Gündem

İran'a yaptırım mümkün değil

Davutoğlu, İran'ın, Türkiye ve Brezilya ile imzaladığı Ortak Bildiri ile ilgili Batı'dan ilk anda gelen tepkileri doğal karşıladığını söyledi.

19 Mayıs 2010 03:00

T24 - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran'ın, Türkiye ve Brezilya ile imzaladığı Ortak Bildiri ile ilgili Batı'dan ilk anda gelen tepkileri "doğal karşıladığını" ve gelecek günlerde İran'a yaptırım uygulanmasını mümkün görmediğini söyledi.

NTV'de yayınlanan "Canlı Gaste" programına katılan Davutoğlu, Can Dündar'ın İran'la uranyum takası anlaşması ve diğer dış politika konularına ilişkin sorularını yanıtladı.

Anlaşmanın imzalanmasının ardından taraf ülkelerde temkinli bir tutum olduğunu belirten Davutoğlu, "bir yandan da bütün tarafların Türkiye'nin olağanüstü çabasını takdir ettiklerini" söyledi. Türkiye'nin bu çabaları takdir edilmek için göstermediğini kaydeden Davutoğlu, "Sonuçta biz uluslararası toplumun talep ettiği her şeyin anlaşmada mevcut olduğundan eminiz" diye konuştu.

İran'ın verdiği sözü eyleme dönüştürüp dönüştürmeyeceği konusunda da şüpheler bulunduğunu belirten Davutoğlu, İran'ın da kendi haklarının korunması konusunda şüpheleri olduğunu, iki tarafa da "tansiyonu yükseltecek, kamuoyunu tahrik edecek açıklamalardan kaçınmayı" tavsiye ettiklerini söyledi.

Davutoğlu, süreci söz verildiği şekilde sürdürmek gerektiğinin altını çizerek, "Rehavete kapıldığınız anda, o kadar emek boşa gidebilir" dedi.

İran'a yaptırım uygulanmasının hâlâ gündemde olmasını nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine Davutoğlu, "Eğer dün anlaşma olmasaydı, bu hafta ciddi bir yaptırım girişimi olacaktı. Yaptırımlar, bir anda olacak bir mesele değil" ifadesini kullandı. Davutoğlu, son gelişmenin ardından BM'nin daimi üyelerinin daha temkinli davranması gerektiğini belirterek, "Önümüzdeki günlerde bir yaptırımı mümkün görmüyorum. Şu anda yaptırımların tartışılacağı bir zemin yok" diye konuştu.

Davutoğlu, Batı'nın yaptırım konusunda ısrarlı olmasının, Türkiye'nin çıkarlarına zarar vereceğini ve bunu mazur görmeyeceklerini de sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, imzalanan anlaşmaya tepkilerin gelmesi sonucunda hayal kırıklığına uğrayıp uğramadığı sorusuna şöyle yanıt verdi:

"Benim lügatımda hayal kırıklığı yoktur. Karşı tarafın şu andaki durumunu da anlıyorum. İnsanların yeni duruma hemen intibak etmesi mümkün olmaz. Bu birkaç gün için ilk tepkiler olması, beklenen bir sonuçtur."


'İran'la anlaşma yapmak çok zordur'

Bakan Davutoğlu, İran ile Türkiye'nin birbirini çok iyi tanıyan iki ülke olduğunu hatırlatarak, "İran'la müzakere zordur, satranç İran'dan çıkmış bir oyundur" dedi.

Uranyum takası anlaşmasının içine bakılınca İran'ın kaygılarını ve Batı'nın 3 şartını kapsadığının görüleceğini ifade eden Davutoğlu, nükleer enerjinin barışçıl amaçlar için kullanılmasında ülkeler için olumlu ya da olumsuz istisnalar olmaması gerektiğini bildirdi.

Davutoğlu, "Kurallara uyduğu sürece İran da Türkiye de her ülke bu hakka sahip" diyerek, teknolojinin insanlığın malı olduğunu, bunun doğal gazı ve petrolü olmayan ancak gelişen bir teknolojisi olan Türkiye gibi bir ülke için de önemli bir husus olduğunu kaydetti.

Davutoğlu, Brezilya'nın da nükleer zenginleştirme yapmış, ancak nükleer silah üretmemiş bir ülke olduğuna dikkati çekerek, Brezilya'nın sürece girmesini kendilerinin de bu nedenle istediğini ve bu fikri Ocak ayında Brezilya ile paylaştıklarını söyledi.


'Cumhuriyet tarihinde 55 anlaşma yapılırken Erdoğan 22 anlaşma imzaladı'

Yunanistan ile yapılan anlaşmalara da değinen Bakan Davutoğlu, bu anlaşmaların "devrim niteliğinde" olduğunu kaydetti.

Davutoğlu, Cumhuriyet tarihi boyunca, 87 senede Türkiye ile Yunanistan'ın 55 anlaşma yaptığını, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın son Yunanistan ziyaretinde, bir günde 22 anlaşma imzaladıklarını söyledi.

Yunanistan Türkiye arasında "yeni bir dönemin başladığını, paradigmanın değiştiğini" belirten Davutoğlu, "21. Yüzyılın Türk-Yunan ilişkilerini yeniden inşa etmenin temeli atıldı" dedi.

Türk-Rus ilişkilerinin de doğasını değiştirdiklerini kaydeden Davutoğlu, sömürge ve Soğuk Savaş döneminin oluşturduğu anormalliklerin kalkmasını ve tarihle yeniden buluşarak geleceği inşa etmek istediklerini bildirdi.

Ermenistan'la da tüm sosyo-ekonomik süreçlerin yeniden kurulmasını istediklerini ifade eden Davutoğlu, Ermenistan'la ilişkilerin normalleştirilmesi sürecinin "donduğu" iddialarının doğru olmadığını kaydetti. Davutoğlu, "Eğer dondu ya da öldü diye baksaydık, süreç ilerlemezdi" dedi.

Davutoğlu, AB'ye üyelik sürecinde bir daralma olmadığını, 2002'den bu yana giden sürece bakılırsa, ne kadar yol alındığının görüleceğini belirtti.

Gelecek dönemde de Türkiye'nin artık aynı anda birçok bölgeyle entegre olmasını hedeflediklerini kaydeden Davutoğlu, bölgesel aktör olmakla yetinmeyen, küresel barışa katkı yapan bir Türkiye hedeflediklerini söyledi.