T24 Dış Haberler
Yeni bir rapora göre Çinli yetkililer, ülkenin kuzeyindeki Ningşia ve Gansu bölgelerinde yüzlerce camiyi kapattı veya değiştirdi. Ningşia ve Gansu, Sincan'dan sonra Çin'de en yüksek Müslüman popülasyonuna sahip iki bölge.
İnsan Hakları İzleme Örgütü'nden (HRW) araştırmacılar, Çin yönetiminin "Çinlileştirme" politikaları kapsamında bu iki bölgedeki cami sayısını ciddi oranda azalttığını ifade etti.
Çin Komünist Partisi, ülkedeki mevcut rejimin kurulmasından bu yana dini ve etnik azınlıklar hakkında sıkı politikalar uygulasa da, 2016'da Çin lideri Şi Cinping'in "Çin'in dinlerinin Çinlileştirilmesi" çağrısı yapmasının ardından camilere yönelik müdahale ve kısıtlamalar arttı.
Pekin, 2018'in Nisan ayında hükümet yetkililerine "İslami aktivite alanlarının inşasının sıkı biçimde kontrol edilmesi" emri vermişti.
HRW'den araştırmacılar, Ningşia'daki iki köyün 2019-2021 arasında çekilmiş uydu görüntülerini incelediklerinde 7 caminin kubbe ve minarelerinin kaldırıldığını gördü.
Bazı camilerin abdesthanelerinin de kaldırıldığı görüldü.
Konu üzerine Manchester Üniversites'inden David Stroup ile çalışmalar yürüten Plymouth Üniversitesi'nden Hannah Theaker, "Abdesthanelerin kaldırılması caminin kullanılmasını önlemenin bir yolu. Bu sayede göstermeden caminin kullanımını önlüyorlar" dedi.
Theaker ve Stroup, 2020'den bu yana Ningşia'da bin 300 caminin kapatıldığına inanıyor.
HRW, Ningşia ve Gansu'da tam olarak kaç cami kapatıldığını belirleyemese de bu sayının yüzlerle ölçülebileceğini düşündüklerini söyledi.
Radiy Free Asia'ya konuşan Ningşia'dan bir imam, "Camiler kapatıldığında birçok genç ve orta yaşlı insan dini aktivitelere katılmak üzere camilere gitmeyi bırakıyor. Sonraki jenerasyonlar yavaşça inancını kaybedecek. Bu sayede Müslümanlar yavaşça Çinlileştiriliyor" dedi.
Çin hükümet sözcüsü raporla ilgili olarak, Çin Anayasası'nda yazdığı üzere ülkedeki herkesin dini inançlarında özgür olduğunu ifade etti.