İzmir Barosu, AKP Sözcüsü Ömer Çelik'in İstanbul Barosu'na yönelik sözleriyle ilgili olarak yazılı açıklama yaptı. Açıklamada "İstanbul Barosu'na yönelik olarak iktidar partisi sözcüsü tarafından yapılan hedef gösterici nitelendirmelerin kabul edilemeyeceğini, dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de seçimlerde oy farkına bakılmaksızın en fazla oy alan adayın kazanacağı" ifadeleri yer aldı.
''İstanbul seçimleri konusunda halkın vicdanı rahattır''
31 Mart'ta gerçekleşen ve henüz kesin sonuçları açıklanmayan İstanbul seçimleriyle ilgili olarak değerlendirmede de bulunulan açıklamada şunlar kaydedildi:
"Türkiye'nin kurumlarına, Cumhurbaşkanlığı makamına saygı göstermek hepimizin ortak görevi olmalıdır. Yine bugün net bir şekilde gördüğümüz bir durum. Esasında hukuku temsil etmesi gereken İstanbul Barosu bugün bir açıklama yaparak kendi kendine İstanbul seçimlerinin sonuçlarını ilan ediyor ve herkesi buna uymaya davet ediyor. Baro, parti değildir. Kendilerine, seslerini duyuracak bağımsız medya organı bile bulmakta zorlanan muhalefet partisi adaylarının büyük bir çaba ve demokratik yollarla edindiği başarının reddi, ülke demokrasisinin kaldırabileceği bir yük değildir. Gerek anayasa ve gerekse ülkemizin tabi olduğu uluslararası sözleşmelerce korunan seçme ve seçilme hakkının en temel unsurlarından biri özgür seçimler sonucunda yönetici iradenin bir yenisiyle değiştirilebilmesidir. Halk iradesi ile yöneticilerin değiştirilemediği seçimler, ancak üçüncü dünya ülkelerinde ve yalnızca göstermelik olarak yapılmaktadır."
"Tarihte, halk iradesinin önünde hiçbir güç duramamıştır"
"İnanıyoruz ki, seçim kurullarının, hukuka ve kanuna uygun karar verememelerinin bir sebebi de muktedirler tarafından kamuoyu nezdinde yaftalanma, özgürlüklerinden yoksun bırakılma korkularıdır. Yaratılmaya çalışılan korku imparatorluğundan çağdaş ve özgür bir ülke yaratmak mümkün değildir. 10 gündür devam eden ve artık bir yıldırma politikası halini alan İstanbul seçimlerine itirazlar hakkında, hukuka ve kanuna uygun kararların verilmesi tüm demokratik kamuoyunun talebidir. Bu taleplerden birini dile getiren İstanbul Barosu'na yönelik olarak iktidar partisi sözcüsü tarafından yapılan hedef gösterici nitelendirmeleri kabul etmiyor ve kınıyoruz. İstanbul seçimleri konusunda halkın vicdanı rahattır. Dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de seçimleri oy farkına bakılmaksızın en fazla oy alan aday kazanır. Hukuk ve halkın adalete güveni daha fazla yıpratılmamalıdır. Zira tarihte, halk iradesinin önünde hiçbir güç duramamıştır. Seçimi kazananlar bellidir. Hukuk bir gün herkese gerekecektir. İzmir Barosu, çağdaş uygarlık hedefiyle sürdürdüğü hukuk devleti ve insan hakları mücadelesinde ülke demokrasisinin yok edilmek istenmesine asla izin vermeyecektir."