Ekonomi

İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 17,36 İSTANBUL (A.A) 

20 Şubat 2011 13:00

-İŞSİZLİK ORANI YÜZDE 17,36 İSTANBUL (A.A) - 20.02.2011 - Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR) tarafından hazırlanan İstihdam Raporu'nda, Kasım 2010 döneminde geniş tanımlı işsizlik oranının yüzde 17,36 olduğu bildirildi. DİSK-AR'ın Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı İşgücü Anketi Kasım 2010 dönem sonuçları üzerinden hazırladığı Kasım 2010 dönemine ilişkin İstihdam Raporu'na göre, başta umutsuzluk olmak üzere çeşitli nedenlerle son 3 aydır iş arama kanallarını kullanmayan ve işe başlamaya hazır olan umudu kesik işsizlerin de hesaba katıldığı, geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 17,36 oldu.  Bir saat bile çalışsa işsiz sayılmayan, yetersiz ve eksik zamanlı istihdam edilen gizli işsizler ilave edildiğinde bu oranın yüzde 21 düzeylerine ulaştığı dile getirilen raporda, işsiz sayısının resmi 2 milyon 811 rakamına karşın, umutsuz işsizlerle 4 milyon 802 bin, gizli işsizlerle 5 milyon 804 bin düzeyinde olduğu savunuldu. Rapora göre, geçici bir işte çalışan her 2 kişiye karşın, geçici bir işte çalıştığı için işsiz kalmış 1 kişi bulunuyor. Buna göre, geçici işçiler için işsizlik oranı yüzde 34 düzeyinde. Resmi işsizlerin yüzde 30'unu da geçici işte çalıştığı için işsiz kalanlar oluşturuyor. Kasım 2010 döneminde resmi işsizlerin yüzde 15,1'ini işten çıkartılanlar, yüzde 17,4'ünü ise kendi isteğiyle işten ayrılanlar oluşturuyor. İş yerini kapatan 200 bin kişi henüz bir işe giremezken, öğrenimine devam eden veya yeni mezun işsizlerin sayısı ise 304 bin düzeyinde bulunuyor.  İstihdamda temel sorunun geçici iş ilişkisi olarak görüldüğü ifade edilen rapora göre, bu anlamda güvencesiz geçici işlerin yoğunlaşması işsizlik verilerini olumsuz etkiliyor. -''YARATILAN İSTİHDAMIN YAKLAŞIK YARISI TARIM KESİMİNDE''- Türkiye'de kriz dönemi ile birlikte tarım sektöründe istihdam edilenlerin sayısında bir patlama yaşandığı kaydedilen raporda, 2007 Kasım dönemi ile karşılaştırıldığında yaratılan istihdamın yaklaşık yarısının tarım kesiminde gerçekleştiği belirtildi. Türkiye'de yoksulluğun en yoğun olarak yaşandığı tarım kesiminde yaşanan bu artışın, krizde halkın çaresizliğinin bir göstergesi olduğu ileri sürülen raporda, krizin yıkıcı etkisi nedeni ile yüz binlerce kişinin, işsizlikten kurtulmak için tarımsal alana yöneldiği dile getirildi. Raporda, şu görüşlere yer verildi: ''Son 3 yıllık dönemde yaratılan 2 milyon 388 bin kişilik istihdamın, 1 milyon 134 bini tarım kesiminde gerçekleşti. Tarımın istihdam içindeki payı yüzde 22'den yüzde 25'e fırladı. Tarımda istihdam edilenlerin yarısından çoğu kadın olurken, bunların 4'te 3'ü ücretsiz aile işçisi olarak istihdama katılmış sayıldı. Az gelişmişlik göstergesi olarak kabul edilen tarımsal istihdamda bu artış yaşanmasa idi, işsizlik oranları için olumsuz tablo iyice kendini gösterecekti. Toplamda ise yeni istihdama dahil olanların yaklaşık dörtte biri ücretsiz aile işçisi olarak en kötü koşullarda çalışma yaşamına dahil oldu.''  Rapora göre, yine son 3 yıllık dönemde umudu olmayan işsizlerin sayısı, diğer nedenlerle birlikte işsiz sayılmayanlarla birlikte 367 bin kişi arttı. Bu kişiler işsiz sayılmadıkları için işsizlik verilerine dahil olmadılar. Kayıt dışı çalışanların sayısı 755 bin kişilik artış gösterdi. Eksik ve yetersiz istihdam edilenlerin sayısı ise kriz öncesinin 400 bin üzerine çıktı. Geçici işlerde çalışanların sayısı da kriz öncesi döneme göre 131 bin kişi arttı. -''TORBA YASA KURALSIZLIK, GÜVENCESİZLİK VE TAŞERONLAŞMAYI YAYGINLAŞTIRACAK''- Raporun sonuç bölümünde, ''işsizlik oranlarının korkutucu düzeylerde seyretmeye devam ettiği, iş bulanların ise güvencesiz, esnek ve kuralsız kötü çalışma koşullarına razı hale geldikleri'' belirtildi. Çalışma koşullarının giderek ağırlaşması, düzenli bir gelir getiren, güvenceli işlerde yaşanan azalışın, yaygınlaşan taşeron uygulamaları ve düşük ücretler nedeni ile ''çalışma yaşamının bir cehenneme dönüştüğü'' savunulan raporda, yüksek okul mezunu 479 bin işsizin Türkiye'nin en büyük ayıbı durumunda olduğu kaydedildi.  Özelleştirme, sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırma politikalarının sendikal haklara ulaşmayı, dolayısıyla işçinin güvenliği ve iş yerlerinin denetimini olanaksızlaştırdığı ileri sürülen raporda, bütün bunların emekçilerin büyük bir kesiminin kuralsız ve güvencesiz olarak çalıştırıldıklarını gösterdiği, Torba Yasa ile birlikte, kuralsızlık, güvencesizlik ve taşeronlaşmanın daha da yaygınlaşacağı görüşlerine yer verildi.