Hürriyet yazarı Yalçın Bayer, 13 yıldır sürdürdüğü İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı'ndan istifa eden Kadir Topbaş ile ilgili olarak "İstanbul’a abilik değil ‘üvey kardeş’ muamelesi yaptı" dedi.
Yalçın Bayer'in "Kadir Topbaş’ın bilançosu" başlığıyla yayımlanan (27 Eylül 2017) yazısının ilgili bölümü şöyle:
Kadir Topbaş’ın ‘istifası’ndan bir mağduriyet yaratmak doğru mudur? Değildir. Nedeni de şudur:
Bu konuda kitap yazmak lazımdır. Ama önce şunu hatırlatalım: 5216 ve 5393 sayılı kanunlar ile büyükşehir belediyelerine ‘plan yapma yetkisi’ verildi. Kadir Topbaş bu yetkiyi yeşil alanları çoğaltmaya, bölge planları yapmaya, altyapıyı iyileştirmeye, trafiği çözme yönünde kullansaydı bugün İstanbul bu halde olmazdı.
CHP İBB/Kadıköy meclisinde, Hüseyin Sağ’ın en çok sorguladığı ve önerge verdiği kişi; Kadir Topbaş... Aslında bu bir rekor. (Ankara’da Melih Gökçek ise böyle sorgulamadan geçmiyor nedense...)
Sağ’dan, Topbaş’la ilgili bir bilanço istedik; dedi ki:
“Topbaş, 14 yılda imar ve bayındırlık komisyonuna yaklaşık 20 bine yakın dosya havale etti. Sonuç; İstanbul’da beton yığını siluet ortaya çıktı!
Tanık istenirse; vinçleri, taşan dereleri, kaldırımları, doldurulan sahilleri göstermek gerekiyor. Topbaş ortaya çıkan ‘davalara’ ve yağmalara karşı imar dosyalarından haberim yoktu diyemez. Belediye Yasası’na göre başkanın havale etmediği hiçbir konu belediye meclisinde görüşülemez. 20 bin dosyadan 7’sini veto etmiş kendisi. Bununla alkışı hak ediyor!...
- 2014-2017 yılları arasında verdiğim önerge sayısı 153 adet; cevabı verilen sayı 35... Dönem bitiyor hâlâ cevap yok. 2004-2017 arasında 41 suç duyurusu yaptım, 29 dava açtım; bunlardan bir kısmını diğer üye arkadaşımla yaptım. Kaybettiğim dava sayısı kazandıklarımdan daha çok; hâlâ süren davalarım var. Yaklaşık ulusal basında çoğu imar rantı ve bunlara bağlı suç duyuruları ve röportajlarımı içeren 800 yakın haberim yer buldu.”
- Kadir Topbaş, AKP’lilerin çok sevdiği sözcükle ‘kadim şehir’ İstanbul’a hesap vermek zorundadır. Vermesi de gerekiyor zaten. Her ne kadar Cumhurbaşkanı kendisini ‘gölgeliyor’ diye düşünse de hesabını bir gün mutlaka verecek. ‘İmar rantı’ diye bir şey varsa; bunun baş sorumlusunun kendisi olduğunu biliyor Topbaş...
- Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki göreve geldiğinde, Kadir Topbaş’a isim vermeden bindirdi. “En büyük hırsızlıklar imardan geliyor” dedi. Ne yazık ki, bu söze tepki koyan hiçbir belediye başkanı ortaya çıkmadı.
Kadir Topbaş İstanbul’a abilik değil ‘üvey kardeş’ muamelesi yaptı.
Bir soru: Örneğin Paris Belediye Başkanı işadamları tarafından Kadir Topbaş’ın önemsendiği kadar dikkate alınır mı?