-İSRAİL, BARIŞ KARŞILIĞI TAZMİNAT ÖNERDİ TEL AVİV (A.A) - 09.12.2010 - Yediot Ahranot gazetesi, "İsrail'in, Türkiye'ye barış karşılığı tazminat önerdiğini", İsrailli yetkililerin Mavi Marmara baskınında ölenler için 100'er bin dolar tazminat ödenmesini değerlendirdiğini belirtti. Habere göre, İsrailli üst düzey siyasi yetkililer, İsrail'in ilke olarak Mavi Marmara baskınında hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat ödemeye olumlu baktığını bildirdiler. "Türkiye'nin tazminata ilaveten İsrail'in özür dilemesini istediği, ancak İsrail'in bunu kabul etmediği" kaydedilen haberde, "İsrail'in itirazı, krizin çözümlenmesini sağlayacak bir anlaşmaya varılmasına yönelik temasları geciktirmektedir" denildi. Türkiye ile İsrail arasında Karmel yangını ile başlayan temasları, baskını soruşturan BM Komisyonunda İsrail'i temsil eden Yosef Ciechanover'in yürüttüğü kaydedilen haberde, Türkiye'yi aynı komisyonda emekli Büyükelçi Özdem Sanberk'in temsil ettiği hatırlatılarak, Ciechanover ile Sanberk'in komisyon çalışmaları sırasında çözüm arayışına başlamaları için İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yeşil ışık yaktığı belirtildi. Türkiye'nin Karmel'deki yangın için yardım göndermesinin temasları hızlandırdığı ifade edilen haberde, Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun görüşmelere katılmasıyla birlikte temasların daha ileri taşındığı dile getirildi. Yediot Ahranot'un haberinde, Ciechanover ile Sinirlioğlu'nun İsviçre'de yaptıkları görüşmede, "krize ilişkin uzlaşma formüllerini ele aldıkları, görüşmelerde ilerleme sağlandığı, ancak anlaşmaya varılamadığı, temasların sürmesinin beklendiği" kaydedildi. Habere göre, üst düzey siyasi yetkililer, "İsrail'in, Mavi Marmara gemisindeki 9 Türkün ölümünden dolayı özür dilediğine ilişkin kesin bir formül kullanılmasına" karşılar. İsrail'in can kaybından duyduğu üzüntüyü dile getirmeyi önerdiği, ancak Türk tarafının bunu yetersiz bulduğu belirtilerek, "Türkler, İsrail'in 'operasyondaki hatalardan dolayı' özür dilemesini istedi, ancak İsrail bunu reddetti" ifadesine yer verildi. Bu arada, İsrail'in BM'nin belirleyeceği kriterler temelinde ölenlerin ailelerine tazminat ödemeyi kabul edebileceğini bildirdiği ifade edildi. Görüşmelerde tazminat miktarının henüz ele alınmamasına rağmen İsrailli yetkililerin, tazminat miktarının her aile için 100 bin dolar olacağı yolunda değerlendirme yaptıkları kaydedildi. Habere göre İsrail, kasıtlı davranmadığı konusunun uzlaşma metninde açıkça belirtilmesini, Türklerin ölümünden dolayı sorumluluk üstlendiği yolunda bir anlam çıkmamasında ısrar ediyor. Bunun nedenininse, İsrail ordusunun subay ve askerlerinin yurtdışında dava veya tutuklamalara maruz kalmalarını önlemek olduğunun altı çiziliyor. -ASKERLER KARŞI- Yediot Ahranot'un haberine göre ayrıca, Mavi Marmara baskınında yer alan Şayetet askeri birliğinden kaynaklar, İsrail'in, baskında ölenlerin ailelerine tazminat ödemeye olumlu bakmasına tepki gösterdiler. Üst düzey askeri yetkililer, "hükümet savaşçıları operasyona gönderdi ve kamuoyu önünde onlara destek verdi, ama şimdi şüpheli bir siyasi kazanım için onları sokağa atıyor. Bu kazanım değil, teröre boyun eğmektir" görüşünü dile getirdi. Konuyla ilgili gazetede çıkan yorumlarda da tazminat ödenmesi eleştirildi. "İsrail'in Türkiye'ye tazminat ödeme niyetinde olduğuna ilişkin haberler üzerine Şayetet'in komutanları, yine kendilerini dayak yemiş gibi hissettiler, ama darbe bu kez başka yönden geldi" denilen bir yorumda, yüksek rütbeli subayların İsrail'in ölenlerin ailelerine tazminat ödemeyi ilke olarak kabul etmesine tepki gösterdikleri hatırlatılarak, "Aralarından bazıları 'Netanyahu çıldırmış. Bize verdiği destek nereye kayboldu? Onun desteği operasyondan sonra halkla ilişkiler için bizimle fotoğraf çektirmekle kalıyor' şeklinde konuştular" ifadelerine yer verildi. Başbakan Netanyahu'ya ve hükümete duyulan öfkenin sadece Şayetet birliğinde değil, Deniz Kuvvetleri'nin yüksek rütbeli komutanları arasında da görüldüğü öne sürülüyor. Şayetet komutanlarına göre, miktarı bir Şekel (İsrail para birimi) bile olsa tazminat ödenmesi, olayın sonuçlarından sorumlu oldukları ve yanlış davrandıkları mesajı vermek anlamına geliyor. Gemideki operasyona katılan askerlerin ailelerinden de büyük tepki olduğu belirtilirken, eski Şayetet komandolarından ihtiyat subayı Şlomi Avni'nin "Eğer tazminat verilmesi gereken birileri varsa, bunlar bizim yaralılarımız olmalıdır" dediği kaydedildi.
