İspanya, İtalya ve Malta'nın kıyılarına yanaşmasına izin vermediği 629 göçmenin içinde olduğu kurtarma gemisini ülkye alabileceğini açıkladı.
İtalya ve Malta'nın kıyılarına yanaşmasına izin vermemesi sonucu içinde 123 kimsesiz çocuk, 11 diğer çocuk ve 7 hamile kadının da aralarında olduğu 629 Afrikalı göçmenin bulunduğu kurtarma gemisinin iki ülke arasındaki uluslararası sulardaki mahsurluğu 2. gününe girerken İspanya'dan olumlu bir adım geldi.
İspanya Başbakanlık Ofisi'nden yapılan açıklamada geminin ülke limanlarına yanaşmasına izin verileceği belirtildi.
Başbakan Pedro Sanchez'in ofisinden yapılan açıklamada "Bir insani felaketi önlemek bizim görevimiz ve bu insanlar için güvenli bir liman sunuyoruz" dendi.
Sanchez'in geminin Valencia'daki limana götürülmesi emri verdiği de belirtildi.
Barcelona ve Valencia belediye başkanları limanlarını açmayı önerdi
İspanya'nın Barcelona ve Valencia kentleri belediye başkanları da limanlarını gemiye açmayı önerdi.
Diğer Avrupa ülkelerini eleştiren Barcelona Belediye Başkanı Ada Colau 'demokratik bir hükümetin insani kriz durumlarında gözünü başka yere çevirmeme görevi olduğunu' belirterek krizin 'Avrupa Birliği'nin bütünlüğü konusunda soru işaretleri yarattığını' söyledi.
İtalya'daki genel seçimler sonrası ülkenin yeni içişleri bakanı olan aşırı sağcı Lig Partisi'nin lideri Matto Salvini yardım örgütü 'SOS Mediterranee' ve Sır Tanımayan Doktorlar'ın yönetimindeki geminin (MV Aquarius) İtalya limanlarına yanaşmasını engellemişti. Konuyla ilgili İtalya'yı suçlayan Malta da geminin ülkeye yanaşmasını reddetmişti.
Gemideki 629 göçmenden 400'ü İtalyan donanması tarafından kurtarılmış ve MV Aquarius gemisine nakledilmişti.
Salvini bugün Facebook'tan yaptığı açıklamada "Denizdeki insanları kurtarmak bir görev ancak İtalya'yı devasa bir mülteci kampına çevirmek değil" demişti.
Salvini sözlerini "İtalya'nın başını eğme ve itaat etmeyle işi bitti. Bu kez 'hayır' diyen biri var" diye sürdürmüştü.
BM: Siyaseti bir tarafa bırakın
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği özel temsilcisi Vincent Cochetel, İtalya ve Malta hükümetlerine 'siyaseti bir tarafa bırakmaları' çağrısında bulundu.
Cochetel "İnsanlar zor durumda, erzakları bitiyor ve bir an önce yardıma ihtiyaçları var. Kimin sorumluluğu olduğu ve sorumlulukların devletler arasında en iyi şekilde paylaştırılması gibi geniş ölçekli konulara sonra bakılabilir" dedi.
SOS Mediterranee yaptığı açıklamada göçmenlere 4 gün daha yetecek erzağı olduğunu duyurmuştu. Ancak İtalyan devlet televizyonuna konuşan Sınır Tanımayan Doktorlar'dan Marco Bertotto erzaklarının gün sonunda biteceğini açıkladı.
Bertotto ayrıca gemideki bazı göçmenlerin kaçakçı botlarından denize düşmeleri nedeniyle ciğerlerinde su biriktiğini ve bazı göçmenlerin vücudunda deniz suyu ve gemi yakıtının karışmasından doğan yanıklar olduğunu kimilerinde de hipotermi gözlendiğini vurguladı.
AB yasalarına göre göçmenler ulaştkları ilk ülkede kayıt olabilir ancak İtalya ve Malta gibi ülkeler bu yükün Birlik ülkelerince paylaştırılması gerektiğini savunuyor.
İtalya Ulaştırma Bakanı Danilo Toninelli de yaptıklarının 'insanlık dışı bir eylem olmadığını' savunarak "Bu sağduyu… Tüm Avrupa'dan göçmenlik gibi hassas ve önemli bir konuda sorumluluk üstlenmesini istiyoruz" demişti.
Avrupa Komisyonu'ndan çağrı
AB'nin yürütme organı Avrupa Komisyonu'nun sözcüsü Margaritis Schinas ise yaptığı açıklamada tarafları harekete geçmeleri için uyardı.
Schinas "Burada insanlardan bahsediyoruz. İtalyan ve Maltalı yetkililerin birinci önceliği bu insanların ihtiyaçlarını karşılamayı garanti altına almasıdır" dedi.
Konuyla ilgili bir açıklamada Almanya'dan geldi.
Hükümet sözcüsü Steffen Seibert "Gemideki durum hakkında endişeliyiz. Alman hükümeti tüm ilgili taraflara insani sorumluluklarının hakkını vermeleri çağrısı yapıyor" dedi.
Anca Seibert 'belirli ülkelerin yük altında olduğunu, bunlardan birinin de İtalya olduğunu ve konuyla ilgili olarak İtalya'nın yalnız bırakılmaması gerektiğini' de vurguladı.
