, perakendeciler, bankacılar ve hükümet için faydalı bir yol olur.

Tüketici protesto etmeli
Selçuk Güzenge-Tescilli Markalar Derneği Bşk:
Başbakan'ın bu açıklamasını 'tuhaf' buldum. Bence tüketicinin kredi kartı faizlerine protesto etmesi lazım. İnsanlar kart limitlerini mecburen geçiyor. Bunun keyfi olduğunu düşünmek doğru değil. Tabii ki harcama yaparken kendi sınırını bilmeli ama Türkiye'de koşullar buna müsait değil. Mesela hiçbir hastane, kredi kartını almadan hasta kabul etmiyor. Ayrıca kredi kartı faizleri, ihtiyaç kredisinin iki katı düzeyinde.

Sorumluluk Merkez Bankası ve BDDK'da
Fuat Engin- Tüketici Örgütleri Federasyonu Başkanı:
Kredi kartları şu an Türkiye'nin kanayan yarası. Kartlarla ilgili yasal sorumluluk Merkez Bankası ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nda. Merkez Bankası, temerrüt faizini yüzde 5,14 olarak açıklıyor. Bu oran yıllık yüzde 61,68'e ulaşıyor. Bankalar, bileşik faiz uyguladığı için bu oran yüzde 82,48'e ulaşıyor. Yani bankalar faizin faizini alıyor. Yasaya göre, bankalar bir kişiye ait kredi kartlarının toplamı için limit belirlemeli. Ancak, bankalar her bir kart için ayrı limit belirleyip tüketiciyi tuzağa çekiyor.