Hatay'da Ahmet Atakan'ın ölümü üzerine yeniden başlayan protesto dalgasında polisin Kadıköy'de önlemleri arttırarak eylemcilere biber gazı ile müdahale edilmesi Kadıköy sakinleri tarafından basın açıklaması yolu ile protesto edildi.
Kadıköy Caferağa, Osmanağa, Yeldeğirmeni ve Acıbadem mahalle meclislerinin yaptıkları ortak basın açıklamasında "Polis geldi bizim can, mal güvenliğimiz ve huzurumuz kalmadı" denildi.
Altıyol Boğa Heykeli önünde yapılan açıklamada, 10 Eylül günü semte çevik kuvvet polislerin ansızın geldiği belirtilerek, "Bilmeyenlere söyleyelim, Kadıköy asıl polis yokken sakin ve güvenli olan bir yerdir. Polisin gelmesiyle birlikte gecelerdir komşularımızla dayanıştık. Kadıköylü esnaf, bütün zararına rağmen “önce Kadıköylü” olmaya devam etti. Biz burada semtimizi hep beraber savunduk" denildi.
Yapılan basın açıklamasının metni şöyle:
Sokak bizim, mahalle bizim, Kadıköy bizim, İstanbul bizim...Yetmez dünya bizim
Üç aydan fazla oldu. İki ağaçtan, yedi fidana geldik.
13 Eylül Cuma akşamı Kadıköy’de polisin yoğun gaz saldırısından sonra fenalaşan Serdar Kadakal kardeşimiz hayatını kaybetti. Kadıköy’e ansızın gelen polis şiddeti bir canımızı daha aldı. Acımız ve öfkemiz daha da büyüdü.
Haziran Direnişinde mesele zaten hiçbir zaman sadece Park değildi,
Zabıtayla başlayan saldırılar, çevik kuvvetle devam etti. Fakat biz hep sivildik.
Biz Haziranda vapurlara sığmadık,
Metrobüse alınmadık,
Köprüyü yürüyerek geçtik.
Evden çıkıp sokaklara taştık.
Hep sokaktaydık.
Kadıköy'de biz parklarında ve meydanlarında hep bir aradaydık.
Yürüdük, Konuştuk, Tepkimizi dile getirdik
Hiçbir güvenlik sorunu yaşamadık
10 Eylül’de ansızın semte polisler geldi.
Sanki altı canı onlar almamışlar, o kadar yarayı onlar açmamışlar gibi.
Şiddeti kimin kullandığı hepimizin malumuyken, barbar olan bizmişiz gibi.
Kısaca, Polis geldi bizim can, mal güvenliğimiz ve huzurumuz kalmadı!
Bilmeyenlere söyleyelim, Kadıköy asıl polis yokken
sakin ve güvenli olan bir yerdir.
Polisin gelmesiyle birlikte gecelerdir komşularımızla dayanıştık.
Kadıköylü esnaf, bütün zararına rağmen “önce Kadıköylü” olmaya devam etti.
Biz burada semtimizi hep beraber savunduk.
Yürüdüğümüz kaldırım, boyadığımız bonibon, alışveriş yaptığımız esnaf, selamlaştığımız komşu bizim. Soluduğumuz hava, içtiğimiz su, yaşadığımız şehir bizim. Hepimiz bu semtte, şehirde ve dünyada aynı gemiye biniyoruz ve o gemi, bütün saldırınıza, şiddetinize ve öfkenize rağmen batmayacak.
Kadıköy’e, sahip çıkmaya devam edeceğiz ÇÜNKÜ;
Gözlerimizi, canlarımızı, ve sabrımızı kaybettik. Kalanlar olarak artık;
Kardeşliğimiz,
Komşuluğumuz,
Yeminine sadık doktorlarımız,
Kaybolan adaleti arayan avukatlarımız var.
Kadıköy’ün Caferağa, Osmanağa, Yeldeğirmeni, Acıbadem Mahalle Meclisleri olarak
İstanbullu olarak,
Vatandaş olarak,
Sokaklarda olmaya ve demokratik haklarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz,
Her türlü provokasyona, imzasız çağrılara ve sivil polislere karşı
uyanık olacağız.
Meydanlarımızda ve Parklarımızda, Sokağımızda, Caddemizde, Mahallemizde,
Polisi istemiyoruz
Polis şiddetini istemiyoruz