İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, baro seçimleri ve TBB Genel Kurulu'nun ertelenmesine ilişkin, "Çabalarını biliyoruz; 2 buçuk aydır kuramadıkları çoklu baroları kurup faaliyete geçirip, aralık ayındaki seçimlerde Metin Feyzioğlu’nun koltukta kalması için çabalıyorlar. Yani alınan karar Metin Feyzioğlu’nu kurtarma operasyonu. Bu kararı tanımıyoruz" açıklamasını yaptı.
İçişleri Bakanlığı, yeni bir genelgeyle STK, meslek kuruluşları, birlik ve kooperatifler tarafından düzenlenecek etkinlikler 1 Aralık'a kadar erteleneceğini duyurdu. Karar ile baro seçimleri ve Türkiye Barolar Birliği (TBB) Genel Kurulu ertelendi. Kararın hemen sonrası açıklama yapan İzmir Barosu, genelgeyi tanımadığını duyurarak, 17-18 Ekim’de genel kurullarını yapacaklarını ifade etti.
BirGün’den Aycan Karadağ'a konuşan İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel, “Alınan karar, Metin Feyzioğlu’nu kurtarma operasyonu. Bu kararı tanımıyoruz” dedi. Yücel şunları söyledi:
“Ülkede artık kanunlar yok sayılıyor. Genelgelerle ülke yönetilmeye çalışılıyor. Alınan karar tamamen kanuna aykırı bir karar. YSK’nın bu kararı alma yetkisi yok. İl Hıfızsıza Kurulları’nın değerlendirmesinin bir karşılığı yok. YSK’nın aldığı kararda bir ayrıma gidiyor; siyasi partiler yapabilir, sendikalar yapabilir ama barolar yapamaz. Covid-19 salgını kişi mi seçiyor! Sendikacılara bulaşmıyor, siyasi parti üyelerine bulaşmıyor bir tek bize bulaşıyor. Bu gerekçenin ne kadar saçma olduğu çok açık ve net. Çabalarını biliyoruz; 2 buçuk aydır kuramadıkları çoklu baroları kurup faaliyete geçirip, aralık ayındaki seçimlerde Metin Feyzioğlu’nun koltukta kalması için çabalıyorlar. Yani alınan karar Metin Feyzioğlu’nu kurtarma operasyonu. Bizler hukuk örgütüyüz. Hukuka aykırı kararın karşısında mücadele etmek bizim temel görevimizden bir tanesi. Biz de bu kararı tanımıyoruz açıklaması yaptık” diye konuştu.
"Hukuki bir geçerlilik kazandırmayacaktır"
Yücel, şunları dile getirdi:
“Biz seçimimizi yapacağız. Gerekli başvurularımızı da yapacağız. Bakalım siyasi iktidar, seçim kuruları ne yapacaklar… Bir hukuksuzluğa karşı çıkarak bunu ortaya koymak, görülür kılmak zorundayız. Bu bizim görevimiz. Aralık ayında yapılacak seçimlerde çoklu baroları kurmuş ve seçim yapılmış olsa bile, oradan seçilecek delegelerin Türkiye Barolar Birliği’nde oy kullanması mümkün değil. İstanbul seçiminden örnek verelim. Seçim yenilendiğinde yalnızca ilk listede bulunan kişiler oy kullandı. Neden, yenilenen seçimdi çünkü. Burada da ekim ayının ilk haftasında genel kurul yapma yeterliliğine sahip olan baroların sonradan yaptığı genel kurullar ona hukuki bir geçerlilik kazandırmayacaktır. Sonuç alamayacaklar yani. Biz buna izin vermeyeceğiz."
