İşte GDO yasa tasarısı!

Biyogüvenlik Kanun tasarı taslağı GDO içeren ürünlerin ithalatı, piyasaya sürülmesi, gıda ve yem olarak kullanılmasını izne bağlıyor.

İthalat başvurularının değerlendirmeye alınması için, bu ürünlerin geliştirildiği ülkede serbest satışının yapıldığını gösterir belgenin bulunması zorunluluğu getiriliyor.

Genetiği ile oynanmış gıdaların satışına biyogüvenlik kurulu izin verecek. Ürünlerin, kullanım amacı, sahip olduğu özellikler, transfer edilen genin alındığı organizma ile ilgili bilgiler üniversite kökenli 91 kişiden oluşan bu kurula bildirilecek.

Genetiği ile oynanmış ürünler özel olarak geliştirilmiş olanlar dışında bebek mamalarında ve küçük çocuk ek besinlerinde kullanılamayacak.

Organik tarım yapılan alanlara yakın yerlerde de bu ürünlerin üretimi yapılamayacak.

Biyolojik çeşitlilik, bitki, hayvan ve insan sağlığına zararı tespit edilen ürünlerin izinleri iptal edilerek derhal toplatılacak ve imha edilecek.

Sözkonusu ürünlerin kayıt altına alınması ve ürünün üretimden tüketime kadar takibinin sağlanması amacıyla özel bir belgeleme sistemi kurulacak. Firmalar, bu ürünlerin kullanımına ilişkin olumsuzluk durumunda çevre ve insan sağlığı üzerinde olabilecek zararların önlenmesine yönelik acil eylem planları hazırlamakla yükümlü olacaklar.

Taslak Bakanlar Kurulu'nun imzasından çıkıp tasarı haline getirilerek en kısa zamanda Meclis'e sunulacak.

Ekim ayında yürürlüğe giren yönetmeliğin öncesindeyse GDO içeren ithal ürünler denetimsiz Türkiye'ye girebiliyordu.

Ancak yönetmeliğin çıkmasının ardından Mersin Limanı'nda, ABD, Arjantin ve Brezilya menşeili 15 gemi bekletiliyor. Soya ve mısır taşıyan gemilerden alınan numuneler Adana'daki bir laboratuarda inceleniyor. İnceleme sonucu ürünlerde binde 9 oranından fazla GDO'ya rastlanırsa, girişe izin verilmeyecek.

Tarım Bakanlığı da il müdürlüklerine bir yazı göndererek, soya, ayçiçeği, mısır ve kanola gibi GDO içerme ihtimali olan 25 ürün için test istedi. Ancak tespit sonucu imha kararı alınıp alınmayacağı netleşmedi.