T24 - 'WikiLeaks depremi'yle ilgili konuşmasında bir tespit ve öneride bulunan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Haydarpaşa Tren Garı'nın internete yansımalarından çıkardıkları dersi de anlattı.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Wikileaks belgelerinin internetin gücünü gösterdiğini söyledi.
"Şimdi bir site var, kasıp kavuruyor ortalığı. İnternetin gücünün tahminlerimizden fazla olduğu şimdi anlaşılıyor" diyen Yıldırım, dünyanın internet alanındaki yasal boşluğu Birleşmiş Milletler modeli bir yapılanmayla aşabileceğini savundu.
Ulaştırma Bakanı, ''Yarının Dijital Ajandasını Bugünden Kurmak'' konferansına konuk konuşmacı olarak katıldı.
Yıldırım konferansta yaptığı konuşmada, "Ben hep söylüyorum; internet hayatımızın en önemli aracı haline gelecek. Şimdi bakın bir tane site var, kasıp kavuruyor ortalığı... Herkes 'acaba bizim için de bir şey çıkacak mı?' diye merakla bekliyor. Yani şeffaflık, hesap verilebilirlik artıyor" dedi.
BM MODELİ ÖNERİSİ
Bilgi iletişim teknolojilerinin kullanımında bir sızıntı olduğunun ortaya çıktığını kaydeden Bakan Yıldırım, "Birbirini tanımayan birçok insanın sınır, zaman, mekan farkını ortadan kaldırarak kurdukları bu platformda önemli evrensel bir hukuk boşluk ortaya çıkıyor.
Bu hukuki boşluğunun da mutlaka ve mutlaka küresel anlamda BM gibi bir modelle doldurulması lazım. Aksi halde büyük mağduriyetler yaşanılması kaçınılmazdır. Yani 'Bugün bana bir şey olmadı, beni ilgilendirmez' deme lüksümüz yok. Her an her ülkede mağdurlar oluşabilir, sıkıntılar oluşabilir.
O yüzden de burada da kolektif bir işbirliği ihtiyacı var. Evrensel hukuk kurallarının ortaya konma yükümlülüğü var.''
Türkiye'nin iki hafta önce Avrupa Komisyonu Siber Suçlar Sözleşmesine taraf olduğunu belirten Yıldırım, bunun da uluslararası çoklu işbirliğinin kapısını aralayan önemli bir gelişme olduğunu vurguladı.
'HAYDARPAŞA YANGINI DA DERS OLDU'
Ertuğrul Günay: "Haydarpaşa'dan kurtulmak ve yerine başka bir yapı kurmak gibi spekülasyonlar var. Çok şükür ki bugünkü yasal mevzuat karşısında bu imkansız. Çünkü Haydarpaşa birinci derece tescilli tarihi yapı. Allah esirgesin, yıkılsa, yakılsa bile aynısı yapılmak durumundadır. Yerine başka bir yapı yapılamaz..."
'Mesela iki gün önce tarihi Haydarpaşa Garı'nda bir yangın çıktı. 100 yıllık bir tarih mirasımızı çok titiz, yerinde müdahalelerle büyük felaketten kurtardık. Ama bakıyoruz bu paylaşım sitelerine, o kadar seri, o kadar hayal gücü geniş haberler üretiliyor ki bunlara yetişme şansımız yok. Akla hayale gelmeyen yorumlar.
Böyle bir durumda bir yönetici olarak ne yapmanız gerek? Herhalde şalteri indirecek değilsiniz. Gördük ki sayısal iletişim alanında donanımımız yetersiz. Yangınla mücadelede problemimiz yok, ama sayısal platformda ortaya çıkacak bilgi kirliliğiyle mücadele edecek donanımımız yok. Bu da bizim için önemli derstir.''
'ŞİMDİ FİYAKA YAPIYORUZ AMA...'
Bakan Yıldırım, Ümraniye'deki Alcatel-Lucent Teletaş Telekomünikasyon A.Ş'ye yaptığı ziyarette de ilginç açıklamalarda bulundu:
Gün boyu bilişim ve iletişim konularında toplantılara katıldım. Son katıldığım toplantıdan buraya karayolu, denizyolu ve karayolunu kullanarak gelebildim. Buraya korsan bir vaziyette yetiştik.
2011 yılında hükümet olarak gündemimiz bilişim sektörünün yeniden yapılandırılması olacak. Kamu bakımından söylüyorum, artık bu yöntemlerle bu sektörü yönetemiyoruz. Siz işinizi iyi yönetiyorsunuz da bizim kamu olarak bilgi iletişim sektörünün daha organize gelişmesi için bütün gücümüzü birleştirmemiz, kendi içimizde yapılanmaya gitmemiz lazım.
İnsan bilişim sektörü hakkında konuşurken yanında bir de tercüman bulundurmalı. O kadar bilmiş bir sektör ki, aşağılık duygusuna kapılıyor insan.
Türkiye'nin altyapısı muazzam deniyor. Geçin bunları. Trafik yok arkadaşım trafik... 2003 yılında tek yollar vardı, trafik tıkanmıyordu. Şimdi çift yollar var, trafik yaşıyoruz. Bilişim trafiği bir hızlansın, sonra sen mükemmel altyapıyı gör. Ne hale geliyor? Hiç kıpırdayamazsın. Onun için yolları açmaya devam...Paralıya, parasıza, herkese erişim otoyolunu götüreceğiz...
Buraya yol lazım. Şimdi fiyaka yapıyoruz. 'Diyarbakır'daki hızımız Paris'ten 4 kat fazla.' Fazla da trafik ne? Kullanım oranı ne? Ona bakmamız lazım. Aynı hacme ulaşsak aynı hızda mı olacağız? Olacaksak eyvallah, o zaman fark yapmış oluruz. Bugünkü konumu bir veri kabul edip, altyapı filan diye hava yapmaya lüzum yok. Bugün için iyi ama iki sene sonra iyi değil. İki sene bile sürmez...''