Motorlu taşıtlar vergisine yapılacak yüzde 40 zamla gündeme gelen ve Meclis'te görüşmelerine devam edilen torba tasarıyı takip eden Ortadoğu Sanayi ve Ticaret Merkezi'nde (OSTİM) çalışan işçiler, hükümete tepki gösterdi. Zamlardan "bıktıklarını" anlatan işçiler, “Önceden karın tokluğuna çalışıyorduk, şimdi yediğimiz lokmayı da ağzımızdan alacaklar” dedi.
Evrensel'den Onur Uslu'nun haberi şöyle:
“Bu düzen böyle sürer gider. Hiçbir şey değişmez” diyen işçiler de çoğunlukta. İşçilerle konuşurken atölyenin patronu araya giriyor: “Siz işçiyi mi uyandırıyorsunuz!” Bu tepki gelince işçilerle konuşmamız zorlaşıyor.
"İşler her geçen gün kötüye gidiyor"
Atölyeler arasında dolaşırken para kasası yapımında çalışan bir işçiyle karşılaşıyoruz. ‘İşler nasıl?’ sorumuza, “Paralar ayakkabı kutularına saklanalı bizim kasalara pek rağbet olmamaya başladı” cevabını alıyoruz. Anlatmaya devam ediyor:
“İşler her geçen gün kötüye gidiyor. 2005’li yıllara kadar firmada 50 çalışandık, şimdi ise 3 kişi çalışıyoruz. Vergileri artıran torba tasarıyı soruyoruz, “Hiç şaşırmadık” diyor. Ama tasarının geneli hakkında bilgisi yok. Anlatınca, “Eve eti en son Kurban Bayramı’nda aldık. Zar zor biriktirdiğimiz paralarla çocuklarımın boynu bükük kalmasın diye dişimizden tırnağımızdan arttırarak aldık. Eskiden dağıtmak için kurban keserdik, şimdi ise dolaba uzun zaman tüketebilmek için” diye içinde bulundukları durumu anlatıyor.
"Ne olsa bedelini biz ödüyoruz"
Bir atölyenin önünde çay molası nedeniyle bir arada olan işçilerin yanına gidiyoruz. Firmaları, havaalanı eşya taşıma ihalesini almış. Her yer taşıma arabalarıyla dolu. Aynı şeyleri onlara da soruyoruz. Bir usta, “Bizi savaşa sokacaklar. Ne de olsa bedelini bize ödetiyorlar” diyor. Başka bir işçi araya giriyor: “Ev kira, eşim de çalışmaya başladı. Çocuklar okuyor. Ay sonunu kredi kartlarıyla getiriyoruz. Bir kartın borcunu ödemek için diğer karttan çekip onun asgarisini ödüyorum. Böylelikle döndürüyoruz evin ihtiyaçlarını” diye anlatıyor asgari ücretle nasıl geçindiğini,
"Patronlar gözetleme kulesinde"
Başka bir atölyeye giriyoruz ama sohbetimiz çok kısa sürüyor. Yanına yaklaştığımız işçi üst katı gösteriyor: “Abi patron yukarıda görüyor, sıkıntı olur.” OSTİM’deki atölyelerin hemen hepsi aynı tip. Aşağıda işçiler üst katta tüm işçileri gören patron odası. Sürekli patronun gözü önünde olan işçilerin tedirginliğini tüm atölyelerde görmek mümkün.
Zamları savunanlar da var
İşçilerin arasında vergi artışlarının gerekli olduğunu savunanlar da var. Bu işçiler, zamların devletin varlığı için gerekli olduğunu düşünüyor. Bu işçilerde zamlara gerekçe olarak gösterilen ‘ülkenin savunması için’ söyleminin etkisi görülüyor. 7-8 işçinin çalıştığı bir atölyede herkes MHP’li. Bir işçi, “Sen PKK, DAEŞ, yabancı devletleri bitirmeden işçi haklarını savunamazsın, öncelikli olan devletin bekasıdır” diyor. Buna cevabı MHP’li çalışma arkadaşı veriyor:
“Arkadaş, cephede biz ölüyoruz, bizim bedelimiz bu. Holdingler servetlerin küçük bir kısmını versin de, onlar da bedelini ödesin! Bu memlekette hem canımızdan hem paramızdan oluyoruz. Ama sorsan zenginler bizden daha çok seviyor vatanı!”
