Ekonomik kriz nedeniyle artması beklenen suçlara karşı firmaların güvenlik şirketlerine yöneleceğini düşünen işsizler bu alanda eğitim veren kurslara katılıyor. Kriz ve işsizliğin sektöre olan talebi arttırdığı, başvuranlar arasında üniversite mezunlarının bulunduğu bildirildi.
Tercihler değişti
Cumhuriyet'in haberine göre; krizin patlak vermesinin ardından işsizliğin yüzde 15.5 düzeyine çıkması üniversite mezunlarının askerlik tercihlerini de değiştirdi. Normal dönemlerde 6 aylık kısa dönem askerlik rağbet görürken, şimdi yedek subaylık daha çok tercih edilir hale geldi. Üniversite mezunlarının yedek subaylığa il- gisi, nisan ayında 327. dönem askere alınma işlemleri sırasında ortaya çıktı. Aylık maaşı 1700 lira olan asteğmenlik, üniversite mezunlarının öncelikli tercihi oldu.
Sektöre talep arttı
Üniversite mezunlarının da bulunduğu çok sayıda kişi özel güvenlik şirketlerine girmek için başvuruda bulunurken Güvenlik Servisleri Organizasyon Birliği Derneği (GÜSOD) Yönetim Kurulu üyesi Cevat Turan, ekonomik kriz ve işsizliğin sektöre olan talebi yüzde 30 ile 40 arasında arttırdığını söyledi.
Özel güvenlik şirketi sahipleri işini kaybeden ya da iş bulamayan birçok kişinin özel güvenlik firmalarında çalışabilmek amacıyla bu alanlarda eğitim veren kurslara katılarak güvenlik işine girmeye çalıştığını belirtirken Emniyet Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre Türkiye’de halen 320 bin dolayında aktif güvenlik elemanı çalışıyor.
‘Üniversite mezunları başvuruyor’
Krizin derinleşmesiyle güvenlik elemanı sayısının daha da artacağını savunan şirket yöneticileri, “Daha fazla işsize istihdam yaratılması için AKP hükümetinin işssizliğe çözüm üretecek politikalara yer vermesi ve reel sektörün önünü açması gerektiğini” söylediler.
GÜSOD Yönetim Kurulu üyesi ve Mis Group Yönetim Kurulu Başkanı Cevat Turan, krizin derinleşmesiyle üniversite mezunlarının da güvenlik sektöründe yer almak için başvurduğunu belirtti. Turan, “Daha önce güvenlik şirketlerine lise ve ilköğretim mezunu insanlar mürcaat ederken şimdi değişik sektörlerden ve üniversite mezunlarından talep gelmeye başladı” dedi.
Müracaatta bulunan ve güvenlik elemanı kimliklerini alanların tamamının bu sektörde istihdam edileceği yönünde bir düşünce olduğunu kaydeden Turan şunları söyledi:
“Bu sektör umut kapısı olarak görülebilir, ama her güvenlik elemanı iş bulacaktır diye bir garanti yok. Daha düne kadar güvenlik sektörüyle ilgili çalışanlarımız bu konuyu geçici bir iş gibi algılıyorlardı. Bugün artık bireylerin yaşamlarını güvence altına alabileceği bir meslek kolu olarak görülmesi sevindirici. Oysa bu alanda yeterli iş imkânları sağlanamadığı takdirde eğitim alan güvenlik elemanları da işssiz demektir.”
‘Standart oluştu’
Özel güvenlik yasasının çıktığını ve belirli bir standarda kavuştuğunu vurgulayan Cevat Turan şöyle devam etti:
“Önümüzdeki günlerde işsizlik arttıkça sektörümüze olan ilgi daha da artacak. Hükümetin işsizlikle ilgili bazı politikaları ve reel sektörü güçlendirecek çalışmalarının olması durumunda özel güvenlik eğitimi alan personelin istihdamı sağlanabilecek. Ancak ortaya şöyle bir sonuç çıkmamalı ‘Acaba niteliksiz kişiler güvenliğe mi kaydırılacak’. Aslında böyle bir şey yok. İçişleri Bakanlığı ve yasa kimlerin güvenlik görevlisi olabileceğini, kimlerin olamayacağını belirlemiş durumda. 18 yaşını doldurmuş olmak, tam sağlık testlerinden geçmek, silahsız olarak 90 saat, silah ise 120 saat eğitimden geçmek. Eğitim sonucunda valiliğin açtığı sınavda başarılı olmak gibi kriterler getirildi. Güvenlik sektörü rayına oturuyor.”
