Adana'da işlediği bir suçtan dolayı kamu yararına çalışmasına hükmedilen Habibe Çelik'in, "görev yaptığı adliyede hakim cübbesi giyerek kürsüde fotoğraf çektirdiği", "kendisini zabıt katibi olarak tanıtarak bir kişiyi dolandırdığı" iddialarıyla yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü.
Habertürk'ün haberine göre, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuksuz sanık Habibe Çelik (33) ile müşteki Ali Sunar ve avukatları katıldı.
Duruşmaya puset içindeki bebeğiyle gelen sanık Çelik savunmasında, hükümlü olması nedeniyle AdanaAdliyesi 6. Aile Mahkemesinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından çalışmak üzere görevlendirildiğini anlattı.
Çalıştığı mahkemede hakim cübbesi giyerek fotoğraf çektirip sosyal paylaşım sitesinde altına "Bize nasip olmadı, darısı kızıma" diye yazarak paylaştığını belirten Çelik, suç işleme kastının olmadığını savundu.
Çelik, dolandırıcılık iddialarını ise kabul etmediğini belirterek "Müşteki Ali Sunar'la bir arkadaşım vasıtasıyla tanıştım. Ara sıra görüşüyorduk. Ailesiyle ilgili sorunları vardı. Ben Ali’nin çocuklarını da tanırım. Ben iş ilanlarını takip ederim. Çünkü kendime iş arıyordum. İş müracaatı olduğu zaman bunu paylaşırdım. Ali Sunar ile iş görüşmesi konusunda bir görüşmemiz olmadı. Kendisinden para almadım. Çocuklarını işe sokacağım yönünde bir vaatte bulunmadım." iddiasında bulundu.
"144 bin liralık dolandırıcılık"
Müşteki Ali Sunar ise Çelik’in kendisini adliyede memur olarak tanıttığını ileri sürdü.
Sunar, üç çocuk babası olduğunu aktararak şöyle devam etti:
"Ben çocuklarımı devlet dairesine yerleştirmek istiyordum. Habibe Hanım'a bu konuyu açtım. Adliyeye memur alımlarının komisyon aracılığıyla yapıldığını, KPSS’den 70 puan alan çok sayıda kişinin işe girdiğinden bahsetti. Bu işi halledebileceğini söyleyerek telefonla biriyle konuştu. Adliyeden birileriyle konuştuğunu söyledikten sonra 200 bin lira para istedi. Bu paranın çok olduğunu söyleyince 150 bin lira vermem gerektiğini belirtti. Arabamı sattım. Habibe Hanım'ı aradım. Aile mahkemelerinin olduğu yerde buluştuk 100 bin lira verdim. Habibe, elindeki parayla arabadan inip, parayı adliyede konuştuğu kişiye teslim edeceğini söyledi. Daha sonra 44 bin lira da Habibe Hanım'a verdim. Ondan bir süre haber alamayınca dolandırıldığımı düşünerek şikayetçi oldum."
Mahkeme heyeti, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
8 yıl hapsi isteniyor
Adana'da 2008'de annesinin pasaportunda tahrifat yaparak bankadaki parasını çekmek isterken yakalandığı iddia edilen Habibe Çelik, yargılandığı davadan 3 yıl 4 ay hapis cezası ile 80 bin 100 lira idari ceza almış, hapis cezasını çeken Çelik'in idari cezası ise kamu yararına çalışmaya çevrilmişti.
Çelik, Kasım 2014'ten itibaren görevlendirildiği Adana Adliyesinde, "Aile Mahkemesi kürsüsünde hakim cübbesi giyerek çektirdiği fotoğrafı sosyal medya hesabında paylaştığı" ve "kendisini zabıt katibi olarak tanıtarak, çocuklarına iş bulacağını söylediği bir kişiyi 144 bin lira dolandırdığı" iddialarıyla gözaltına alınmıştı.
Soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı, Çelik hakkında "Kamu görevlileri ile ilişkisi olduğundan bahisle bir işin görüleceği vaadiyle dolandırıcılık", "Özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma" suçlarından iddianame hazırlamıştı.
Tutuksuz sanığın "dolandırıcılık" suçundan 7 yıl, "hakimin cübbesini giymesinden" ise 1 yıl olmak üzere toplam 8 yıl hapisle cezalandırılması istenen iddianame, Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.