CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 24 Haziran 2018'de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde partisinin adayının, Yalova Milletvekili Muharrem İnce olduğunu duyurdu. Kılıçdaroğlu, "25 Haziran'da yalnızca İzmir'in değil, Türkiye'nin tüm dağlarında çiçekler açacak" dedi.
Türkiye'nin beş sorunu olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, "Yakında seçim paketimizi hazırlayacağız. Bizim bildirgelerimizi istedikleri kadar kopyalasınlar. Onlardan siyasetçi olmaz. Onlardan olsa olsa sahtekâr olur" diye konuştu.
Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda konuşan Kılıçdaroğlu, partililere yönelik olarak şunları söyledi:
"25 Haziran’da sadece İzmir’in dağlarında değil, Türkiye’nin bütün dağlarında çiçekler açacak. İnanarak söylüyorum. Çünkü bu topraklar demokrasi mücadelesinin verildiği topraklardır. Osmanlı’da da böyle oldu, cumhuriyette de böyle oldu. Her türlü mücadeleyi göze alacağız. 1920’lerde saraydan aldık yetkiyi, halka verdik. 1921 anayasasında hakimiyet milletindir diyerek demokrasinin temel taşını tarihin böğrüne kazıdık. 29 Ekim 1923’te cumhuriyetimizi kurduk, bütün mazlum milletlere örnek olduk. Onlar da bizim yaptığımız gibi milli kurtuluş savaşı verdiler, cumhuriyetlerini kurdular. 1946’da çok partili yaşama geçtik ve 14 Mayıs 1950’de seçimi kazanan DP’ye rahmetli İsmet İnönü kendi koltuğunu verdi. Dünya tarihinde görülmemiştir. Tek adamken, demokrasiyi kazandırmıştır. Ağır darbeler yaşandı, idam sehpaları kuruldu. Politikacılar, askerler, gencecik fidan gibi çocuklarımız ağır bedeller ödedi.
"Şimdi 2018’deyiz. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Türkiye farklı bir sürecin içine evrildi. Fırsat bilip 20 Temmuz’da sivil darbeyi gerçekleştirdiler. O darbeye karşı çıkan tek parti CHP’dir. Bugün bir yol ayrımındayız.
"Bize soruyorlar neden ittifak istiyorsunuz diye. Bir, 12 Eylül darbesinin getirdiği yüzde 10 barajını sıfırlamak için sıfır baraj ittifakı istiyoruz. İki, seçme hakkının önündeki bütün engelleri kaldırmak istiyoruz. İnsanlar istediği partiye oy veremiyorlar. Sıfır baraj ittifakını oluşturursak her vatandaş gönlündeki partiye oy verebilecek. Üç, demokrasi kültürünü geliştirmek için ittifak istiyoruz. Siyasi partiler kavga için değil, ülkenin çıkarları için bir araya gelmeli. Dört, bu ülkede kutuplaşmaya son vermek için bir araya gelmek istiyoruz. Yaşam tarzı, aidiyet üstünden siyaset yapılmasın. Hep birlikte huzur içinde yaşamak istiyoruz.
"En geniş ittifakın olmasını istiyoruz. Bütün Türkiye’ye, bütün siyasi partilere bu çağrıyı açık yüreklilikle yapıyorum. Söyledim. Yeni bir yol ayrımıyla karşı karşıyayız. 21. yüzyıldayız. Türkiye’de 20 Temmuz darbesinden sonra hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmadı çünkü yargı bağımsızlığı yok, yasama, yürütme, yargı tek bir otoriteye bağlanmış durumdadır. En alttaki mahkeme, başta AYM olmak üzere üst mahkemelerin kararını uygulamama noktasına gelmiştir.
"Hesap verebilirlik, 80 milyondan toplanan verginin nereye toplandığının hesabı verilmemektedir. Hapishaneler tıka basa doludur. Basın özgürlüğü tümüyle bitmiştir. Bir kısım medya direnmektedir, onlar da her türlü baskıyla karşı karşıyadır.
"Beş büyük sorunu birazdan sayacağım. Az önce ifade ettim. 25 Haziran’da Türkiye’nin bütün dağlarında çiçekler açsın diyorsak, seçmen listeleri hazırlandı, herkes gidip seçmen listelerini kontrol etsin. Yoksa hemen kaydını yaptırsın. İkinci görev, hiç kimse haziran ayı, tatil ayı, deniz kenarına gideyim deme lüksümüz yoktur. Herkes bayram havası içinde sandığa gitmelidir."
"Türkiye bugün bir beka sorunu yaşamaktadır. Beş temel sorunumuz nedir? Bir, demokrasi ve milli irade ipotek altındadır. Bugün 21. yüzyılda sarayın vesayetini perçinlemek için Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanı Sözcüsü, bir başka cumhurbaşkanına gidip baskı kurmaktadır. Kimse demokrasi üzerinde vesayet kurmaya yeltenmesin. Bunu Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ve İbrahim Kalın’a söylüyorum. Kimse orduyu kullanıp demokrasi üzerinde vesayet kurmasın.
"Dış politikada 16 yıl önce bütün dünyayla barışık olan Türkiye bütün dünyayla kavgalıdır. Üçüncü sorun alanımız, toplumsal barış dinamitlendi. Dördüncü sorun alanımız ekonomi. Doların çivisi çıktı. Mevcut yöneticiler yakayı tefecilere kaptırmış durumda. Mevcut yönetim halka değil, rantiyeye çalışıyor. Şunu herkesin bilmesini istiyorum. 2002’de bu ülke nüfusunun yüzde 1’i milli gelirin yüzde 38’ine sahipti. Bugün yüzde 1’i yüzde 55’ine sahiptir. Dolayısıyla ekonomide alacağımız çok yol var. Duyun-i Umumiye şimdi Londra’da kuruldu. Beşinci sorun eğitim. Aileler çocukları hangi sınava girecek bilmiyorlar. 16 yılda 14 kez sistem değiştirdiler.
"Güzel günler göreceğiz ve motorları maviliklere süreceğiz. 25 Haziran’da Allah’ın izniyle bunu yapacağız. Yakında seçim bildirgemizi de hazırlayacağız. Bizim bildirgeleri istedikleri kadar kopyalasınlar. Kopyacıdan devlet adamı olmaz, olsa olsa sahtekar olur. Ne dedik, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür nesiller yetiştireceğiz.
"Eski bir öğretmen, yeni bir politikacı Sayın Muharrem İnce, gel bakalım buraya.
