İngiliz Independent gazetesinin Ortadoğu muhabiri Robert Fisk, ABD, İngiltere ve Fransa'nın Suriye'yi vurmasına yol açan ve kimyasal olduğu iddia edilen saldırının meydana geldiği Doğu Guta'nın Duma ilçesindeki hastaneye gitti.
Fisk'in konuştuğu bir doktor, hastanede çekilen görüntülerin gerçek olduğunu, ancak bir kimyasal saldırı olmadığını, hava saldırısı sonucu meydana gelen tozun rüzgarla taşınarak insanlarda kimyasal saldırıya benzer bir etki yaptığını söylüyor.
Doktor Assim Rahaibani'ye göre hastalar, yoğun hava saldırısının olduğu, toz fırtınasına yol açan rüzgarlı gecede, yaşadıkları çöp dolu tünellerde ve bodrum katlarında gazdan değil oksijen eksikliğinden o belirtileri gösterdiler.
Suriye'de muhalif gruplar ve onlarla bağlantılı yardım kuruluşları, hükümetin 7 Nisan'da Şam yakınlarındaki Duma ilçesinde bir kimyasal saldırı düzenlediğini öne sürmüştü.
Suriye Sivil Savunması ya da daha çok bilinen isimleriyle Beyaz Baretliler isimli sivil savunma ağı, bodrum katlarında bulunan cansız bedenlerin görüntülerini Twitter hesaplarından paylaşmıştı. Görüntülerde yetişkinler ve çocuklar nefes almakta zorluk çekerken ve birbirlerine su atarken görülüyorlardı.
Suriye hükümeti ve müttefiki Rusya ise bölgeden gelen görüntülerin kurmaca olduğunu söylemişti.
Fisk, Doktor Rahaibani'nin o gece hastanede olmadığını ve o sıralar Duma'yı kontrol altında tutan Ceyş-ül İslam'ı (İslam Ordusu) "teröristler" olarak tanımladığına da dikkat çekiyor.
Fisk o gece hastanede olan doktorların ise ziyareti sırasında, kimyasal saldırı iddialarına ilişkin soruşturmada ifade vermek için Şam'da bulunduklarını yazıyor.
Fisk, Duma'ya bir gazeteci grubunun parçası olarak girmiş, daha sonra ise gruptan ayrılarak Point 200 isimli kliniğe gitmiş.
Doktor Rahaibani, "O gece buradan 300 metre uzaktaki evimde ailemle birlikteydim, ama bütün doktorlar neler olduğunu biliyor. Hava saldırıları çok yoğundu ve Duma üzerinde hava araçları uçuyordu ama o gece, rüzgar ve kocaman toz bulutları insanların yaşadığı bodrum katlara ve depolara girmeye başladı. Hipoksi, oksijen yetmezliği sorunu yaşayan insanlar kliniğe gelmeye başladılar. Daha sonra kapıda Beyaz Baretliler grubundan biri 'gaz' diye bağırdı ve panik başladı. İnsanlar birbirlerine su atmaya başladılar. Evet, video burada çekildi ve gerçek, ancak gördüğünüz insanlar hipoksi geçiriyorlar, gaz zehirlenmesi değil" diyor.
Beyaz Baretliler yaklaşık 3 bin gönüllüden oluşan bir arama-kurtarma ağı ve bazı Batılı güçlerce finanse ediliyor.
Fisk, Beyaz Baretlilere bu iddiayı sormak için Duma'daki ofislerine gidiyor, ancak hükümet ile yapılan anlaşma kapsamında İdlib'e gittiklerini öğreniyor.
Haberde yer alan bilgiler arasında, Fransa'nın kimyasal silahların kullanıldığına ilişkin ellerinde "kanıt" olduğunu söylediği, ABD basınının da başka kaynaklara dayandırdıkları haberlerinde idrar ve kan testlerinin bu sonuca işaret ettiğini kaydettikleri de var.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) de ortaklaşa çalıştıkları kuruluşların, 500 hastanın "toksik kimyasal maddeye maruz kaldıklarını gösteren belirtiler gösterdiklerini bildirdiklerini" aktardı.
Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) heyetinin Çarşamba günü Duma'ya erişimine izin verilmesi bekleniyor.
Robert Fisk, Duma'da kimyasal saldırı iddialarına hiçbir zaman inanmayan, bunların İslamcı gruplar tarafından uydurulduğuna inanan insanlar olduğunu da söylüyor.
