28 Şubat 2015 13:56
Marmaray ve yapımı devam eden Avrasya’dan sonra 3.5 milyar dolar yatırımla İstanbul Boğazı’na 3 katlı 3’üncü tünel geliyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu, seçim öncesinde ihalesi yapılıp 2020’de tamamlanması hedeflenen projenin dünyanın ilk 3 katlı tüneli olacağını belirterek, “3 kat İstanbul’un 3 imparatorluğa başkentlik yaptığını simgeliyor” dedi.
Yüksek Mimar Mühendis Mücella Yapıcı, "Bu projeler İstanbul coğrafyasını perişan edecek yeni yerleşim alanları oluşturarak, nüfusu artıracak, doğasını ve suyunu talan edecek demiştik. Şimdi domuzlar kendilerine yaşam alanları bulamadığı için sitelere inmeye başladı" dedi.
İstanbul’un hem metro hattı hem de çift yönlü karayolunu içeren yeni mega projesi, ‘3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli’ dün Ahmet Davutoğlu tarafından tanıtıldı. Projenin dünyanın ilk üç katlı tüneli olacağını söyleyen Davutoğlu, ihalenin 7 Haziran seçimlerinden önce yapılmasının planlandığını belirtti. Projenin 3.5 milyar dolara mal olacaığını kaydeden Davutoğlu, “Dünyanın bu ilk 3 katlı tünel projesi devletin kasasından tek kuruş çıkmadan 5 yıl içinde tamamlanması planlanıyor. 2020’ye gelmeden, inşallah 3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli İstanbul’a, Türkiye ve dünyaya hizmete hazır hale gelecek” dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’ın da katıldığı tanıtım toplantısında konuşan Davutoğlu, Marmaray ve Avrasya’dan sonra iki boğaz köprüsü arasındaki üçüncü tünel projesinin sembolik bir bulunduğunu da söyledi. İstanbul’un 3 imparatorluğa başkentlik yaptığını hatırlatan Davutoğlu şöyle konuştu: “3 kat demek, 3 imparatorluk demek. 3 kat, 2 karayolu 1 metro yoluyla boğazın altından geçip, 6.5 kilometre olacak bu tünel, 3 imparatorluk üzerinde İstanbul’un 4’üncü büyük küresel devleti Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin işaret fişeği de olacak.
Hülya Güler’in Hürriyet’te yer alan haberine göre, projenin İstanbullulara ciddi bir zaman tasarrufu sağlayacağını kaydeden Davutoğlu şöyle konuştu: “Hasdal-Ümraniye-Çamlık arası 14 dakikada geçilecek. İncirli-Söğütlüçeşme arası bir hat olarak İncirli’den Söğütlü-çeşme’ye 6. kilometrelik bir tünelin de içinde olduğu şekliyle 40 dakikada geçilecek. 3 havalimanı, köprü ve köprüleri birbirine bağlayan akslar, tam bir entegre proje halinde zaman tasarrufunu maksimum düzeye çıkaracak.”
“İstanbullular, trafik çilesini çok çekti” diyen Ahmet Davutoğlu, projenin 4 önemli özelliğini şöyle sıraladı: “Projenin en önemli özelliği bütüncül planlanmış olması. İstanbul’daki bütün yolları, sistemleri ve büyük aksları birbirine bağlıyor. Bütüncül olmasının ardından nikinci önemli özelliği, zaman tasarrufu sağlaması. Yıllık yaka geçişleri 1 milyon 600 binden 4 milyona çıkacak. Günde 6.5 milyonluk insan hareketliliğine zemin hazırlanacak. Çevre dostu olan proje İstanbul’un siluetini bozmayacak. Projenin dördüncü özelliği de güvenlik. Güvenliği en ince detayına kadar düşünülmüş. Tünel içinde yangın algılama ve söndürme sistemleri yer alacak.”
Ahmet Davutoğlu, projenin çevre dostu olduğunu ve İstanbul’un siluetine zarar vermeyeceğini belirterek, bu projeyle yerin üstündeki trafik üzerinden İstanbul’un dokusuna verilecek zararın da azalacağını söyledi. Davutoğlu, projeyle sera gazlarının yılda 115 bin ton azalacağını, havayı kirleten gazların hacmi 29 bin ton azalacağını, yeni bir arazi kullanılmasına ihtiyaç hissedilmeden İstanbul trafiğinin rahatlatılacağını kaydetti.
İncirli’den Söğütlüçeşme’ye hızlı metro ile 40 dakikada ulaşılacak. Hasdal Kavşağı’ndan Ümraniye Çamlık Kavşağı’na araçla 14 dakikada geçilecek. Günde 6.5 milyon yolcunun yararlandığı 9 farklı şehir içi raylı sistem, hızlı metro ile entegre olacak. Kıtalararası yolculuk ve çevre yollarına bağlantısıyla diğer şehir içi yollara daha kolay ve daha hızlı erişim sağlanacak. Tüm ana arterler birbirine bağlanmış olacak. Raylı sistemlerde, Başakşehir-Bağcılar-Bakırköy Metrosu, Yenikapı-Aksaray-Havalimanı Metrosu, Kabataş-Bağcılar Tramvayı, Topkapı-Sultançifliği Hafif Metrosu, Mahmutbey-Mecidiyeköy Metrosu, Yenikapı-Hacıosman Metrosu (Taksim Metrosu), Üsküdar-Ümraniye-Çekmeköy-Sancaktepe Metrosu, Kadıköy-Kartal Metrosu, Marmaray ve Banliyö bağlantılarıyla entegre olacak. Karayolunda ise 3. Havalimanı ve Yavuz Sultan Selim Köprü bağlantısı Kuzey Marmara Otoyolu, TEM Otoyolu ve D100 (E-5) Karayolu bağlantıları bulunacak. 3 katlı tünel kesiminin çapı 16.8 metre, deniz yüzeyinden derinliği 110 metre, geçtiği bölgede boğaz su derinliği 60-65 metre olacak. Metro ve karayolunun birlikte olduğu üç katlı kesimin uzunluğu ise 6.5 kilometre olacak.Tünelin, İncirli-Söğütlüçeşme arasında 31 kilometre uzunluğundaki hızlı metro kesiminde 14 istasyon bulunacak. Günde 1.5 milyon, saatte ise tek yönde 75 bin yolcu kapasitesi bulunan hızlı metro kesimi, 9 raylı sistemle entegre olacak. Projenin karayolu kesimi ise TEM Otoyolu Hasdal Kavşağı-Ümraniye Çamlık Kavşağı arasını kapsayacak ve toplam uzunluk 16 bin 150 metre olacak. Avrupa yakasında 3 katlı tünel öncesi bölüm 5 bin 600 metre, 3 katlı tünel 6 bin 500 metre, Anadolu yakasında 3 katlı tünel sonrası bölüm ise 4 bin 50 metre uzunlukta olacak. Otomobil ve minibüsler tarafından kullanılacak karayolu kesiminin günde 120 bin araç kapasitesi bulunuyor. Şerit sayısı da “2x2” şeklinde olacak.
Marmaray ile Asya ve Avrupa’nın deniz altından buluştuğunu, Yüksek Hızlı Tren’le İstanbul’un Ankara ile bütünleştiğini anlatan Ahmet Davutoğlu, şunları söyledi: “3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli, herşeyden önce entegre, bütüncül bir proje. Gelecek vizyonu itibariyle İstanbul’da 2014’te 15 milyon civarında olan nüfus, 2023’te 18 milyona çıktığında günlük hareket 28 milyondan 35 milyona çıktığında, toplu taşımayı 11 milyondan 20 milyona çıkarmaya kararlıyız. 3 Katlı Büyük İstanbul Tüneli Projesi’yle İstanbul’daki 9 raylı sistem birbiriyle irtibatlanıyor. İstanbul’daki bütün ana akslar birbirine bağlanıyor. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Boğaziçi Köprüsü ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü birbirine bir ring halinde bağlanıyor. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’ne ihtiyacı olan karayolu geçişi ve Boğaziçi Köprüsü’nü tamamlayacak olan metro geçişi tek bir hat ile 3 katlı mega projeyle bir bütünlük haline geliyor” dedi.
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Proje için yaklaşık 10 aydır yoğun çalışmalar yürüttüklerini belirterek, öncelikli olarak İstanbul’un güzergâh ve yolculuk talep analizini gerçekleştirdiklerini söyledi. Mevcut ve yapımı devam eden projeler bittiğinde oluşacak durumu 10 yıllık projeksiyonla modellediklerini aktaran Elvan, şöyle konuştu: “Boğaz’ın altından lastik tekerlekli araçlarla demiryolu geçişlerini ayrı ayrı yaparak iki ayrı tünel inşa etmek yerine, hem metro hem de karayolu geçişi için dünyada ilk defa 3 katlı tek bir tünel tasarladık. Raylı sistemin toplu ulaşımdaki yeri önemli ölçüde artacak. İstanbul’da toplu ulaşımın omurgası kurulacak. 100 yıl sonrasında da toplu ulaşım bu omurga etrafında şekillenecek.”
Evrensel’de yer alan habere göre, “Dünyada bir ilk” diye propagandası yapılan ve İstanbul’un trafiğini rahatlatmak için yapıldığı öne sürülen projenin tanıtım toplantısında konuşan Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Lütfi Elvan, “Sizlere İstanbul’un trafiğini rahatlatıp toplu ulaşımına neşter vuran, bir omurgaya oturtan metro hatlarını ve kara yolu akslarını birleştiren ‘Üç Katlı Büyük İstanbul Tüneli’ni sunuyoruz. Bu mega proje ile İstanbul’da hayat değişecek. Boğazın her iki yakasındaki milyonlar diğer yakaya kolay geçecek” dedi.
Projenin açılışında konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu da, projeyi tanıtırken sık sık ‘imparatorluk’ söylemlerine de başvurarak şunları dile getirdi: “Bugün sizlere müjdelediğimiz üç katlı büyük İstanbul tüneli projesi sembolik bir anlam da taşıyor. Üç kat demek üç imparatorluk demek. Hepsi birbirine bütünlük teşkil eden projeler. Marmaray, Avrasya tüneli, metro inşaatları, Kanal İstanbul ve Kuzey Marmara yoluyla, 3. havalimanı, 3. köprü, İzmit’e kadar… İstanbul Ankara hızlı treni, bütün bunlar İstanbul’un merkezi konumunu pekiştiren hususiyetler. Üç imparatorluğa başkentlik yapmış bu şehir bu öncülüğüyle en büyük havalimanıyla, Marmaray ile ve şimdi bu büyük mega projeyle dünyada ilk olacak olan üç katlı projeyle, üç imparatorluktan sonra dördüncü güç olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin habercisi olacağız.”
10 aydır üzerine çalışıldığı söylenen ama kamuoyuna henüz açıklanan projeyi uzmanlara sorduk. Detaylar ortaya çıktıkça, daha kapsamlı bir değerlendirme yapacak olan uzmanların projeyle ilgili ilk eleştirileri şöyle:
Yüksek Mimar Mühendis Mücella Yapıcı:
* Onların deyimiyle bu tarz ‘Mega’ projeler, yabancı sermaye ve sıcak para akışı sağlamak için planlanan projelerdir. Yani ekonominin içine düştüğü krizi aşmak için kullanılan projelerdir.
* 3. köprü, 3. havalimanı, Kanal İstanbul gibi projelerin, İstanbul’un trafik sorunu çözmekle uzaktan yakından ilgisi yok. Eğer öyle bir dertleri varsa, Haydarpaşa ve Sirkeci’deki tren hatlarını neden kapattılar, otel yapmaya karar verdiler?
* Biz yine İstanbul’un trafik sorununu çözeceği söylenen 2. ve 3. köprü projeleri için de açık bir şekilde söyledik. ‘Bu projeler İstanbul coğrafyasını perişan edecek. Yeni yerleşim alanları oluşturarak, nüfusu artıracak, doğasını ve suyunu talan edecek’ demiştik. Şimdi domuzlar kendilerine yaşam alanları bulamadığı için sitelere inmeye başladı.
* Bu projelerin hiç birinde alt yapı yok, fizibilite çalışması yok. Yap-işlet-devret modeliyle hayata geçiriliyor. 3. köprüde ‘İhale yapacak firmaların tüm zararları devlet tarafından garanti altına alınacak’ denildi. O yüzden Davutoğlu’nun konuşmasında dediği ‘Devlet bütçesinden tek kuruş çıkmayacak’ söylemi aldatmaca. Bütün bunları biz ödeyeceğiz.
* Ne 3. köprü, ne Kanal İstanbul ne de bu açıklanan projelerin hiç birisi yine iktidar tarafından hazırlanan 1/100 000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda yok. Bunlar saraylarında oturup, halkın haberinin olmadığı bir tartışma yürütüyor. Bilim insanlarına, meslek odalarına sormadan bu projeleri hayata geçiriyorlar.
* Projenin çıktığı uçlarda büyük orman alanları var, Beykoz’un göbeği. Buralarda yeni yapılaşmalara da yol açacak bu proje.
* Bu projeler hayata geçerse İstanbul’dan bahsetmek olanak dışı. İstanbul artık sadece büyük bir otoyol oldu.
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman: Proje, toplu taşımayı öncelik aldığı için yaklaşım olarak doğru ama sonuçları yanlış. Üst bakış planlama yaklaşımı olmadan, İstanbul’un bütününe ve alt yapısına bakmadan, daha önceki plan disiplinlerine uymadan, genel bir perspektifle hazırlanmış bir proje olduğu görülüyor. Bir plan dâhilinde yapılmış bir çalışma yok. TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk: İktidarın ayakta durabilmesi için inşaata ihtiyacı var. Aksi takdirde etrafındaki açlığı doyuramaz. Seçim öncesinde toplumun da dikkatini dağıtacak projelere ihtiyacı var. İstanbul için planlanan bir yığın suç niteliğinde proje var ve bunların derhal durdurulması lazım.
© Tüm hakları saklıdır.