Ekonomi

'İşten çıkarılan mahkemeye değil hakem heyetine gidecek'

Arzu Çerkezoğlu: İş Kanunu'ndan doğacak uyuşmazlıklara bağımsız yargı mensuplarının yerine atanmış bürokratların bakması verilecek kararların hukuki niteliğini zayıflatacak bir unsurdur

08 Mayıs 2013 21:48

DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, hükümetin iş mahkemeleri yerine hakem heyeti uygulamasını öngören çalışmaya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada,  işçilerin iş mahkemelerine başvurmalarının engelleneceğini söyledi. Çerkezoğlu, "hakem heyeti (İş ve Sosyal Güvenlik Uyuşmazlıkları Hakem Heyeti) kurulması, işçilerin hak arama mücadelesinde önemli yeri olan bağımsız yargının yani iş mahkemelerinin yerinin devlet tarafından atanmış kamu görevlileri ve mülki idarenin belirleyeceği hakem kurullarına havale edilmesi anlamına gelmektedir" dedi.

Çerkezoğlu'nun açıklaması şöyle:

"İş mahkemelerinin devre dışı bırakılarak, başına mülki idare amirinin veya ilçe çalışma müdürü personelinin görevlendirileceği uzmanların bulunduğu bir hakem heyeti (İş ve Sosyal Güvenlik Uyuşmazlıkları Hakem Heyeti) kurulması, işçilerin hak arama mücadelesinde önemli yeri olan bağımsız yargının yani iş mahkemelerinin yerinin devlet tarafından atanmış kamu görevlileri ve mülki idarenin belirleyeceği hakem kurullarına havale edilmesi anlamına gelmektedir."

"Böylesi bir durumda İş Kanunu'nun "işçi lehinelik" ilkesinin hiçe sayılacağının açık olduğunu savunan Çerkezoğlu, "İş Kanunu'ndan doğacak uyuşmazlıklara bağımsız yargı mensuplarının yerine atanmış bürokratların bakması hem verilecek kararların hukuki niteliğini zayıflatacak bir unsurdur hem de tüm kentlerde çalışma yaşamı düzeninin yasalar yoluyla değil mülki idare yoluyla belirlenmesinin önünü açacak bir durumdur" değerlendirmesinde bulundu."

"İktidar, yargı üzerindeki iş yükünü, masraf ve zaman sorununu bahane ederek işçilerin hak arama mücadelesini sınırlamayı ve engellemeyi amaçlamaktadır."

"İş mahkemelerinin yaşadıkları sorunlar nedeniyle davaları geç sonuçlanan yüz binlerce işçinin mağduriyetini gidermek için iş mahkemelerini yaygınlaştırmak, yargıyı güçlendirmek, dava açmanın önündeki ekonomik engelleri kaldırmak yerine bu sorunları bahane ederek emeğe saldırı programını hayata geçirmek kabul edilemez bir tavırdır."