-İŞVERENLER ''İŞ GÜVENLİĞİ'' DÜZENLEMESİNE SOĞUK ANKARA (A.A) - 18.07.2010 - Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), iş yerlerine iş sağlığı ve güvenliği açısından yeni bir düzen getirecek İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Taslağı'nın bir çok maddesine karşı çıkıyor. TİSK, İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu Taslağı hakkındaki görüş ve önerilerini bir rapor halinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına sundu. Raporda, konfederasyonun konuyla ilgili daha önce dile getirdiği itirazların dikkate alınmadığının görüldüğü ifade edildi. Mevcut altyapı ile tüm çalışanların iş sağlığı ve güvenliğinin Türk endüstriyel ilişkiler sistemine uymayan bir kanun ile sağlanmasını beklemenin fayda doğurmayacağı savunulan raporda, taslağın sosyal tarafların görüşlerinin yansıtılabilmesi için tekrar gözden geçirilmesi gerektiği vurgulandı. İş sağlığı ve güvenliği alanında yasalara uygun çalışan ve başarılı sonuçlar elde eden iş yerleri için teşvik ve rehberlik mekanizmaları geliştirilmemesi eleştirilen raporda, uluslararası örnekler dikkate alınarak bu eksikliğin giderilmesi istendi. İş sağlığı ve güvenliği alanındaki sorunların, ayrıntılı ve cezai hükümlerinden oluşan mevzuat ile çözümlenemeyeceği öne sürülen raporda, dışarıdan iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin alınmasının daha elverişli hale getirilmesi, söz konusu personele yönelik eğitimlerin nicelik ve nitelik olarak geliştirilmesi, meslek örgütlerinin iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin aksamasına yol açan ''keyfi'' tasarruflarının ortadan kaldırılması talep edildi. -''TÜM GÖREVLER İŞVERENE YÜKLENİYOR''- İş sağlığı ve güvenliği alanındaki tüm görevlerin işverene yüklediği öne sürülen raporda, şu değerlendirmelerde bulunuldu: ''Oysaki iş sağlığı ve güvenliği önlemleri işveren tarafından alınacak önlemler olduğu kadar aynı ölçüde işçi açısından uyulacak yükümlülükleri ifade etmektedir. Sadece işverenin görevini aksatması değil, işçinin de ihmali söz konusu olabilir. Çok sayıda işçi çalıştıran veya geniş bir alanda üretim yapan işverenlerin her işçiyi kontrol ve denetim altında tutması bahis konusu olamaz.'' İşveren yükümlülüklerinin ihlali halinde uygulanacak idari para cezalarının taslakta 16 fıkra halinde sayıldığına işaret edilen raporda, buna karşılık yükümlülüklerini ihlal eden çalışanlar için hiçbir idari para cezası yaptırımına yer verilmemesinin, güvenlik kültürünün oluşturulması noktasında sorun teşkil ettiği savunuldu. -''50 İŞÇİ KRİTERİ KORUNSUN''- İş yeri hekimi çalıştırma, iş güvenliği uzmanı bulundurma gibi konularda 50 kişi çalıştırma koşulunun kaldırılmasının istihdam üzerindeki yüklerin ağırlaşmasına, KOBİ'lerin ekonomik gücünün azalmasına neden olacağı ifade edilen raporda, bu açıdan, 50 kişi çalıştırılması koşulunun kaldırılmasının yarardan çok zarar getirebileceği, istihdamı cezalandırma, yatırım yapmayı caydırma, verimliliğe dayalı istihdam ilkelerinin uygulanmaması sonuçlarını doğurabileceği belirtildi.