Gündem

Jandarmadan JİTEM yoktur açıklaması

Jandarma Genel Komutanlığı, kuruluş ve kadrolarında JİTEM adı altında birim bulunmadığını ve geçmişte de böyle bir kadro oluşturulmadığını bildirdi.

30 Ocak 2010 02:00

T24 - Jandarma Genel Komutanlığı, kuruluş ve kadrolarında JİTEM adı altında birim bulunmadığını ve geçmişte de böyle bir kadro oluşturulmadığını bildirdi.

     
Jandarma Genel Komutanlığı, birinci ''Ergenekon'' davasının görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin isteği üzerine gönderdiği yazıda, JİTEM'e ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
    
Jandarma Genel Komutanlığı kuruluş ve kadrolarında JİTEM adı altında birim bulunmadığı ve geçmişte de böyle bir kadro oluşturulmadığı kaydedilen yazıda, İçişleri Bakanlığının 19 Mayıs 1987 tarihli onayıyla 2935 sayılı OHAL Kanunu'nun birinci maddesindeki görevleri icra etmek üzere 285 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 4. maddesine göre yetkilendirilen Jandarma Asayiş Komutanlığının teşkil edildiği belirtildi.
    
Yazıda, Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı kuruluşunda ise Ağustos 1987'de Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığının teşkil edildiği ve Ekim 1987'de Jandarma Asayiş Komutanlığının emrine verildiği anlatıldı.
    

Yazıda, şunlar kaydedildi:
    
''Jandarma Asayiş Komutanlığınca Kasım 1988'de terörle mücadelede kendi sorumluluk bölgesindeki istihbarat etkinliğini artırmak ve Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı kadrosunu güçlendirerek, istihbarat hizmetlerini daha iyi seviyeye çıkarmak maksadıyla Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı araç ve personel miktarının artırılması, Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı isminin 'Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele Grup Komutanlığı', bünyesindeki İstihbarat Tim Komutanlığını ise 'Jandarma İstihbarat ve Terörle Mücadele Birlik Komutanlığı' olarak değiştirilmesi teklif edilmiştir.
    
Söz konusu teklif, geçici görev kuruluşuyla ve deneme mahiyetinde bir süre uygulanmış ancak Mart 1990'da yapılan istihbarat kadro çalışmalarında Jandarma İstihbarat Grup Komutanlıkları ve Jandarma İstihbarat Tim Komutanlıkları önceki kadro ve kuruluş yapısıyla teşkilatlanmasına devam etmiştir. Nitekim bu tarihte yapılan kadro düzenlemesinde de istihbarat birimleri, Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı/Gruplar Komutanlığı ve Jandarma İstihbarat Tim Komutanlığı olarak isimlendirilmiş, müteakip dönemlerde yapılan bütün kadro çalışmalarında da jandarma istihbarat birimleri, Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı ve Jandarma İstihbarat Tim Komutanlığı olarak düzenlenmiştir.''
    
Jandarma Asayiş Komutanlığınca teklif edilen geçici görev kuruluşunun uygulamasına Nisan 1990'da son verildiği ve Jandarma Genel Komutanlığınca yapılan düzenleme doğrultusunda Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı istihbarat birimlerinin, Jandarma İstihbarat Grup Komutanlığı ve Jandarma İstihbarat Tim Komutanlığı olarak teşkilatlandığı belirtilen yazıda, şöyle denildi:
    
''Geçici görev kuruluşu uygulamasına Nisan 1990'da son verilmiş olmasına rağmen JİTEM isminin bir süre daha bölgede bazı vatandaşlar ile bir kısım devlet görevlileri tarafından kullanılmasının, tamamen bilgisizlikten veya jandarma ile ilgisi olmayan kötü niyetli bir kısım çevrelerin yaklaşımlarından kaynaklandığı değerlendirilmektedir.
    
JİTEM tabiri günümüzde olduğu gibi geçmiş yıllarda da jandarma dışında bazı kaynaklarca zaman zaman kullanılmıştır. Hatta Jandarma Genel Komutanlığının konuyu bilmeyen bazı alt kademelerinde de benzer ifadeler kullanılması ve bu meyanda Jandarma İstihbarat Timlerinden 'JİT' diye bahsedildiğinin görülmesi üzerine 1994 yılında 'JİTEM', 1997 yılında da 'JİT' tabirinin kullanılmaması için birlikler uyarılmıştır.
    
Jandarma istihbarat birimlerinin yönergeleri ve görev talimatlarının mevcut kanun ve yönetmeliklere uygun olarak düzenlendiği, diğer istihbarat birimleri gibi görevlerini her zaman mevcut mevzuat içerisinde yerine getirdiği kaydedilen yazıda, şöyle denildi:
    
''Şehit Orgeneral Eşref Bitlis'in jandarma istihbarat birimlerinden birinin lağvedilmesi yönünde bir talimatı olup olmadığı, bu konuda Eşref Bitlis tarafından bir soruşturma açılıp açılmadığı hususu ile ilgili mevcut kayıtlarda yapılan incelemede, istihbarat birimlerinin başarılarını ve etkinliklerini artırmak maksadıyla Temmuz 1991'de yapılan yeni düzenleme ile İstihbarat Grup Komutanlığı ile İstihbarat Tim Komutanlığının emir komuta bağlantılarının yeniden düzenlendiği, Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanlığı Karargahı ile emirle kurulacak statüde olan istihbarat grup ve timlerinin lağvedildiği, yapılan düzenleme ve düzenleme nedenlerinden dolayı Orgeneral Bitlis tarafından adli veya idari yönden bir soruşturma açıldığına dair bilgi, belge ve kayda rastlanılmadığı anlaşılmıştır.''
    
    
Hava kuvvetlerinin yanıtı
    
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin 3 Eylül 2009 tarihli ''dosya kapsamında el konulan el bombaları ve mühimmatın tesliminden itibaren birlik ve şahıs olarak tarihlerini belirtir şekilde zimmet silsilesinin ve sarf edilmişse sarf raporunun ayrıntılı olarak bildirilmesi'' istemine Hava Kuvvetleri Komutanlığından yanıt geldi.
    
Hava Kuvvetleri Komutanlığından gönderilen yazıda, inceleme raporunda yer alan 24 kalem malzemenin incelendiği belirtilerek, inceleme sonucunda 23 kalem malzemenin envanter kaydının olmadığı kaydedildi.
    
Yazıda, mahkemenin yazısında 4. sırada yer alan ''2 adet maşa üzerinde MKE MOD 45 KF-MKE-1-8, 5-88 aynı seri numaralı el bombası fünye grubundan 30'unun'' envanter kayıtlarında bulunduğunun tespit edildiği bildirildi.
    
    
Perinçek'in iddiasında ilişkin cevaplar
    
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, ilgili kurumlardan ''tutuklu sanık İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek'in 26 Mayıs 2006 tarihinde yaptığı basın açıklamasında belirttiği, Danıştay baskınından sonra iki devlet kuruluşuna önemli eylemlerin planlandığına ve hedef alındığına dair istihbari bilgi olup olmadığının araştırılması ve varsa buna ilişkin bilgi ve belgelerin onaylı suretlerinin mahkemeye gönderilmesini'' istedi.
    
Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanlığından gönderilen yazılarda, ''Danıştay baskınından sonra 2 devlet kuruluşuna önemli eylemlerin planlandığına ve hedef alındığına'' dair istihbari bilgi iletilmediği kaydedildi.