Ekonomi

Kadınlar işin yüzde 66'sını yapıyor mülkiyetin yüzde 1'ine sahip

Küresel Kadın Zirvesi'nde kadın erkek eşitsizliği ekonomik olarak da gözler önüne serildi.

06 Mayıs 2011 03:00

T24- Küresel Kadın Zirvesi’nde kadın erkek eşitsizliği ekonomik olarak da gözler önüne serildi. Credit Suisse Yatırım Bankacılığı Bölümü Yönetim Direktörü Marisa Drew Dünya genelindeki işlerin yüzde 66’sını yapan kadınların gelirden aldıkları payın çok düşük olduğunu söyledi ve “Mülkiyet hakkımız ise yüzde 1 dolaylarında'' dedi. Akbank Yönetim Kurulu Başkanı Suzan Sabancı Dinçer de ''Benim temsil ettiğim bankada, erkeklerden fazla kadın istihdam ediliyor. Kadın istihdamı yüzde 55'' diye konuştu.


Dinçer, Küresel Kadın Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yaş ortalaması 29 olan genç nüfusa sahip bir ülke olduğunu, bu demografik fırsatı akılcı kullanmak gerektiğini söyledi.
İşgücüne katılmaları için kadınları daha iyi eğitmek gerektiğini ifade eden Suzan Sabancı Dinçer, ''Kadınların potansiyelini gerçekleştirecek değişimi destekliyoruz. Kadının daha yüksek kademelerde görev alması konusunda boşluklar bulunmakta. Yetkilendirilmiş kadınların oranı düşük. Almanya'da kadınlar tüm üniversite mezunlarının yüzde 60'ını oluşturmakta ancak kadınların sadece yüzde 10'u yüksek kademelere gelmekte. Burada kadın erkek eşitliği olabilmesi için ancak 2070 yılına kadar beklememiz gerek'' dedi.
Finansal hizmetler sektörüne bakıldığında, kendisinin temsil ettiği bankada erkeklerden fazla kadınların istihdam edildiğini söyleyen Dinçer, kadın istihdamının yüzde 55 olduğunu, diğer sektörlerde de üst kademede daha fazla kadını görmek istediğini kaydetti.
Suzan Sabancı Dinçer, ''Neler yapmamız gerekir diye baktığımızda, önce fırsat eşitliği ile başlıyoruz. İş yaşamında kadına saygı gösterilmeli. İşverenler olarak kadınları kişisel tercihlerinde desteklememiz gerek'' dedi.


Türkiye'de gelecekte hizmetler sektöründe büyük bir ihtiyaç olacağını ve bu sektörde kadınlara karşı direncin daha az olduğunu ifade eden Suzan Sabancı Dinçer, ''Dünya toplumları değişim içinde, dünya daha fazla kentleşiyor. Biz kadınlar olarak bu değişimi izlemekle yetinemeyiz, yapacak çok işimiz var. Değişim dönemleri bizim için aynı zamanda fırsat dönemleridir. Kadınlar bu fırsatları kullanabilirler, seslerini daha açık seçik duyurabilirler'' diye konuştu.



'Kadınların mülkiyet hakkı yüzde 1'



Credit Suisse Yatırım Bankacılığı Bölümü Yönetim Direktörü Marisa Drew da, Çin'in süper güç olacağına inandığını, tüketim kaymasının yeni piyasalara doğru gelişeceğini ifade etti.
Drew, ''Gelişmekte olan ülkelerin markaları da dünya sahnesinde önemli rol alacak. En saygın 100 markanın arasında 13 tanesi gelişmekte olan piyasalardan geliyor. Bu sektör çok büyük bir gelişme içinde olacak'' dedi.


Petrol fiyatlarının giderek tırmanışa geçtiğini ifade eden Drew, ''Bu, Ortadoğu'daki gelişmelerle de bağlantılı ama uzun vadeli trend olarak fazla değişmeyecek. Çünkü biz yeni petrol kaynakları bulamıyoruz. Aynı kıtlık su için de geçerli. 2025 yılına gelindiğinde dünya nüfusunun yüzde 60'ı şu veya bu şekilde su kıtlığı çekecek. İyi haber; bugün mevcut olan su kaynakları büyük miktarda heba olmakta. Bu bir fırsat olarak karşımıza çıkıyor. Su kullanımında daha etkin olmamız lazım'' diye konuştu.


İnsan vücudunun 135 yaşa kadar yaşamaması için hiçbir neden olmadığını belirten Marisa Drew, buna karşın insan ömrünün uzamasının emeklilik, altyapı üzerine yük getireceğini vurguladı.
Dünyada kentleşmenin de hızla arttığını, önümüzdeki 25 yılda, haftada 1 milyon insanın kırsaldan kente geçeceğini belirten Drew, bunun bir yılda Fransa'nın toplam nüfusuna eşit olacağına ve altyapı üzerinde büyük etkilere yol açacağına dikkati çekti.


Bugün kadın-erkek eşitliği ve kadın istihdamında önemli farklar bulunduğunu, bu uçurumun kadınlar lehine kapatılması durumunda pek çok ülkenin GSYİH'sinin artacağını söyleyen Marisa Drew, ''Kadınlar dünyadaki işlerin yüzde 66'sını yapıyorlar ama dünya gelirlerinden aldığımız pay çok düşük. Mülkiyet hakkımız ise yüzde 1 dolaylarında'' dedi.



'Umarım kadınlar dezavatajlı durumda kalmaz'



Vodafone Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Serpil Timuray ise teknolojik gelişmenin hızının hem sosyal hem de iş hayatını etkileyeceğini, bugün dünyada 5 milyar insanın mobil iletişimle birbiri ile bağlanmış durumda olduğunu
belirtti.


Timuray, ''Umarım bu hızlı değişimde kadınlar dezavantajlı bir konumda kalmazlar. 300 milyon kadının bugün mobil telefonu yok. Sanırım bu değişim sırasında hedeflenmesi gereken noktalardan biri'' dedi.


Kadınların anne olmak, iş hayatında bulunmak gibi pek çok rolü olduğuna işaret eden Timuray, bu bağlamda şirketlerin şartlarının eşit olması, en iyi performans gösterenlerin yüksek mevkilere getirilmesi gerektiğini kaydetti.


Paradigmanın değişmesinin aile içinde başlaması gerektiğini söyleyen Timuray, ''Evin içindeki yükü paylaşma konusunda destek gördüm. Bu paradigma değişimini de desteklemeliyiz. Genç kuşaklara baktığımızda Türkiye'de de o kadar kendisine güven duyan kadın kuşağı yetişiyor ki, ben orada başarı için çok büyük potansiyel görüyorum'' diye konuştu.