Gündem

İttifak oylarının hesaplanması nasıl yapılacak?

"Sistem büyük partiyi gözetiyor"

07 Haziran 2018 11:49

Hürriyet yazarı Sedat Ergin, 24 Haziran'da yapılacak baskın seçime ilişkin olarak merak edilen soruların yanıtlarını verdi.

"24 Haziran’daki parlamento seçiminde ilk kez işleyecek olan ittifak sisteminde kazanan milletvekillerinin sayısı nasıl hesaplanacak? Mevcut D’Hondt sisteminin ittifaklara göre yeniden düzenlenmesi, hesaplamada hangi yöntem değişikliklerini getirecek? Aynı ittifak içinde yer alan partiler milletvekili paylaşımını kendi aralarında nasıl yapacak?" sorularının yanıtını veren Ergin bugünkü köşesinden şunları yazdı:

Sistemin işleyişini tümüyle varsayıma dayanan bir senaryo üzerinden anlatmayı deneyelim. (A) diye adlandıracağımız ve TBMM’ye toplam 12 milletvekili gönderdiğini varsaydığımız bir il seçim çevresi kurgulayalım.

Dünkü birinci yazımızda anlattığımız üzere, sandıkta partilerin yanı sıra doğrudan ittifaklar için de mühür basılmıştır. Bu şekilde ‘Cumhur’ ve ‘Millet’ ittifakları için kullanılan oyların toplamları, tasnif aşamasında partilerin ve bağımsız adayların yanında her biri için açılan ayrı sütunlarda gösterilmiştir.

İlçe seçim kurulları, sandık tutanaklarını birleştirirken; A) siyasi partiler ile B) bağımsız adayların her birinin aldıkları oy sayısını ve C) ittifakların ortak oy sayısı ile D) ortak oylardan gelen payı tespit ederek tutanağa geçiriyor.

Kilit kavram: İttifak payı

Burada karşımızda beliren ilk mesele, salt ittifaklar için kullanılmış ve ayrı bir haneye yazılmış olan oyların milletvekili dağılımında nasıl bir işleme tabi tutulacağıdır. Bu işlem, geçen mart ayında 2839 sayılı Milletvekili Seçim Kanunu’nun 29’uncu maddesinde yapılan değişiklikte düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, her partinin oyu A) Kendi oyu ile B) İttifakın ortak oyundan kendisine gelecek paydan oluşuyor.

Yasaya göre, bu payı hesaplayabilmek için şöyle bir yöntem kullanıyoruz: A) İttifaktaki partinin tek başına aldığı oyu ittifak partilerinin toplam oyuna bölüyoruz B) Elde ettiğimiz katsayıyı ittifakın ortak oyu ile çarpıyoruz. Çıkan miktar bize partinin payını veriyor.

İlçe seçim kurulu, sonuçları bu payları ekleyerek il seçim kuruluna gönderiyor. Ancak il seçim kurulu aşamasına geldiğimizde hesaba katmamız gereken bir oy kategorisi daha var. O da yurtdışında ve gümrük kapılarında kullanılan oyların toplamından o ilde partilerin payına düşen miktar... İl seçim kurulu, ilçe seçim kurullarından gelen sonuçları, o ile gelen yurtdışı ve gümrük kapıları oylarıyla birleştirerek toplam sonuca ulaşıyor.

Sonuçta ilçelerden gelen oyların ve yurtdışı oylarının toplamının çıplak olarak, yani ittifak payları eklenmemiş haliyle il bazında şöyle olduğunu varsayalım:

AK Parti: 250.000, CHP: 160.000, MHP: 50.000, İYİ Parti: 50.000, HDP: 50.000, SP: 30.000, Cumhur İttifakı: 10.000, Millet İttifakı: 10.000, Vatan Partisi: 5.000, HÜDA PAR: 2.500

İttifak oylarının payları eklendiğinde bu dağılımda artışlar meydana geliyor. Örneğin, ‘Millet İttifakı’na kullanılan 10 bin oyun yaklaşık 6.700’ü CHP’ye, 2.100’ü İYİ Parti’ye, 1.200’ü SP‘ye gidiyor. Keza ‘Cumhur İttifakı’na verilen oylar da daha çok AK Parti, daha az MHP olmak üzere iki parti arasında paylaşılıyor. (Küsüratı yuvarlıyoruz.)

O zaman (A) ili genelinde sandıktan çıkan ‘ittifak payları dâhil edilmiş’seçim tablosu şöyle şekilleniyor:

AK Parti: 258.300, CHP: 166.700, MHP: 51.700, İYİ Parti: 52.100, HDP: 50.000, SP: 31.200, Vatan Partisi: 5.000, HÜDA PAR: 2.500...

D’hondt sistemi iki aşamalı işliyor

Şimdi sandalye dağıtımına başlayabiliriz. Aynı yasanın değiştirilmiş 34. maddesi, “Seçime katılmış siyasi partilerin, ittifakların ve bağımsız adayların adları alt alta ve aldıkları geçerli oy sayıları da hizalarına yazılır” diyor. Bir başka anlatımla, sistem, tasnif aşamasında ittifak içindeki partileri diğer partiler ve bağımsızlar karşısında blok, tek bir parti gibi denkleme sokuyor. O zaman il bazındaki yeni sıralama şöyle oluyor:

Cumhur İttifakı: 310.000, Millet İttifakı: 250.000, HDP: 50.000, Vatan Partisi: 5.000, HÜDA PAR: 2.500

Bundan sonra D’Hondt sistemi iki aşamalı olarak işlemeye başlıyor. Önce ittifaklar ve partilerin arasında D’Hondt işletiliyor. Bu sistemde her bir ittifak ve partinin aldığı oy önce bire, sonra ikiye, sonra üçe, sonra, dörde, beşe doğru artarak bölünüyor:

Bunu yaptığımızda, Cumhur İttifakı’nın bölünmeleri şu sıralamayı gösteriyor: 310.000, 155.000, 103.000, 77.500, 62.000, 51.600, 44.285... Millet İttifakı’nın ilk beş bölünmesi de şöyle bir sıra izliyor: 250.000, 125.000, 83.300, 62.500, 50.000...

Şimdi yapmamız gereken hepsini aynı denklem içine koyup rakamların büyüklük sırasına göre 12 milletvekilliğini paylaştırmak. Bu arada, HDP’nin de 50 bin oy aldığını unutmayalım. Bu sıralamada Cumhur İttifakı 6, Millet İttifakı 5 ve HDP 1 milletvekili çıkartacaktır.

İttifak içinde sandalye paylaşımı

Bitmedi. Şimdi sıra geldi ittifakın alacağı toplam milletvekili sayısının ittifak partileri arasında nasıl bölüşüleceği meselesine. Bu noktada D’Hondt sistemi ikinci kez ve sadece ittifak kümesi içinde devreye giriyor. AK Parti ve MHP’nin aldıkları (ittifak payları dâhil edilmiş ) oyları önce bire, sonra ikiye, sonra üçe, dörde, beşe şeklinde bölünüyor. Ardından rakam sıralamasında büyükten küçüğe doğru paylaşmayı ittifak içinde yapıyoruz. AK Parti şöyle bölünüyor: 258.300, 129.150, 86.100, 64.575, 51.660, 43.50... MHP: 51.700, 25.850...

Cumhur İttifakı 6 milletvekili çıkartacağından, bu durumda sıralamada 5 milletvekilini AK Parti, 1 milletvekilini ise MHP alacaktır. Aynı yöntemi Millet İttifakı’na uyguladığımızda, 5 milletvekilinden 4’ü CHP’ye, 1’i İYİ Parti’ye gidecek ancak SP milletvekili çıkaramayacaktır.

Sonuçta bu senaryoda (A) ili seçim bölgesinde AK Parti 5, CHP 4, MHP 1, İYİ Parti 1 ve HDP 1 milletvekilini TBMM’ye göndermiş olacaktır.

Sistem büyük partiyi gözetiyor

Burada verdiğimiz örnekte sistemin işleyişini mümkün olduğunca yalın bir şekilde anlatabilecek bir varsayım esas alınmıştır.

Bu sistemin yol açacağı sonuçlar her ilin özel durumu ve özellikle ittifak için kullanılacak oyların büyüklüğüne bağlıdır. İttifak oylarının çok yüksek oranlara çıktığı durumlarda sistemin ittifak içindeki büyük partiye yarayacağını söylemek mümkündür. Çünkü büyük partinin ortak oydan alacağı pay daha yüksek olacaktır. İttifak düzenlemesi küçük partiyi baraj sorunundan kurtarırken, büyük partiye de ek bir teşvik sağlamış gibi gözüküyor.